• İstanbul 14 °C
  • Ankara 15 °C

8. Şubeler Buluşması Kahramanmaraş'ta yapıldı

8. Şubeler Buluşması Kahramanmaraş'ta yapıldı
Kahramanmaraş’ta yapılan toplantıda ülkemizin kültürel hayatı ile ilgili çok önemli tespitler yapıldı. Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi 1940’lı yıllarda Maraş milletvekilliği yapan büyük yazarımız Ahmet Hamdi Tanpınar’ın hatırasını yaşatacak.

Ev sahipliğini TYB Kahramanmaraş Şubesinin yaptığı toplantıya merkezden TYB Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı D. Mehmet Doğan, Genel Başkan Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan, baş danışman İbrahim Ulvi Yavuz, Genel başkan yardımcısı Ferhat Koç, genel sekreter Muhammed Enes Kala, Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Orçan katıldı.

Şubeleri temsilen, İstanbul Şubesinden Mahmut Bıyıklı, Gülşen Koçak, Demirhan Kadıoğlu, Bünyamin Yılmaz; Ankara Şubesinden İbrahim Eryiğit, Mehmet Emin Gayretli, Durdu Güneş; Trabzon Şubesinden Yahya Demeli, Kamuran Tuna; Erzurum Şubesinden Hanefi İspirli, Yusuf Kotan; İzmir Şubesinden Mahir Adıbeş, Naci Gümüş; Adıyaman Şubesinden Mustafa Bayhan Sarıkaya, Kerim Baydak; Kayseri Şubesinden Selim Tunçbilek, Şeref Karadavut; Konya Şubesinden Mehmet Ali Köseoğlu; Bursa Şubesinden, Mustafa Baki Efe, İhsan Deniz; Şanlıurfa Şubesinden Cuma Ağaç, Seyit Ahmet Kaya ve Mahmut Kaya katıldılar.

8. Şubeler toplantısı, ev sahibi Kahramanmaraş şubesi başkanı İsmail Göktürk’ün selamlama konuşması ile başladı. Divan başkanlığına İzmir Şubesi Başkanı Mahir Adıbeş seçildi. Divan başkanı ilk sözü TYB Genel Başkanı Musa Kâzım Arıcan’a verdi.  

Musa Kâzım Arıcan: “Türkiye Yazarlar Birliği bir duruşu olan, fazileti merkezine alan, inandığı neyse onu cesaretle çekinmeden söyleyen bir kurumdur.”

Genel Başkan Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan  "Türkiye Yazarlar Birliği kültür, fikir ve sanat alanında istikrar ve insicamı bozmadan devam eden uzun soluklu kurumlardan bir tanesidir. Ne yaptık? Ne yapmalıyız? sorularını sürekli kendimize soruyoruz, sormalıyız. Her yıl bir önceki yıldan daha iyi olmalı. Bu coğrafyada son kale olarak bu ümmete çok daha faydalı olmak zorundayız. Bu medeniyetin hem mirasını sürdürme hem de yeniden inşa faaliyetini yapacak olan ülke bu ülkedir." diyerek TYB merkezi ve Şubeleri olarak yapılanların ve yapılması gerekenlerin önemine değindi. 

Arıcan konuşmasının devamında şunları söyledi: 

40 yıl önce Türkiye Yazarlar Birliğini üstatlarımız sivil insiyatifin önemine inanarak kurmuş ve göz bebeği kurumumuzu bugünlere taşımışlar. Bizler de bu yapıyı sonraya onlar gibi başarıyla aktarma niyetindeyiz. Şubeler toplantısını her yıl düzenli olarak yapmak ve şubelerin hem genel merkez hem de kendi aralarında iletişim ve etkileşimlerini artırmak istiyoruz. Şubelere başlatmış olduğumuz ziyaretlerimize de devam edeceğiz. Birbirimizden haberdar olmaya birbirimizi güdülemeye ihtiyacımız var. Ziyaretlerimizde faaliyet yapmayan, teşkilatını oturtamayan ve tabela kurumu olmak dışında bir şey yapamayan şubelerimizi kapatma kararı aldık.

Uluslararasılaşmayı da çok önemsiyoruz ve tüm gönül coğrafyamızla ve tüm dünyayla bizimle uyuşabilecek, aynı ufka baktığımız tüm kurumlarla işbirliği yapabiliriz. Bazı ülkelerden ilgili kurumlarla görüşmelere başladık. Tüm şubelerimizde şeffaflık, hesap verilebilirlik, katılımcılık ve hukuki düzenin oturtuluş olmasını çok önemsiyoruz, bunlardan taviz vermememiz gerekiyor. İşlerimizi ve faaliyetlerimizi nitelikli olan ve devamlılığı olan şekilde yapmak lâzım. Toplantılar da buna dahildir. Bunlar birbirini besleyen süreçlerdir, düzeni ve istikrarı hem toplantı hem de faaliyetlerin ilkesi kılmalıyız. İçinde bulunduğumuz ilin tüm kurum ve kuruluşlarıyla işbirliği imkânlarını araştırmayı ve gerçekleştirmeyi de çok önemli görüyoruz.

Bu aziz millet hizmet bekliyor ve her birimize ihtiyacı var, bu en doğal ve güçlü motivasyondur. Her türlü hizmetin teminatı hasbiliktir, tüm yoğunluk arasında buna gönül ve zaman ayırmak ve işbirliği imkânlarımızı sonuna kadar kullanmak gerekiyor.

Türkiye Yazarlar Birliği bir duruşu olan, fazileti merkezine alan, inandığı neyse onu cesaretle çekinmeden söyleyen bir kurumdur. Biz bir yoldayız, yolumuz çok önemli ama yol kadar yoldaş da önemli, buna da dikkat etmemiz gerekiyor, yoldaşlarımızın farklı fikirlerde olması değil erdemli olup olmaması önemlidir. Katılımcılığı olabildiğince artırmak zorundayız. Ortak derdi taşıyan, erdemli kim olursa olsun onlara kapımızı açmalıyız.

Gençlik birimimizi Genel Sekreterimiz Muhammet Enes Kala hocanın himayesinde oluşturduk, büyük ivmeyle çalışmalarına devam ediyorlar. Gençlerin enerjisinden yararlanmayı, usta çırak ilişkisini çok önemsiyoruz. Çatımız altında gençlerin ve kadınların temsilini artırmamız gerekiyor, bu da çok önemli. Projeler çok önem kazandı, istişareler sonunda proje faaliyetlerine girmek gerekiyor, bu konuda işbirliği içinde kurum ve kuruluşlarla iletişim içinde olmayı önemli buluyoruz. Sosyal medya günümüzde çok önemli, bu mecrayı çok etkin kullanmamız gerekiyor. Her şubemizin faal kullanılan internet sayfası olmalı, sosyal medya hesaplarını aktif kullanmalılar. Üniversitelerde sorunlar olabilir ama muhakkak akademilerin öğrenci kaynağını kullanmak gerekiyor. Hepinize teşekkür ediyorum.

D. Mehmet Doğan: “Büyük ve etkili bir kültür şûrası yapmak istiyoruz. Devletin kurumlarına yapılması gerekenleri, tekliflerimizi ulaştırmak konumundayız.”

TYB Şeref Başkanı D. Mehmet Doğan, "Başkanımıza teşekkür ediyorum, gençe ve cevval başkanımızla çok güzel faaliyetler yaptık, yapıyoruz. Bu bayrak yarışı ve bunu başaran ender kurumlardanız. Farklı kuşakların bir arada bulunduğu bir kurumuz. Her yıl Türkiye’de binlerce dernek ve vakıf kuruluyor ve çoğunluğunun ömrü kısa oluyor. Kurma iradesinde çok iyiyiz ama devam ettirme iradesini pek gösteremiyoruz. Türkiye Yazarlar Birliği bu noktada çok farklı ve 40. Yılımıza yaklaştık, sürdürülebilirliğimiz var ve bunu kendi imkânlarımızla yapmaya çalışıyoruz. Bu durum bizler için çok önemli" diyerek TYB'nin kuruluş olarak bunca yıl nasıl ayakta kaldığını anlattı. 

Doğan, konuşmasının devamında şunları söyledi: Türkiye Yazarlar Birliği bugüne kadar çok mühim işler yaptı. Birliğimiz olmasaydı neler eksik kalırdı? Diye sormak lâzım. Temel ilkemiz az da olsa yaptığımız kaliteli işleri devamlı yapmak olmuştur. Mehmet Âkif’i anma programları, şiir şölenleri, şuralar, ödül törenlerimiz, yıllıklar vs. tüm bunlar çok ciddi ve devamlı yaptığımız işlerimiz. Bu anlamda Türkiye’nin kültür, sanat ve fikir alanına da yön vermeye çalışıyoruz.

Şubelerimizin genel merkezle olan ilişkilerini sıklaştırmak için büyük faaliyetler yapmaya talip olmalarını ve genel merkezi de paydaş kılmalarını istiyoruz. Şiir şölenimiz uluslar arası bir önem ve konum kazandı. Bu yıl etkinliği Gürcistan’da yapmaya niyet ettik. Ahlâk şûralarımız devam ediyor, dördüncüsünü ahlâk ve iktisat konusunda yapacağız. Şehir tarihi yazarları kongresi de geleneksel hale geldi, önümüzdeki yıl 4.sünü yapmaya çalışacağız.

Çok büyük ve etkili bir kültür şurası yapmak istiyoruz. Devletin kurumlarına yapılması gerekenleri söylemek konumundayız. Söyleyeceklerimizi farklı kanallardan söylüyoruz ama en etkilisi şuralar oluyor.

Bütün şubelerimizin üniversitelerle ilişki olması gerektiğini düşünüyoruz. Orada hem öğrenci hem de hoca kaynağından istifade etmeleri çok önemli. Şubeler önemli kitapları ve sahiplerini belirlemede pay sahibi olmalı ve bunda çok dikkatli olmalılar. Sadece kitaplara odaklanan ve kitap tanıtımlarının yapıldığı bir dergi büyük eksiklik. Bunu yapmak Yazarlar Birliğine düşer diye düşünüyorum. Faaliyetlerimizde Allah rızasını gözetmeliyiz. Şöhrete ve siyasete dönük tavırlar içinde olmaktan uzak durmak gerekiyor. Onlar bulacaksa bizi bulmalı, ama bizler talep ediyor durumuna düşmemeliyiz. İşimizi, doğru bildiğimizi yapmadan geri durmayalım, gerisi Allah’ın takdiridir. 8. Şubeler toplantısında bir araya geldik, bir araya gelmeyi önemsiyoruz ve bunda bereket görüyoruz. Şartları olgunlaşan illerimizde yeni şubeler açmak planlarımız arasında yer alıyor.  

Mustafa Orçan: “Gençleri faaliyetlere katmak gerekiyor. Kadınları ihmal etmemek, temsillerini artırmak da çok önemli.”

Prof. Dr. Mustafa Orçan "Kurum Kültürü üzerine" başlıklı konuşmasında "Ortak faaliyetler hem kurum kültürünün gelişmesine hem de tanınırlığın artmasına neden olacaktır. Her şubenin altı aylık dilimler halinde faaliyetlerini sistematik olarak önceden ilan etmesini çok önemli buluyoruz. Bu kurum kültürüne ve onun dışarıdaki algısına olumlu yansır. Kurum içerisinde iletişim eksiklikleri var, faaliyetlerin kurum içerisinde herkese bildirilmesi gerekiyor ve kurum içerisinde kişilerin birbirinden haberdar olması gerekiyor. İletişimin kurumsallaşması bu anlamda çok önemli gözüküyor. Üyelerimizle  ilgilenmek, ilişki ve iletişimi sürdürülebilir kılmak da bizim için çok önemli. Şubelerimizin yerlerinin uygunluğunu da iyi değerlendirmemiz gerekiyor, programlarımıza yeter fiziki mekanlar başarımızı artıracaktır. Ayrıca mekânlarımızın dışarıya açık bir yönünün olması gerekiyor. " diyerek kurum içi iletişimden ve kurum kültüründen bahsetti. 

Orçan konuşmasında şunlara da değindi: Bizim aidiyet duygumuz ve dışarıdan nasıl algılanıyoruz meselesi çok önemlidir. Biz Yazarlar Birliği olarak insanların zihninde çok önemli bir imaja sahibiz. Özellikle bazı şehirlerde çok daha etkiniz. Bu tanınabilirlik şube faaliyetleriyle de alakalıdır. Öncelikle entelektüel çevrede tanınıyor ama bunun gelenek haline gelmesi lazım. Gençleri faaliyetlere katmak gerekiyor. Kadınları ihmal etmemek, temsillerini artırmak da çok önemli. Bunlar hem kuruma güç verir hem de kurum kültürünü zenginleştirir. Gerçek sahada kadınların görünürlüğü arttı, gerçeklikten kopmamak ve var olanı fırsata çevirmek gerekiyor. Yerel bazda kültür ve sanat alanında en iyilerinin belirlendiği bir zemin hazırlansa bunun uyandıracağı etkiyi de iyi tartmak lazım. Bu bizim görünürlük ve etkinliğimizi artırabilir. 

Şube başkanlarının konuşmaları:

Muhmut Bıyıklı: “Türkiye Yazarlar Birliği kapsayıcı bir çatı kurumu.”

İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı yaptığı konuşmada Türkiye Yazarlar Birliğinin kapsayıcı bir çatı olduğunu söyledi. Kültür faaliyetlerinin taliplilerinin genelde hanımlar olduğunu söyleyerek "Hanımların yapıda temsilini biz de çok önemsiyoruz." dedi. "Siyaset, riyaset ve ticarete öncelik verenleri aramıza almak istemiyoruz bu bizim ilkemiz oldu. Liseleri ve gençleri faaliyet alanına dahil ettik. Gezmelere devam ediyoruz. İstanbul şubesi olarak kendimize ait bülten oluşturduk." dedi. Konuşmasının devamında şunları söyledi: 

Türkiye Yazarlar Birliği yaklaşık kırk yıldan bu yana ülkemizin kültürüne sanatına büyük bir özveri ile hizmet etmeye devam ediyor. Bu manada böylesine saygın kuruluşa hayat veren Muhterem Büyüğümüz Mehmet Doğan ve kıymetli yol arkadaşlarını saygıyla selamlıyoruz. Muhafazakâr camiada kültürel temayla bir yapı oluşturmak ve onu ihtilallere, darbelere, sıkıyönetimlere, imkânsızlıklara direnerek bugünlere taşımak büyük kahramanlıktır. TYB Türkiye’de bir guruba yaslanmadan bütün ülkeyi kuşatan çok az sayıdaki kurumlarımızdan biridir. Bu yanıyla da Üst çatı vazifesi görmekte bu özgün yanını da koruma noktasında sarsılmaz bir direnç göstermektedir.

TYB İstanbul Şubesi de kuruluş çizgisinden milim ayrılmadan medeniyetimizin başkenti İstanbul’da görkemli çalışmalara imza atmaktadır. Yönetim olarak görevi devraldığımız günden bu yana hiç eksilmeyen bir aşk ile bayrağı daha yukarılara taşıma ödevinin sorumluluğunda olduk. Gece gündüz demeden hep çalıştık hep çalışıyoruz.

Bizler Sadece İstanbul’un değil bütün ülkenin kültür sanat meselelerinin üzerine kafa yormaya, çözüm üretmeye mecbur olduğumuzun bilinciyle hareket alanımızı genişlettik. Faaliyet standartlarımızı yükselttik. Kimi zaman İstanbul’a sığmadık. Anadolu şehirlerine sefere çıktık. Üniversitelerimizde gençlerimizle buluşup onlarla dertleştik.

Sosyal sorumluluğumuzun bilincinde olarak Bayram ziyaretleri Hasta ziyaretleri üye ziyaretleri kurum ve kuruluş ziyaretlerini de bu koşturma arasında asla ihmal etmedik. Üyelerimizin meselelerini gündemimizden düşürmedik.

Ülke ve dünya gündemine bigâne kalmayıp bildiriler yayınladık. Sanal gündemlerin peşinde takılmayıp kendi gündemimizi oluşturduk. Haksızlıklar karşısında eylem pratiğimizi de geliştirerek meydanlara indik. Protestomuzu yerinde ve zamanında gerçekleştirdik.

TYB İstanbul’u içe dönük değil tüm dünyaya açık bir stk haline getirerek konuşan ve konuşulan bir konuma getirdik. Artık ülkemizde en çok çalışan, değer üreten sivil toplum örgütlerinden biriyiz. Size sunduğumuz bu bülten kısa sürede yaptıklarımızın sadece bir kısmıdır.

Elbette bütün çalışmalar büyük emek ürünü ve ekip işi. Bu vesileyle yönetimimizdeki bütün arkadaşlarıma yönetimde olmamasına rağmen yönetimdeymiş gibi destek olan duyarlı yazar dostlarıma teşekkür ediyorum

Biz, Türkiye Yazarlar Birliği İstanbul Şubesi olarak 15 Temmuz sonrasında kısa süre içerisinde Şahitlik Bildirisi yayınlayarak darbecilere karşı milletimizin yanında olduğumuzu dosta düşmana ilan ettik. Şahitlik Bildirisi bin yazarın imzasıyla yayınlandı ve büyük yankı uyandırdı. Yine hemen ardından kitap çalışmamız oldu. Meydan meydan dolaşarak hainlere karşı devletimizin yanında olduğumuzu haykırdık. Vatan nöbetimiz devam ediyor. Yaptığımız her faaliyet düzenlediğimiz her program nöbette olduğumuzun işaretidir. 

Konya Şube Başkanı Mehmet Ali Köseoğlu 22 yıllık bir şube olarak 19 yıllık bir gelenekleri olduğunu söyledi. "Faaliyet takvimimizi çok önceden ilan ediyoruz. Bu faaliyetler düzenli bir sistematik içinde işliyor."diyerek şube olarak faaliyetleri nasıl bir düzen ve titizlikte gerçekleştirdiklerini anlattı. "Oturan ve artmakta olan  bir takipçi kitlemiz var. Bana Kudüsü Anlat diye çocuk edebiyatı alanında eserler çıkarmak üzere bir yarışma düzenledik. Cahit Zarifoğlu çocuk şenliği etkinliğini devam ettiriyoruz. Ramazan sohbetlerini verimli olarak yaptık. Kadın yazarlarımıza faaliyet takvimimizde sürekli yer veriyoruz ve katılımlarını önemsiyoruz." dedi. 

İzmir Şube 2. Başkanı Naci Gümüş "İzmirin kültür hayatına katkı sağlamak niyetindeyiz. İzmirde tüm olumsuzluklar mücadele etmeye çalışıyoruz." diyerek konuşmasına başladı. "Yeni yönetimle çok güzel  bir çıkış yakaladık. Kurum ziyaretleri devam ediyor. Her kurumda işbirliğine açık olarak ilişkilerimizi devam ettirmeye çalışıyoruz. Yazar spor buluşması adı altında gençler, sporcular ve yazarları bir araya getirdik. Yazarlarla iletişimi koparmıyor onlardan istifade etmeye çalışıyoruz. Kadınların temsiline biz de önem veriyoruz. ilkemiz gönül hareketi olmak ve sevgiyi artırmaktır. Şubeler arası etkileşim ve işetişimin artmasını arzu ediyoruz. Uluslararası bağlantıların önemli olduğunu ve basını çok iyi  ve verimli kullanmanın önemli olduğunu düşünüyoruz. İzmir şubesi olarak basını çok verimli kullanmaya çalışıyoruz. Her hafta üyelerimizle röportajlar yapılıyor ve bu bir yerel gazetede tam sayfa yayımlanıyor".  dedi. 

Adıyaman Şube Başkanı Baykan Sarıkaya şube olarak yeni kurulmalarına rağmen faaliyetlerden geri kalmadıklarını aktardı. "Yeni bir binayla işe başladık. Minik bir kütüphanemiz var, yazmak ve okumak için kullanılıyor. Devamlılığını sağlamaya çalıştığımız konferanslarımız oluyor. Çok etkin olmasak da zayıf da değiliz." diyerek şubeleri hakkında bilgi verdi. "Şiir yarışması ve şiir akşamları programları düzenledik. Yazarlar olarak kültür sanat sohbetlerine başladık ve bunu devam ettiriyoruz. Üyelerimiz ürün vermeye devam ediyorlar." dedi.

Erzurum Şube Başkanı Hanifi İspirli "Yeni yerimizi açtık ve her yıl faaliyetlerimizi önceden açıklıyoruz. Erzurum basınıyla çok yakın işbirliği içindeyiz. Tanınmamız ve etkinliğimiz basınla birlikte arttı. Her ay bir kitap etrafında bir araya gelip kültür sohbetlerine devam ediyoruz. Hatıralarda Erzurum kitabını Erzurum şubesi olarak çıkardık, ikini cildinin hazırlıklarına başladık. Şiir Sınıfta Şair Okulda diye okullarımızı şiir ve şairlerle tanıştırma projesini hazırladık. Osmanlı ve Farsça kurslarımıza başladık ve devam ediyorlar. Üniversiteyle işbirliği imkanlarını kullanmaya çalışıyoruz." dedi. 

Urfa Şube Başkanı Cuma Ağaç,  "Urfa olarak tüm yerel kurum ve kuruluşlarla işbirliği ve diyaloğumuz devam ediyor. Yerel basında temsil sorunumuz yok. Çok faaliyetlerimiz var ve devam ediyor. Gençleri çok önemsiyoruz. Ağırlıklı olarak gençlere dönük faaliyetler yapıyoruz. Camilere dönük, onların mevcut işlevinin dışında camileri kültürle kaynaştırmak projesini devam ettiriyoruz. Anma programları ve seminerler devam ediyor. İmam hatip dernekleriyle imam hatip öğrencilerine dönük büyük proje hazırlıkları devam etmektedir." dedi.

Trabzon Şube Başkanı Yahya Düzenli "Trabzon şartları itibarıyla zor bir yer. İlgi alanımız liseler ve oralarda konferanslar vermek. Atölye ve mutfakta insan bulmakta çok zorlanıyoruz. Çalışma işi ekip işi bu mutfaktaki çalışmaları kolaylaştırır. Yazarlar Birliğinin ciddi bir etkisi var, bunu siyasallaşmadan kullanmak zorundayız. 15 günlük düzenli çalışmalarımız devam ediyor, aylık da daha etkili programlar planlıyoruz. Toplantıların devamlı olmasını diliyorum." dedi. 

Ankara Şube Başkanı İbrahim Eryiğit "Romanya’yla işbirliği imkânımız var, karşılıklı şairlerimizi tanıtmaya çalışıyoruz. Azerbaycan’la da ilişkilerimiz devam ediyor. İnsan kaynağı bulmakta zorluk yaşıyoruz. Şairler meclisi program aylık devam ediyor. Şubelerin çalışmalarıyla birbirimize güdü oluyoruz. İşbilirliği ve ilişkinin artmasını diliyoruz." dedi. 

Kayseri Şube Başkanı Selim Tunçbilek "şubeler toplantıların altı aylık dilimlerle yapılması gerektiğini düşünüyoruz. Mali kaynak sıkıntısı herkes için geçerli, ortak işbirliği yapılabilirse bu sorun çözülebilir. Tüzüğe uygun olarak üyelik sayısında sıkıntı yaşıyoruz. Üniversitelerle işbirliğine önem veriyoruz, düzenli kalem sohbetlerimiz devam ediyor. Büyükşehir belediyesiyle ortak kültürel faaliyetlere başlayacağız. " dedi. 

Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Fatih Erkoç’un yemeği

TYB 8. Şubeler Buluşması dilek ve temenniler bölümü ve değerlendirme konuşmaları ile tamamlandı. Akşam Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi Başkanı Fatih Mehmet Erkoç’un yemeğinde bir araya gelen temsilcilerimiz, Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi’nin kültürel faaliyetleri ile ilgili bilgi aldı. Başkan 14 semt kütüphanesi kurarak Türkiye’de belediyelere öncülük ettiklerini belirtti. TYB Şeref Başkanı D. Mehmet Doğan büyükşehir belediyesinin semt kütüphanelerine verdiği önemin her türlü takdirin üstünde olduğunu belirttikten sonra, 1942’deki ara seçimlerde Maraş milletvekili seçilen Ahmet Hamdi Tanpınar’ın  1946 seçimlerine kadar milletvekilliği yaptığını, şehri ziyaret ederek nefis iki yazı kaleme aldığını, bu yazıların Maraş’ı anlatan en önemli metinler olduğunu, buna rağmen şehirde hatırasını yaşatacak bir yere adının verilmediğini söyledi. D. Mehmet Doğan’ın teklifi Fatih Mehmet Erkoç tarafından memnuniyetle karşılandı. Başkan şehirde yapılacak kütüphanelerden birine Tanpınar’ın adının verileceğini belirtti.

 

Cengiz Aytmatov’un oğlu Askar Aytmatov

 

Başkanın yemeğinde davetliler arasında bulunan dünyaca ünla Kırgız yazarı Cengiz Aytmatov’un oğlu Askar Aytmatov da bulundu. Aytmatov, babası gibi yazar olmamakla beraber kültürel alana ilgisi olduğunu söyledi. Bir süre Kırgızistan Dışişleri Bakanı olan Aytmatov’la TYB yöneticileri fikir alışverişinde bulundu.

 

Fotoğraf albümü için tıklayınız. 

 

img-20161029-wa0003.jpgimg-20161029-wa0004.jpgimg-20161029-wa0006.jpg

Bu haber toplam 1889 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim