• İstanbul 17 °C
  • Ankara 22 °C

Ahmet varol'dan: Avrupa döktüğünü toplamak istemiyor

Ahmet varol'dan: Avrupa döktüğünü toplamak istemiyor
Perşembe günü Avusturya’nın başkenti Viyana yakınlarında A4 otoyolu üzerinde terk edilmiş bir kamyonun karoserinde elli mültecinin cesediyle karşılaşılması bütün Avrupa’da sarsıntıya neden oldu.

Cesetlerin bulunduğu kamyonun tespit edildiği saatlerde yine Viyana’da Batı Balkan Ülkeleri Konferansı düzenleniyordu. Konferansın da ana konusu Avrupa’nın mülteciler sorunuydu. O yüzden konferansa Batı Avrupa ülkelerinin önde gelenlerinin yöneticileri de iştirak ediyorlardı. 

Viyana’daki konferansa katılan yöneticiler her ne kadar açıklamalarıyla ve konuştukları bazı formüllerle imaj kurtarma operasyonları yaptılarsa da gerçekte Avrupa, mülteciler sorunundan ziyade kendine çözüm arıyordu. Çünkü küresel emperyalizme hizmet eden ülkelerdeki zulüm rejimlerinin ayakta kalmasını isteyen Avrupa, diktatörlerin hüküm sürmek için sergiledikleri vahşetten kaçanların da kendi evlerine sığınmalarını ve başlarına dert olmalarını istemiyordu. Ama gittikçe artan ve önü alınamayan insan akımına da “makul” bir çözüm üretmesi gerekiyordu. 

Tam Viyana’da meselenin konuşulduğu günde bu şehrin yakınlarında insan cesediyle dolu bir kamyona rastlanması kara sınırlarından sığınmaların, denizden gerçekleşen sığınmaları aratmayacak derecede kapsamlı ve düşündürücü hal aldığını gözler önüne serdi. 

Karadan sığınmaların önüne geçmek için insan akımına muhatap ülkelerin sınırlarına elektrikli çitler döşendi. Ama sığınmacılar yerine göre bu çitleri de aşarak sınırı geçme girişiminde bulunmaktan çekinmiyor. Bunun yanı sıra kamyonlardan ve tırlardan bazıları karoserlerinde yük değil insan nakli yapıyorlardı. 

Son dönemde kara sınırlarından kaçak yollarla geçiş yapmaya çalışanlara karşı polis şiddetine başvurulması, hakaretlerde bulunulması da insan akışını önleyemedi. Çünkü geçiş yapmaya çalışanlar can kurtarma derdinde. Coplardan kaçmıyor, coplara rağmen zorlamayı tercih ediyorlar. Hakaretlerin zaten anlamını bilmediklerinden sahibine geri dönüyor. 

Viyana’daki toplantıda “çözüm için” sınır güvenliğinin artırılması ve bu amaçla mülteci akımlarının olduğu sınır bölgelerine daha fazla polis yerleştirilmesi önerildi. Bu yöndeki öneri ve istekler bizim Avrupa’nın gerçekte mülteci meselesine değil kendine çözüm aradığı yönündeki tespitimizi haklı çıkarıyor. Can kurtarma derdindeki insanların yüzlerine bütün kapıları kapatarak meseleyi çözme hesapları aynı zamanda Viyana’da gayet “insancıl” bir imaj sergilemeye çalıştığı gözlemlenen Avrupa’nın sahtekârlığını da gözler önüne seriyor. 

Oysa bu insanlar hırsızlık için evini basma niyetiyle değil canlarını kurtarabilmek için senin evine sığınma talebiyle kapını zorluyorlar. Bütün girişleri sıkıca kapatarak ve bekçilerle engeller oluşturarak kendine çözüm üretebilirsin. Ama asıl önemli olan o insanların canlarını kurtarmak için bir çözüm üretmektir. 

Bazılarının önerileri daha insaflı ve mutedildi. Fransa İçişleri Bakanı Bernard Cazeneuve mülteci akımlarının olduğu sınırlarda geçiş merkezleri oluşturulmasını, buralarda gerekli altyapının kurulmasını ve kimin sığınma amacıyla kimin ekonomik sebeple geldiğinin tespit edilerek ekonomik sebeplerle gelenlerin ülkelerine geri gönderilmesini, sığınma amacıyla gelenlerin kabul edilmesini önerdi. Bu amaçla özellikle insan akımının en yoğun olduğu iki ülke durumundaki İtalya ve Yunanistan’da bu tür merkezler kurulmasını teklif etti. 

Devamı için: http://www.yeniakit.com.tr/yazarlar/ahmet-varol/avrupa-doktugunu-toplamak-istemiyor-11811.html

Bu haber toplam 366 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim