• İstanbul 12 °C
  • Ankara 11 °C

Beril Dedeoğlu: Kızgın, üzgün ama gururluyuz

Beril Dedeoğlu: Kızgın, üzgün ama gururluyuz
Her darbe, yurttaşların siyasal iradesinin silah zoruyla yok sayılması anlamına gelir. Her darbe, halk için neyin iyi olduğuna bir avuç insanın karar vermesi demektir.

Her darbe, siyasetin, ekonominin hatta toplumsal yaşamın “bize rağmen bizim için” düzenlenmesi amacı taşır.

Her darbe, siyasal partileri, sivil örgütleri, toplumsal girişimleri yok sayar; onun yerine darbecilerin karar verdikleri bir siyasal form zor kullanılarak topluma kabul ettirilmeye çalışılır.

Her darbe, ülkenin doğal seyir içindeki değişim ve dönüşüm süreçlerini bozar, siyasetin yasal ve meşru yöntemlerle şekillenmesine engel olur, demokrasiye ket vurur. Sonuçta “bizim” için yapıldığı iddia edilen her darbe, en fazla “bizi” mahveder.

Her darbe, darbeyi meşru kılacak gerekçeler üretir. Ya Türkiye Sovyet bloğuna kaymaktan kurtarılır, ya kardeşin kardeşi öldürmesine engel olunup “huzur ve güven ortamı” sağlanır, ya da “Türkiye İran olmasın” diye mecburen müdahale yapılır.

 

Benzerlikler-farklılıklar

 

Her darbe bir süreçtir. Önce siyasi cinayetler işlenir, iktidarın itibarsızlaştırılmasına yönelik girişimler olur, alaşağı edileceklerin ülkeyi felakete götürdüğü algısı yaratılır ve tabi bu ortam terör, tedhiş ve çatışma olaylarıyla da taçlandırılır.

Sonra silahlı güçler alana iner, hedefi bertaraf eder; sonra da “yeni düzen” kurmaya başlar. Süreç, yeniden seçimler yapılıp toplum darbecilerin gösterdiklerini değil, darbe mağdurlarını iktidara taşıdıklarında sonlanır.

Her darbenin dış bağlantısı bulunur. Darbeciler iktidara geldiklerinde kendilerinin “siyasal muhatap” olarak kabul edilmelerini garanti altına alırlar. Bu garanti ilişkisi, devirecekleri yönetimin yapmadıklarını yapma sözü vermekle mümkün olur.

Ancak 15 Temmuz’u farklı kılan durumlar bulunuyor.

Önce darbe yapıp sonra kurumları ele geçirme yerine, önce kurumları ele geçirme, sonra darbe yapma yöntemi uygulandı. Emniyet güçleri örgütleri kendine uygun hale getireceğine, bir örgüt, FETÖ, bu güçleri kendine uydurmaya çalıştı.

Önceki darbeler, meşruiyeti içeride ararken, bu sefer meşruiyet önce dış dünyada arandı. İktidarın hem Avrupa hem ABD ile ilişkilerinin kötüleşmesi için epeyce çaba sarf eden FETÖ, bunu Arap direnişleri ve Suriye krizi sürecinde Türkiye’nin politikalarının “müttefiklerin” çıkarlarıyla uyuşmaması üzerine inşa etti.

Devamı: http://www.star.com.tr/yazar/kizgin-uzgun-ama-gururluyuz-yazi-1236364/

Bu haber toplam 747 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim