• İstanbul 17 °C
  • Ankara 22 °C

Ercan Yıldırım: Çok kutuplu Soğuk Savaş ve devletçi neoliberalizm

Ercan Yıldırım: Çok kutuplu Soğuk Savaş ve devletçi neoliberalizm
Putinizm aslen Rusya'nın yeniden tarih sahnesine imparatorluk vasfıyla çıkmasına bağlı. Hem Avrupa hem Asya'da bulunmasının verdiği Avrasya portföyü ile Putinizm Çar ve SSCB imparatorluk modellerinin dışında yepyeni bir imparatorluk peşinde.

Soğuk Savaş’ın iki önemli figürü, farklı ekollerde olsa da Rusya ve Çin, Demir Perde’nin kalkmasıyla birlikte liberalizme geçiş yaptılar. Neoliberalizm siyasi küreselleşmeyle birleşince çevredeki ülkelerin iktisadi ve siyasi dönüşüm gerçekleştirmelerini sağladı. 1990’lardan günümüze Çin Komünist Partisi ve önce Yeltsin arkasından Putin ile Rusya ciddi tasfiyelerle hem geleneksel devlet mekanizmalarını aktif halde tutabilecek hem neoliberal iktisadı uygulayabilecek adımlar attı. Elbette Soğuk Savaş sonrası geçiş evresinde küresel siyasete ve piyasalara entegrasyon ile toplumların, ülke içi düzeneklerin uyumu, siyasal manadaki gelişmeler ABD’nin mutlak egemenliğini getirdi.

Ne Rusya ne Çin bu süreçte ABD imparatorluğuna mugayir adımlar atabilecek pozisyona gelemediler.

Rusya, Çin, Türkiye modeli

Duvarların yıkılmasından 11 Eylül düzenine kadar ABD tekli dünya sistemine geçti, belki buna AB’yi de “buçuk” niyetine eklemek mümkün. Fakat Medeniyetler Çatışması üzerinden “öteki” kurma çabası, İslam merkezli düşmanlaştırmalara dayalı öğreti Çin ve Rusya gibi bölgesel güçleri çok kapsamadığı, kendi demografik, hammadde, üretim, emek yoğun kaynaklarını kullanabildikleri için 11 Eylül nizamı, Avrupa’da entegrasyonun bitmesi, İngiltere’nin AB rahatsızlığı, 2008 kriziyle beraber dağılmaya başladı. Bu süreçte Putinli Rusya, jeopolitik sınırlarını zorlar, hinterlandını genişletir, içeride “birliği” tesis eder, güçlü devlet mekanizmasını kurarken Çin iktisadi neoliberalizmi, küresel şirket düzenini üst düzeyde şekillendirerek zenginleştiği gibi siyasi kırılganlıklarını bastırabildi.

Dünya 2008 krizinden sonra siyasi dönüşüme geçtiğinde, küresel şirketlerin ulus devlet üzerindeki hegemonyasının güçlü devlet-güçlü lider-güçlü millet vurgusuyla bozulma süreci ister istemez dünya sisteminin yeni bir doktrine evrilmesini gerektirdi.

Avrupa’da güçlü lider arayışları İslamofobi, özerklik talepleri, neoliberal politikalara karşı gösterilere dönüşünce eklektik modellemeler gündeme geldi.

Devamı: https://www.star.com.tr/acik-gorus/cok-kutuplu-soguk-savas-ve-devletci-neoliberalizm-haber-1515181/

Bu haber toplam 306 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim