İmtihan lobisi yine kazanmak üzere. Sayın cumhurbaşkanımızın imtihansız sistem istikâmetinde canhıraş feryatlarına rağmen bir tur atılıyor ve illâ yeni bir imtihanla huzûra dönülüyor.
Bu korkumuzu hep dile getirmiştik. “İmtihanın kokusunun kaldığı bir sistem TEOG’un kalkmaması mânâsına gelir.” demiştik.
“TEOG’un kaldırılması imtihanın külliyen kaldırılmasıyla bir mânâ kazanacaktır. Aksi takdirde, yani imtihanın değil imtihana benzer bir şeyin bile sisteme sokulması hâlinde halkımızın, okullarımızın, il ve ilçe müdürlüklerimizin meseleyi yine aynı havaya sokacaklarından kimsenin zerre kadar şüphesi olmasın.” demiştik.
Şunları da söylemiştik:
TEOG’UN YERİNE BİR SİSTEM GELMEMELİDİR. TEOG, sistemiyle, zihniyetiyle çöpe atılmadan TEOG kalkmış olamaz. “TEOG yerine” bir sistem getirecekseniz TEOG’u kaldırmanıza hiç gerek yok. Aynı anlayışın tekrârı sistemleri birbirinin yerine ikâme ederek sistemi değiştiriyormuş gibi yapmanın âlemi yok. Zamâna yazık, ümitlere yazık; talebe, hoca, velî, idâreci… maârif dünyâsına yazık…
Maalesef korktuğumuz gerçekleşmek üzere. Bakınız habere:
TEOG yerine MİS geliyor. TEOG kalktı ve liseye başlayacak olan adayları nasıl bir sistemin beklediği merak edilmeye devam ediyor. TEOG yerine gelecek sınavın ayrıntıları ortaya çıktı Milliyet’te yer alan habere göre, yeni yapılacak sınavın adı Milli İzleme Sınavı (MİS) olarak genelgede yer aldı.
Haberin devâmında teferruâtı da veriliyor.
Gerçi MİS’in cumhurbaşkanımızın “merkezi sınav olmasın” tâlîmâtını verdiği gün okullara bildirildiği söyleniyor. İnşaallah o günden bugüne rafa kaldırılmıştır ve yeni modeller üstünde çalışılmıştır.
Haberdeki gibi bir sistem gelirse geçmiş ola! İmtihansız bir sisteme geçiş için altın bir fırsat daha kaçmış demektir. Artık bu sancıya parmak basacak bir devlet adamı daha gelir mi bilemeyiz. Ümîdini büyütenlere yazık oldu. Oysa imtihan lobisinin gücünü tahmin etmeliydik.
Geçenlerde Erol Erdoğan söylemişti: “FETÖ dershânelerinin en büyük zararı okulları dershâneleştirmesiydi.” Elhak güzel tespit. FETÖ dershâneleri eğitim hayâtını zehirledi. Millet imtihan derdine düşünce okullar da dershâne gibi çalışmaya başlamıştı. (Hâlâ da öyledir.) Dershâneye imtihan lâzımdı, değilse onca yatırım boşa giderdi. Millî eğitime soktukları elemanlar da onlara istediklerinden fazlasını verdiler. Yer gök imtihan oldu. İmtihanlar çoğaldıkça FETÖ eleman ve para kazandı. Sonunda 15 Temmuz darbesine kalkışacak kadar kendilerinde güç vehmettiler. Yenildiler ama arkalarında şöyle bir harâbe bıraktılar: Artık eğitim test ve imtihan demekti. Tepeden tırnağa bu zihniyete bürünmüştü millî eğitim. İşte bu yüzden imtihansız bir sistem bulamıyorlar. Olmaz zannediyorlar. Tabii bu iyimser bir tahmin. Daha beteri de var. (Girmeyelim şimdi…)
Halbuki imtihansız bir sistem bal gibi olur. Bazı gelişmiş ülkelerde ne TEOG ne üniversite imtihanı var. Tıkır tıkır işleyip gidiyor sistem. Bizde niye olmasın ki? İmtihansız bir sistemin mümkün olduğunu şu yazımızda göstermiştik:
TEOG’u Kökten Bitirecek Formül
https://www.tyb.org.tr/teogu-kokten-bitirecek-formul-19349yy.htm
Bu işlere yön vericiler, bozmaktan korktukları bir yeminleri mi vardır ki imtihansız bir sistemi bir türlü ortaya koyamıyorlar? Korkmasınlar; bu millet nice yıllardır bu imtihanlardan çektikleriyle keffâretini fazlasıyla ödedi. Artık imtihansız bir sistemi hak etmiştir.
Bir mesmûât daha dolaşıyor sosyal medyada. Cumhurbaşkanımız TEOG yerine getirilmek istenen dört modeli veto etmiş. “Helâl olsun!” diye yerimden fırladım. İçimde yeniden bir ümit parladı. Demek ki cumhurbaşkanımız işin farkındaydı ve arkadan dolanarak yeniden bir imtihan sistemi getirilmesine izin vermeyecekti. İnşaallah bu ümidimiz boşa çıkmaz.
İşin ehemmiyetini müdrik arkadaşlara sesleniyorum. Bir hafta sonra yeni sistemin açıklanacağı söyleniyor. Ondan sonra yapacak bir şey yok. Ne olacaksa şimdi olacak. Elinizden ne gelirse yapınız lütfen. Çalabileceğiniz her kapıyı çalınız. Çocuklarımızın test canavarı olmaması için, artık insan yetiştirmeye yönelmek için bu fâsıla son fırsattır.
İmtihanlı bir sisteme mâni olalım. Sonra “test öğretmekten, imtihana hazırlamaktan insan yetiştirmeye fırsat bulamıyoruz” diye çook diz döveriz.
Eşeğini arayan Nasrettin Hoca, “Bir de şu dağın ardında ümîdim kaldı evlat, orada da bulamazsam seyret bendeki feryadı.” demiş ya… İnşaallah dağın ardında aradığımızı buluruz.
Ümit cumhurbaşkanımızın ferâsetine.
NOT: Niye MİS? Kısaltmadaki İ, “İzleme”nin; S, “Sınav”ın kısaltması. Hâlâ mı uydurma kelime? Bu sisteme külliyen karşıyız ama ben olsam MTİ (Millî Tâkip İmtihanı) derdim. Yoksa “mis” kelimesinin “güzel kokulu, mükemmel” mânâlarından istifâde gibi bir basitlikle mi muhatabız? “Mis gibi sistem!” yâni…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.