• İstanbul 23 °C
  • Ankara 28 °C

Büyük Harbe Nasıl Girdik?

Büyük Harbe Nasıl Girdik?
Giderek artan tarih okumaları ve tarih yazıcılığı için hatırat kitaplarının yerinin artarak devam ettiği bildiğimiz bir gerçek. 2014 I.Cihan Harbi’nin başlangıcının 100. yılı idi.

Giderek artan tarih okumaları ve tarih yazıcılığı için hatırat kitaplarının yerinin artarak devam ettiği bildiğimiz bir gerçek. 2014  I.Cihan Harbi’nin başlangıcının 100. yılı idi. İnsanlık tarihinde ve tefekküründe büyük bir travmanın yaşanmasına neden olan bu harbin  değerlendirmesinin bir sene ile sınırlı kalması elbette düşünülemez.  Bu harbin Osmanlı Devleti ve toprakları üzerinde yürütülen kısmının yarattığı tahribatın da yeterince ele alındığını, tarihinin yazıldığını söylemek ise gerçeği ifade etmez. Osmanlı Devleti için bu harbin tarihi ele alınırken,  en fazla tereddüt edilen konu harbe nasıl dâhil olduğumuzdur.  Bu tarih aralığı için pek çok eser olmakla birlikte nadir birinci el kaynaklardan biri  olarak Ocak-2015’de Cümle Yayınları bir hatırat kitabı yayımladı.  Yazarı Rauf Ahmet olan  Büyük Harbe  Nasıl Girdik? isimli kitapla ilgili Cümle Yayınları Yayın Yönetmeni ve Dizi Editörü Muhsin Mete Sunuşta şu bilgileri bize aktarıyor;  “Rauf  Ahmet’in  kaleme aldığı yazı dizisi 24 Şubat 1930 tarihinden başlayarak 38 bölüm olarak Milliyet gazetesinde tefrika edilmiştir. Tefrikada Büyük Harbe ilişkin 100 günlük süreç mercek altına alınmaktadır. Yazarın ifadesi ile “….tarihimizin bu muzlim faslını teşkil eden vak’aları aralarında mühim eksiklikler bırakmayarak birbirine  zincirlemeyi temin etmiş bulunmakla beraber, bazı noktalarda  hakikati hayal meyal seçtiren loşluklar kalmıştır.(…) Maksadımız Harb-i Umumî’ye  girmek mi, yoksa müsellah bir bitaraflık muhafaza ederek, zuhur edebilecek fırsatlardan istifade etmek mi doğru olurdu? davasını tazelemek değildir.(…) Biz yanlış veya doğru yapılmış olsun Harb-i Umumî’ye nasıl sürüklendiğimizi göstermek istiyoruz.”

200 sayfa ve küçük boy kitapta tefrika yazarı ve tefrika hakkında şu bilgiler de verilmekte; “Rauf Ahmet’in asıl adı Mehmet Rauf’tur. Bilâhare Hotinli soyadını aldı. 1875’te Edirne’de doğmuştur. Tıbbiye Mektebi’nden mezun olduğu halde doktorluk yapmamış, meslek hayatına Hariciye Nâzırlığı’nda görevlerle başlamıştır.(…) Paris Sefareti Müsteşarlığı’na tayin edilmişse de I.Cihan  Harbi çıkınca İstanbul’a gelerek, harp sonuna kadar, sulh meselelerini tetkik etmek üzere, Hariciye Nezareti’nde teşekkül ettirilen komisyonda görev yapmıştır.” “ Tefrikada pek çok özel bilgiye rastlıyoruz. Hükümetin kasasında ne kadar para olduğunu  bile yazıyor. Çok okuyan, çok fikreden biri olduğu anlaşılıyor. Yabancı dil bilmenin verdiği avantajla o devirde ilişkide bulunduğumuz ülkelerin bilgi kaynaklarından da yararlanıyor. Alman vesikaları gibi  Numaralarını vererek telgraf metinleri aktarıyor.” “ Dili biraz eski olmakla beraber, Türkçe’ye hakim olduğu görülüyor.”  “Yer yer güzel ve anlamlı tesbitlerde bulunuyor: ‘ Meşrutiyet devresinin sadrazamları, şişenin içindeki şeyle hiçbir alâkası olmayan birer etiket gibidir.’ ‘Enver Paşa’nın Talât Paşa’ya ettiği yemin vaktile Karamanoğulları’nın koyunlarına bir güvercin saklayarak göğüslerindeki cana yemin etmeleri kabilinden olsa gerektir.”

Yazar’ın  bir günlük gibi en ince ayrıntıları ile ele aldığı 100 gün içinde, Devletin nasıl harbe sürüklendiği, İttihat ve Terakki yönetiminin üç paşasının hâkimiyeti elden bırakmamak için nasıl basiretsiz davrandığını, buna  mukabil Sadrazam Said Halim Paşa’nın çırpınışları anlatılmaktadır.

Kitap; Sunuş-Bir Tarihî Kurban Arifesi- Şuşon Efendi Neler Yapmış!- Cihan Harbinin İlk Kurban Bayramı!-Bayram Komedyasının Son Perdesi- Harbe Girmek Zarurî mi idi?- Meşrutiyet’in İadesinden Sonra- Trablus ve Balkan Harpleri-Balkan Harbinden Sonra- Şerefsiz Bir Seyahat- Cemal Paşa Paris’ten Boş Dönüyor!-Avrupa’da Harbin Başladığı Günün Sabahı-Almanya ile İttifakımızın Tarihi-İttifak Görüşülüyor!- Almanya İle Muahedenin Dış ve İç Yüzü-Tedafuî mi Tecavüzî mi?-İttifak Hakkında İlk İntibalar- İttifak Ferdasında Çalkantılar- Harp Kabinesi Nerede Toplanıyordu?-Harp Kabinesinin Siyaseti!-Alman Gemileri Çanakkale’ye Nasıl Geldiler?-Harp Kabinesi Azası Telâş İçinde-İttifak Akdi Teşebbüsü- İki Taraf  Pazarlığa Girişiyor-Büyük Harbe Girişimiz Önünde Gazi-Uçuruma Doğru Tehlikeli Adımlarla  İlerleniyor- Köstence’ye Asker Çıkarmak Teşebbüsleri- İtilaf Sefirleri ile Müzakereler- Ne aldıran, ne de cevap veren var-  Daha İlk Günden Alman Tehdidi- Karadeniz  Suikastı Nasıl Hazırlandı?- Sadrazamın  Muskası- Kat’i Karara  Doğru- Karadeniz Taarruzu-Torpidolarımız Odesa’ya Nasıl Girmişlerdi?-Rus Limanlarını Yakıyoruz!-İşten haberi Olanlar Vardı başlıkları  ile bölümlenmiştir.

Tefrikadan kitap yapmanın zorluklarının ince bir işçilikle aşıldığı anlaşılan kitapta en önemli sıkıntı devrin diline müdahale yerine daha geniş bir okuyucu kesimi de hedeflenerek anlaşılması zor kelime ve terkiplerin anlamlarının sayfa altına dip not şeklinde verilmiş olması. Bu durum ister dile aşına olsun ister olmasın okumadaki akışı ister istemez bozuyor.  Ama ne yazık ki bu durum dilimize böyle sıkıntılara neden olacak müdahalelerin yapılmış olmasının bir sonucudur. Bu şekilde düzenleme ise bir nebze de olsa dile aşinalığı artırmanın bir yolu.  

                                                                                                                                                                                                                                                                               Fatih Gökdağ 

Bu haber toplam 1759 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim