• İstanbul 25 °C
  • Ankara 29 °C

Alâeddin Özdenören, Zarifoğlu Fotoğrafının Arabıdır

Alâeddin Özdenören, Zarifoğlu Fotoğrafının Arabıdır
Alâeddin Özdenören, edebiyatımızın naif simalarındandır. Anlatımıyla ve anlattıklarıyla insanı etkiler, hayata karşı bir direşkenlik oluşturur.

Alâeddin Özdenören, edebiyatımızın naif simalarındandır. Anlatımıyla ve anlattıklarıyla insanı etkiler, hayata karşı bir direşkenlik oluşturur.

Alâeddin Özdenören’i tanıyan, onun biyografisini inceleyen bir isimle söyleşi gerçekleştirdik. Mustafa Aydoğan’dan bahsediyorum. Yalnızlık Mahşeri Alâeddin Özdenören ismini verdiği kitabında A. Özdenören’i kişiliği, görünüşü, insanî ilişkileri ve dostluk ilişkileri, öğrenciliği ve mesleğini icra edişi, çocukluğu ve gençliği yönüyle anlatıyor Aydoğan.

Alaeddin Özdenören’in biyolojik ikizi Rasim Özdenören olsa da ruh ikizi Cahit Zarifoğlu’dur. İkisi adeta bir bütünün parçaları gibidir. Bu iki insan, dostluk ve kardeşlik kabında yoğrulmuş, birbirine hayırhah olmuştur. Aydoğan, A. Özdenören ve Zarifoğlu arasındaki uyum ve benzerlikten bahsederken şöyle bir cümle kullanır: “Zarifoğlu, Alâeddin Özdenören fotoğrafının arabıdır. Tersi de doğrudur: Alâeddin Özdenören, Zarifoğlu Fotoğrafının Arabıdır.”

Rasim Özdenören, Alâeddin Özdenören’in vefatı yıldönümü dolayısıyla “ölümsüzlük yıldönümü” ifadesini kullanmıştı. Bu ifade Alâeddin Özdenören’e çok yakışıyor. Yaşamı boyunca “Hak şerleri hayr eyler/ Zannetme ki gayr eyler/ Ârif anı seyr eyler/ Mevlâ görelim neyler/ Neylerse güzel eyler” mısralarını bir motto gibi benimseyen A. Özdenören’in vefat yıl dönümü dolayısıyla şair Mustafa Aydoğan ile gerçekleştirdiğimiz bu söyleşinin her harfi A. Özdenören için rahmet olsun.

Alâeddin Özdenören’i anlattığınız Yalnızlık Mahşeri kitabınızda şöyle diyorsunuz:  “Bu kitap, bir borç ödeme teşebbüsüdür. Şahsıma ait bir borçtan değil, edebiyat dünyamızın topyekûn borcundan bahsediyorum. Bir şair, şiir yazarak topluma borcunu ödemiş olur ama toplum şaire karşı borcunu bir tek yolla öder: Şiirlerini severek ve onu hep hatırlayarak…” Sizce, toplum açısından bakıldığında, Alâeddin Özdenören’in eserleri yeterli ilgiyi görmedi mi?

Alaeddin Özdenören'in düşünce yazıları, denemeleri, şiirleri belli bir kesim tarafından okundu, sevildi. Hâlâ da okuyanlar ve sevenler var. Gelecekte de bu ilgi devam edecek diye düşünüyorum. Büyük bir şair ve önemli bir düşünce adamıydı o. Bu büyüklüğün yeterince görüldüğünü söylemek ise pek mümkün değil. A. Özdenören'in düşünce yazıları, gerçekten çok özgün ve bazı açılardan da biriciktir. Şiirleri ise, lirik şiirin önemli ve kalıcı örneklerindendir. Bugünkü genç kuşak şairlerin A. Özdenören'i okuyup okumadıklarından pek emin değilim. Peki neden? Çünkü onun eserlerinin sükunetli duruşu, okurdan biraz dikkat, biraz gayret bekler. Genç kuşak ise, daha çok, önüne çıkarılan, reklamı yapılan, önemliliği “çoğunluk tarafından ısrarla vurgulanan” şairler ve yazarlara meyleder. A. Özdenören ise hiç bir zaman önemi "ısrarla vurgulanan bir şair ve yazar" olmamıştır. İşte, ilgi görmemekten bunu kast ediyorsak eğer, evet, o, pek ilgi görmemiştir.

 

Devamı için: http://www.dunyabizim.com/soylesi/24387/aleddin-ozdenoren-zarifoglu-fotografinin-arabidir

Bu haber toplam 1111 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim