Önemli bir gelişmeydi.
Herkes "Ne olacak?", "Neden düşürüldü", "Rusya cevap verecek mi?", "Türkiye başka ne hamle yapar?", "NATO devreye girer mi?" ve "Neler oluyor?" gibi onlarca soruya cevap arıyordu...
Başlayalım o zaman.
IŞİD'in bayrağındaki "amblemi" bir yerde gördüğünüz an "Evet bu kesinlikle IŞİD'çi! " deniliyor. ALGI her şeydi...
Peygamberimizin MÜHRÜ bunların bunların bayrağındaydı.
Hesap edilmiş ince bir adımdı yani!
Osmanlı'da her padişah'ın YÜZÜK şeklinde 4 mührü bulunurdu! Zümrüt olanı padişah parmağına takar, altın olan diğer üçünü de Vezir-i Azam'a, Hasodabaşı'ya ve Hazine-i Hassa Odabaşı Kadın'a (Kahya) verirdi.
Vezir-i Azam değiştiğinde ilk iş, koynuna kolye şeklinde sakladığı yüzüğü alınırdı. Bu mühür olmadığı sürece Vezir-i Azam padişahın vekili olamazdı. Eğer eski Vezir-i Azamdan yüzük alınamazsa Hasodabaşı'nda bulunan yüzük alınıp yenisine verilirdi. Padişah değişince mühür de değişirdi.
Çünkü her mühürde padişahın ve babasının adı yazardı. Eski padişahın mührü de hazineye konulurdu.
Batı'da yüzlerce yıl boyunca Müslüman demek Türk demekti...
IŞİD bayrağı altında İslamla ve Osmanlı ile ilişki kurulmak isteniyordu! CIA tarafından kurulduğu "SIR OLMAYAN" IŞİD'in dergisi "Dabık"ın 4. sayısının kapağında "Haçlı Seferleri Başarısız Oldu" yazıyor ve IŞİD'in bayrağı Vatikan'ın San Marco Meydanı'ndaki dikilitaşın üzerine çekilmiş olarak görünüyordu. Dabık ismi Suriye'nin Türkiye sınırındaki Dabık kasabasından geliyordu. Yavuz Sultan Selim'in Mısır seferi sırasında 1516'da Memluk Ordusu'nu yendiği savaşın yapıldığı yerdi. Mercidabık, Dabık Çayırı demekti. Bu isimden dolayı "IŞİD, Yavuz Sultan Selim'i izliyor!" diye yorumlar yapılıyordu!
Devamı: http://www.takvim.com.tr/Yazarlar/ergundiler/2015/11/25/mesaj
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.