• İstanbul 17 °C
  • Ankara 15 °C

Dursun Gürlek'ten: Kaybettiğimiz İkinci Ali Emiri Efendi: Mehmed Serhan Tayşi

Dursun Gürlek'ten: Kaybettiğimiz İkinci Ali Emiri Efendi: Mehmed Serhan Tayşi
Eskiden İstanbul kütüphanelerinin öyle değerli müdürleri - daha doğrusu - hafızı kütübleri vardı ki bunlar o kütüphanelerdeki kitaplar kadar kıymetli insanlardı.

Eskiden İstanbul kütüphanelerinin öyle değerli müdürleri - daha doğrusu -  hafızı kütübleri vardı ki bunlar o kütüphanelerdeki kitaplar kadar kıymetli insanlardı. Bu vesileyle söylemek gerekirse kıymetli insan, aynı zamanda kıymet bilen insan demektir. Bayezid Devlet Kütüphanesi’nin iki meşhur hafız-ı kütübü İsmail Saib Sencer ile Prof. Necati Lügal, Millet Kütüphanesi’nin kurucu müdürü, büyük kitabiyyat alimi merhum Ali Emiri Efendi hem kitapların hem de kitap gibi insanların değerini bilen ve onlara gerekli saygıyı gösteren nadir, hatta ender şahsiyetlerden sadece bir kaçıdır.

Pazartesi günü vefat edip salı günü Fatih Camii’nden ebediyete uğurlanan büyüğümüz, ağabeyimiz Mehmet Serhan Tayşi de yukarıda isimleri geçen güzel insanlar gibi hem bir kitabiyyat alimi hem de tam bir İstanbul Efendisiydi. Ayrıca dört başı mamur bir sohbet şeyhi diyebileceğim merhum, makam odasını, daha doğrusu müdürlüğünü yaptığı Millet Kütüphanesi’ni tam bir cazibe merkezi haline getirmişti. O, aslında Ali Emiri Efendi’nin hayrülhalefiydi. Zaten hatıralarından oluşan kitap da “Ali Emiri’nin İzinde” adını taşıyor.

Teeddüben söylemek isterim ki, tam bir kültür hazinesi teşkil eden hatıralarının yazılmasına da – Allah’a şükür – ben vesile oldum. Müsaade ederseniz konuyu kısaca anlatayım: 

Bir gün, Bayezid’deki meşhur Çınaraltı’nda oturuyordum. Hem çayımı içiyor, hem de yeni aldığım eski kitapları karıştırıyordum. İstitrat kabilinden şunu da söyleyeyim ki, “karıştırmak” kelimesi genellikle kafaları karıştırır ve nahoş manzaraların ortaya çıkmasına sebep olur. Niçin söylemeyelim, aynı kelime bazen de, hoşluk verici duygularla insanı mutlu eder. İşte kitap karıştırmak da böyle bir şeydir. Ben de o gün bu zevki tadarken yanıma bir delikanlı geldi. Taha Kılınç isimli bu gencin öyle sıradan biri olmadığını, kısa bir tanışma ve konuşma faslından sonra hemen anladım. İçimden, keşke bu delikanlıyı bir kültür hizmetine yönlendirebilsem diye geçirdim. Düşüncemi fiiliyata dökmek için derhal söze başladım.

Kitabiyyat bilgisinin derinliğiyle, tatlı tatlı yaptığı sohbetlerin güzelliğiyle, ma-nevi ve deruni dünyasının zenginliğiyle bilinen Mehmet Serhan Tayşi Bey’i tanıyıp tanımadığını sordum. Arkadaşlarından duyduğunu söyledi. Ancak bu güne kadar kendisiyle tanışmak nasip olmadı dedi. Bana, hocamız acaba hatıralarını yazıyor mu, diye sordu. Yazdığını veya yazacağını tahmin ediyorum ama kesin bilgim yok cevabını verdim. Delikanlı galiba 

şanslı bir günündeydi. Çünkü Serhan Tayşi Bey, tam o saatlerde, yanı başımızdaki Bayezid Devlet Kütüphanesi’nin müdürü, merhum Şerafeddin Kocaman Bey’in yanında bulunuyordu. Gel, tanıştırayım diye oraya götürdüm. İçeri girdiğimizde Serhan Bey kucağında koca bir kitapla koltukta oturuyordu. Hemen tanıştırdım. Taha’yı yanına çağırdı. “Gel, dokun. Buna dokunmak herkese nasip olmaz” diyerek kucağındaki kitabı işaret etti. Taha’nın elini, kendi eline alarak kısa bir süre sayfaların üzerinde gezdirdi. Dedim ya, delikanlı şanslı günlerinden birini yaşıyordu. Çünkü sayfalarını okşadığı bu kitap, yaşı dokuz yüz seneyi geçen bir şaheserdi. Yani Kaşgarlı Mahmut’un yazdığı, Ali Emiri Efendi’nin keşf ettiği, Serhan Bey’in de gözü gibi koruduğu Divan-ı Lügati’t- Türk’tü.

Devamı için: http://www.gazetevahdet.com/kaybettigimiz-ikinci-ali-emiri-efendi-mehmed-serhan-taysi-1964yy.htm

Bu haber toplam 1301 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim