• İstanbul 18 °C
  • Ankara 24 °C

AB-Batı Balkanlar ‘Sofya Zirvesi’: Balkanlar AB’yi Kurtarabilecek Mi ?

AB-Batı Balkanlar ‘Sofya Zirvesi’: Balkanlar AB’yi Kurtarabilecek Mi ?
AB’nin tüm bu uğraşlara rağmen Balkanlar’da geleneksel aktör olan Türkiye’nin yanında son zamanlarda Çin ve Rusya’nın da ekonomik ve kültürel etkisinin dışında Brexit’ten sonra İngiltere’nin Balkanlara yönelik geliştiren ayrı politikaları söz konusu sürecin uzun vadede başarıya ulaşması zorluklarını göstermektedir.
 
Omer Jashari - Kosova
 
2003 yılı Selanik zirvesinden sonra Avrupa Birliği (AB) Balkanlar’daki entegrasyon sürecini hızlandırmak adına ilk defa tüm AB ve Batı Balkanları içeren ilk zirve niteliğini taşıyor. Batı Balkanlardaki ekonomik işbirliği, ulaşım, güvenlik ve entegrasyon alanındaki bölgesel iş birliğinin arttırılması adına toplanan zirvede AB’nin aynı zamanda Balkanlara yönelik yeni stratejisini oluşturmaktadır.
 
AB içinde özellikle Doğu Avrupa ülkeleri Polonya'dan Macaristan’a kadar siyasal ve ideolojik meydan okumaları AB’yi ciddi anlamda sorgular hale getirmektedir. Üstelik bu dönemde Brexit olayı ve Yunanistan krizi gibi daha büyük krizler hiç olmadığı kadar AB projesini sorgular hale getirdi. Avrupa kıtasında popülist ve ırkçı akımların ve hareketlerin artmasıyla birlikte İngiltere'den sonra şimdi de İtalya’daki aşırı sağ ve sol radikal grupların birleşmesiyle AB’yi yeni bir çıkmaz sokağa sokabileceği bir gerçektir. AB’nin İtalya halkının ekonomik krizdeki sıkıntılarını çözmede aciz kalması İtalya’daki marjinal grupların güç birleşimine itmesine yol açarak AB kuşkuculuğunu büyük ölçüde arttırmış durumundadırlar. Euro bölgesinden çıkma ve Euro gibi para birimini kullanmayı bırakma gibi vaadlerde bulunan bu tür gruplar AB içinde git gide kamplaşmalara yol açmaktadır.
 
Oluşan bu konjonktüre bağlı olarak Almanya önderliğindeki AB projesine sahiplenen ülkeler çatlaklara karşı bazı adımlar almakla çareyi bulmaya çalışıyor. Bu çerçevede Batı Balkanlar olarak bilinen ve henüz AB’ye entegre olmayan ülkelere yönelik entegrasyon politikaları geliştirildiğini görülüyor.
 
AB son dönemde ise Batı Balkanlar olarak bilinen ve genellikle Kosova, Bosna Hersek, Makedonya ve Arnavutluğu içine alan nüfus itibariyle Müslümanlardan oluşan ülkelerini entegrasyon sürecine hız verdiğini gözüküyor. Bunun dışında Sırbistan ve Karadağ Rusya’nın etkisinde olan bazı Slav ülkelerini entegre etmeye yönelik ciddi çalışmalar olduğunu gözlemlemek mümkündür.
 
Bu adımlar çerçevesinde AB siyasal bir entegrasyondan önce kültürel ve ekonomik olarak bazı ortak projeler üzerinde durmaktadır. Yeni yolların inşası, limanlar, posta ve telekomünikasyon, enerji ve ticaret alanındaki bölgesel işbirliğini arttırmak adına ‘Berlin süreci’ olarak bilinen sürecin son ayağı da geçen hafta sonu Bulgaristan’ın başkenti Sofya’da gerçekleştirilen ve ‘Sofya Zirvesi’ olarak adlandırılan AB-Batı Balkanlar süreci ile devam etti.
Bu haber toplam 861 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim