İnsanlar ortaya koydukları eserler ile yaptıkları işlerine olan tutkularını somutlaştırmış olurlar. Çalışmalarındaki titizlik, gözettikleri hassas denge, onları işlerine tutkun olarak tanımamıza sebep olur. Böyle insanlar çevremizde ender bulunur. Çünkü iş, aş, kariyer davası derken ne yazık ki birçok insan, birçok önemli yetenek istemediği mesleği yapmak zorunda kalır ve sonunda monoton iş hayatında günübirlik işleri yaparak ömrünü harcar geçer.
Prof. Dr. Mehmet Çavuşoğlu’nun Eski Türk Edebiyatı alanındaki çalışmalarını yıllar var ki bilirim, takip ederim. Onun hayatında dikkatimi çeken en dikkate değer nokta, tercihlerinde verdiği karardı. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni kazanıp bir süre o bölüme devam eden Çavuşoğlu, sonra içindeki edebiyat sevgisine kulak veriyor ve Edebiyat Fakültesi’ne geçiyor. Bir tarafta hukuk fakültesi varken o sevdiği işi yapmak istediği için edebiyata devam ediyor. Mehmet Çavuşoğlu’nun kısa sayılabilecek ömrüne sığdırdığı çalışmalarında görüyoruz ki o, edebiyata ve özellikle divan edebiyatına tutkuyla bağlı bir akademisyendi. Aldığı kararda da ne kadar isabetli olduğunu eserleriyle herkese göstermiş oldu.
Devamı için: http://www.dunyabizim.com/portre/24465/divan-edebiyatina-sik-bir-akademisyendi-cavusoglu
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.