• İstanbul 19 °C
  • Ankara 20 °C

Alper Aksoy: Karakoç, Mahzuni ve bir şiirin hikayesi

Alper Aksoy: Karakoç, Mahzuni ve bir şiirin hikayesi
Doğuş Edebiyat dergisini çıkardığım seksenli yıllarda Ocak Yayınevini kurmuş ve kitap yayıncılığına başlamıştım.
İlk bastığım kitaplar çağmızın Karacaoğlan'ı Abdurrahim Karakoç’un Vur Emri, Dosta Doğru ve Suları Islatamadım kitapları idi. Vur Emri en bilinen eseriydi; ismi yüzünden de defalarca savcılık soruşturmalarına konu olmuş, açılan mahkemelerden berat etmişti.
 
Yetmişli yıllarda Vur Emri’nin içinde yer alan aşk ve tabiat şiirlerini yenileri ile harmanlayıp “Dosta Doğru” adıyla kitaplaştırdım; istiyordum ki Karakoç’un aşk ve tabiat şiirlerindeki gücünü müstakil bir eserle dikkatlere sunayım. Ama Ocak Yayınları olarak gösterdiğimiz bu hassasiyet yeni kuşak yayıncılarınca anlaşılamadı ve sonraki baskılarında “Dosta Doğru”ndaki şiirler kavga şiirleri ile yeniden harmanlandı.
 
Sanırım 1984 veya 1985 yılıydı. Aşık Mahzuni Şerif’in bütün şiirleri kitaplaştırılmıştı. Aaa o da ne?.. Abdurrahim Karakoç’a ait dört beş şiir Mahzuni’ye aitmiş gibi kitapta yer almıştı. Abdurrahim Ağabey’in bu şiirler “Söz ve müzik: Aşık Mahzuni Şerif” olarak plak yapıldığı için açılan davayı kazandığını ve tazminat aldığını biliyordum. On yıl sonra kitabı hazırlayan akademisyen arkadaş ikinci defa Mahzuni’yi bir suçun içine atıyordu.
 
Kitabı Abdurrahim Ağabey’e gösterip durumu özetledim. O sırada yanımızda avukat stajını yeni bitirmiş Rahmetli Şükrü Karaca da vardı.
 
“Sen bana bir vekalet ver, Mahzuni’nin canına okuyacağım, ayıptır bu yaptığı” dedi.
 
Ve Şükrü Karaca vekaleti alıp hem kitabı yayınlayan yayınevine hem de Rahmetli Mahzuni’ye bir noter protestosu gönderdi.
 
Bakalım ne cevap gelecekti?
 
İki hafta sonra Ocak Yayınevi adresimize Mahzuni’den bir mektup geldi. Heyecanla açtım ve okumaya başladım. Özetle diyordu ki:
 
“Kitabı hazırlayan akademisyen arkadaşın hatasıdır . Benim bu durumdan kitap yayınlandıktan sonra haberim oldu. Sen bir Ağrı Dağısın Karakoç Baba, bense yanında küçük bir tepe.. O kitaptaki bütün şiirlerin okkası darası bir ‘İsyanlı Sükut’ etmez. Boşver mahkemeyi, hakimi cezamı sen kes. Karakoç’un şeriatına boynum kıldan incedir”.
Bu haber toplam 2617 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim