• İstanbul 14 °C
  • Ankara 13 °C

Burhanettin Duran: Terörle mücadele ve NATO

Burhanettin Duran: Terörle mücadele ve NATO
Fransa Cumhurbaşkanı Macron, The Economist'e "NATO'nun beyin ölümünün yaşandığını" açıklamış. Sebebi de ABD ile NATO ortakları arasında stratejik konularda "eşgüdüm" olmamasıymış.

Türkiye'nin "kendi kafasına" göre hareket etmesiymiş. NATO bir sistem olarak üyelerinin çalışmasını denetleyemiyormuş. Yani Macron, ABD'nin Suriye'nin kuzeyinden çekilmesine ve Türkiye'nin Barış Pınarı Operasyonu'nu yapmasına çok bozulmuş. SDG yani YPG'nin "feda edilmesinden" ziyadesiyle rahatsız olmuş. Bunu da getirip Avrupa'nın ABD'den ayrı kendi savunma sistemini kurması fikrine bağlamış. Gerçi cevabını da almış. Alman Şansölyesi Merkel, NATO'nun ülkesinin güvenlik menfaatine olduğunu belirtmiş.

Bildik Macron popülizmi
Bu çıkış, büyük ümitlerle seçilen ancak beklenen reformları yapamayan Macron'un popülist dış politika söyleminin bir uzantısı. Hedefine de Barış Pınarı Harekatı'nı koymuş. Başkan Erdoğan ile telefon konuşmalarında "müeddep" olan Macron, 3-4 Aralık 2019 tarihinde Londra'da gerçekleşecek NATO Liderler Zirvesi öncesi bir tartışma yaratma derdinde. Bal gibi, Avrupa'nın ABD desteğine ve NATO'ya ihtiyacı olduğunu biliyor. Rusya'dan çekinen Orta ve Doğu Avrupa ülkelerinin NATO dışında seçenek oluşturma fikrine uzak olduğunu görüyor. Ekonomisi güçlü tek Avrupa ülkesi olan Almanya'nın da AB'nin yanı sıra bir de "Avrupa ordusunu" finanse etmek istemeyeceğinin farkında. Ancak ABD'nin peşine takılarak gittiği Suriye'de ne tür "çıkarları" risk altına düştüyse onu açıkça söyleyemiyor. Lafı geveliyor. Bence Macron'un hazımsızlığı, Türkiye'nin ABD'yi de zorlayarak YPG terör devletinin kurulmasını engellenmesiyle alakalı. Uydurdukları "Seküler Suriyeli Kürt" masalına kendisini fazlaca kaptırmış. Destekledikleri YPG elebaşısı Ferhat Abdi Şahin'in 2005'ten 2012'ye kadar Türkiye'de gerçekleştirilen çok sayıda kanlı PKK saldırısının arkasındaki isim olduğunu tekrardan öğrenmesi gerekecek. Türkiye'nin kendi etrafında bir dizayn projesine müsaade etmeyeceğini idrak edecek.

NATO'nun krizi ve Türkiye
NATO'nun krizi üzerine çok şey söylenebilir. ABD'nin küresel rolünü yeniden tanımlamasının yarattığı kaosa, AB'nin sarsıntı yaşamasına, Brexit'e ve Rusya'nın Avrupa üzerindeki yeni nüfuz arayışına değinebiliriz. Bence Türkiye'nin Suriye iç savaşı sırasındaki terörle mücadelesine takınılan tavır NATO'nun kriz alanlarının başında gelmekte. Yine belli başlı Batı başkentlerinin PKK ve FETÖ konusundaki ikiyüzlü tavrı ortak stratejik değerlerle ya da ittifak ruhu ile uyuşmamakta. DEAŞ ile mücadele söz konusu olduğunda, YPG'yi NATO üyesi Türkiye'ye tercih etmek "asıl müttefiklik ruhunun ölümü" demek. Macron her şeyden önce, ülkesinin Birinci Dünya Savaşı dönemindeki harita çizim faaliyetlerinden uzakta olduğunu anlaması lazım. Yeni Suriye'de bir etkisinin olmasını istiyorsa da "müttefik Türkiye" ile çalışmaktan başka bir seçeneği yok. Hem DEAŞ'a katılan vatandaşlarını geri almak, hem de sığınmacılar konusunda işbirliği yapmak zorundalar.

Devamı: https://www.sabah.com.tr/yazarlar/duran/2019/11/09/terorle-mucadele-ve-nato

Bu haber toplam 251 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim