• İstanbul 20 °C
  • Ankara 21 °C

Engin Ardıç'tan: Kutsal papuç avcıları

Engin Ardıç'tan: Kutsal papuç avcıları
Geçen gün postalcı Demirören gazetesinde okudum, Atatürk'ün "İzmir'e gelince kaldığı Kordonboyu'ndaki köşk" müze edilmiş... İçine de, koyacak şey bulamadıklarından, Atatürk'ün ayakkabılarını Ankara'dan getirtip koymuşlar.

Bilirsiniz, bendeniz geri zekâlıyım, kitap mitap okumam, elifi görsem mertek sanırım, hele tarihten hiç anlamam. Bu nedenle, kafamı kurcalayan bir soru var: Bizde niçin "küçük tarihçilik" gelişmedi? 
Fransa'da bu türün babası, asıl adı Theodore Gosselin olan "G. Lenotre", meraklısı bilecektir... "La petite histoire"... Gündelik ayrıntılar tarihi... 
Büyük keyifle okunan yüzden fazla kitabı vardır (babam beni "Fransız mektebine" göndermişti ya, bunların bir kısmını öyle okudum), özellikle Fransız Devrimi uzmanıdır. 
"Robespierre nerede otururdu?" gibi sorulara cevap aramıştı. (Gittim buldum. Saint-Honore Sokağı'nda, marangoz Duplay'in evinin üst katında... Avlunun dibindeki Duplay'in marangoz atölyesini şimdi lokanta yapmışlar, adı da elbette Cafe Robespierre!) 
Örneğin Paris'te giyotinin sanıldığı gibi Concorde Meydanı'nın ortasına değil, kuzeybatı köşesine, aşağı yukarı bugünkü Crillon Oteli'nin önüne doğru kurulmuş olduğunu o bulmuştur. (Keza... "The Tudors" dizisini izlemiş, Londra Kulesi'ni gezerken Anne Boleyn'in kafasının kesildiği darağacını görüp heyecanlanacak Türk turistleri... İnanmayınız, sizi kandırıyorlar! Orası, Kraliçe Victoria döneminde yapılan restorasyon sırasında turistler için uydurulmuş "çakma" bir noktadır... Asıl darağacı Beyaz Kule'nin arkasında, kadıncağızın yattığı Saint Peter şapeline yakın bir yerdeydi.) 
Bizde pek pek, İstanbul'un küçük tarihini yazmış Reşat Ekrem Koçu mu sayılabilir bu türün ustalarından? Şimdilerde Gökhan Akçura. Türkiye'yi kurtarmaya çalışmadığı zamanlar Murat Belge. 
Anlaşılan tarihçilerimiz "tenezzül" etmemişler. 
Yoksa araştırması daha mı zordur nedir? 
Çünkü bakın ne oluyor? "Rivayet muhtelif" hale geliyor. 
Geçen gün postalcı Demirören gazetesinde okudum, Atatürk'ün "İzmir'e gelince kaldığı Kordonboyu'ndaki köşk" müze edilmiş... İçine de, koyacak şey bulamadıklarından, Atatürk'ün ayakkabılarını Ankara'dan getirtip koymuşlar. 
Hoppala! Cahiliz ya, Atatürk'ün İzmir'e girdiğinde Kraemer Palace Oteli'nde kaldığını (bugünkü Alsancak Meydanı), yangın iyice yaklaşınca da oradan Uşşakizade ailesinin Göztepe'deki köşküne geçtiğini biliriz. 

Devamı için: http://www.sabah.com.tr/yazarlar/ardic/2015/05/21/kutsal-pabuc-avcilari

Bu haber toplam 395 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim