Şimdi hacca sadece havayolu ile gidilebiliyor. Bir zamanlar sadece karayoluyla gidilirdi, modern vasıtalar yoktu, aylarca süren zahmetli ve dönüşü belirsiz bir yolculuğa çıkılırdı. Hac da hac olurdu. Hacca gidemeyenler, mukaddes beldelerin havasını, kokusunu getiren hacıları ziyarete giderdi!
Sonra deniz yolu ve demir yolu imkânları ortaya çıktı. Hicaz Demiryolu, arkaplandaki stratejik düşünce bir tarafa, haccı kolaylaştırmak için yapılmış bir hattı. Demiryolu ile hacca gitmek çok fazla kimseye nasib olmadı. İngiliz fitnesi bazı Arap zimamdarlarını Osmanlıya karşı isyana sevketti. Hicaz demiryolu tahribedildi…O günden bugüne çalıştırılamadı. Osmanlı’nın mukaddes beldelere doğru modernlik hamlesi böylece akim bırakıldı.
İngiliz bağlısı Baği Hüseyin’in Hicaz hâkimiyeti uzun sürmedi. İngilizler halifesine isyan eden bu adamlarını işleri bitince zelil ettiler, yerine hacca ve onun etrafında oluşan geleneklere soğuk bakan, kökten modernlik karşıtı Suudileri geçirdiler. Suudilerin 19. Yüzyılın başında Osmanlı’ya isyanı tam da bu noktada idi: Osmanlının modernlik bidatine karşı selefî savaş!
Bu savaşın 2. Yüzyılında Arabistan’a bakın: İpleri ABD’nin elinde bir devlet. Kuklacı istediği tarafa oynatıyor. Hatta günlük hayatına müdahale ediyor. Amerika’nın baskısıyla daha önce küfür ilan edilen fiiller mübahlaştırılıyor. Daha öncekiler doğru muydu? Öncekiler ne kadar yanlışsa, şimdikiler de o kadar yanlış. Bir ülkede din ahkâmı ABD iradesi ile değişiyorsa, bunun ne mânaya geldiğini İslâm uleması açıkça ilân etmeli.
Büyük şeytan Amerika Suudlar üzerinde bölge siyasetini yönlendiriyor. İsrail böylece azdırılıyor. Kudüs Suudlar tasvib ettiği için İsrail’in başkenti oluyor. Mazlum Filistinlilere uygulanan katliamdan ABD şeytanının arkabacağı Suudiler sorumludur. Suudiler ABD’nin yanında İsraille saf tutmasa bu zulüm durur. Bunca kandan, zulümden bu coğrafyada emperyalizmin iki asırlık sadık işbirlikçisi Suud yönetimi sorumludur. Onların zevkü sefası için bunca kan akıyor, bunca göz yaşı dökülüyor.
Ey hacılar! Artık Medine münevver, aydınlık medine değil…Artık Mekke mükerrem Mekke değil. Amerikan sermayesinin at koşturduğu topraklardır buralar. Buralarda görünür bir ABD-Avrupa işgali var. Siz orada Kâbe’den çok bu işgal emarelerini göreceksiniz.
Orada hulefayı raşidinin adlarını değil, Suud kırallarının isimlerini okuyacaksınız. Haremin kapılarına onların adları yazılmış. Hz. Peygamberin, dört halifenin isimleri silinmiş. Osmanlı revaklarının kaldırılmasının sebebi de buydu. Şimdi kısmen yerine konulmuş, her halde bu isimlerden arınmış olarak. Siz bakın bakalım, revaklarda Osmanlı’nın hattıyla yazılmış Bekir, Ömer, Osman, Ali isimlerini görebilecek misiniz?
Allah haccınızı mebruk etsin! Fakat, azılı islâm düşmanı ABD başkanına hulus çakan, İsraili öven “Kâbe imamı”nın arkasında namaz kıldıysanız, bu ibadetiniz şüphe götürür. Bunlar fasıklığın ötesine geçmiş, mülhidliğe doğru evrilmiş sapkınlar.
Belki hac farizasını ifa ederken sizi bir şey kurtarabilir: İslâmı hacil düşüren, Filistinli masum Müslümanların kanının dökülmesine sepeb olan, Kudüs’ün siyonizmin başkenti olmasına göz yuman Suud yönetimine buğz ederseniz, şeytan taşlarken şeytanın arkabacağı Suudları taşlarsanız dilsiz şeytan olmaktan kurtulursunuz ve ibadetiniz makbul olur.
Allahu alem bissevab!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.