Anlaşılması gereken de bu. Tehditle, şantajla, korkuyla, parayla geliyorlar... Pek çok adım bu yolla atılmakta... Hele hele bir de söz konusu TÜRKİYE ise bu modelden hiç sapmıyorlar.
Çok kez buraya taşıdım.
Yine oradan gidelim.
Türkiye'ye olan baskıyı anlamaya ve anlatmaya yarayan önemli bir parantez çünkü... Türkiye yeryüzündeki en önemli coğrafya! Sanırım KAPIMIZA DAYANANLAR bunu bizden çok daha iyi biliyorlar...
İstanbul yakın dönemde neyle gündeme oturdu?
Şimdilerde unuttuğumuz CEMAL KAŞIKÇI olayı ile...
Kimse hala olayın içyüzünü bilmiyor. İddialar havada...
Pompeo da Gina Haspel da devredeydi. Hatırlayın hem buraya hem Suudi Arabistan'a gittiler. Peki neler oldu sonra?
Bakmadık, unuttuk gitti!
Böyledir... Günlük akışta gözden kaçırırız...
Oysa çok önemli adımlar atılmakta... Türkiye'nin ABD'ye mektup cevabının arkasındaki nedenlerden biri de bu! Ankara çok net! S-400 konusunu kapattı. Alınacak...
Bitti... Başkan Erdoğan da, Savunma Bakanı Akar da, Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu da bunun altını çizdi... Washington anlayacağını anladı... Peki onlar boş mu duruyor? Gelin bu noktaya bakalım...
Amerika Birleşik Devletleri, çok önemli adımlarını Suudi Arabistan Veliaht Prensi Selman üzerinden atmaya başladı... Birkaç gün önce medyaya servis edilen bir haber vardı. Ancak detaylar eksikti tabii... Prens Selman'ın kardeşi Prens Halid bin Selman'a çok önemli bir görev verildi. Halid Selman, Türkiye ve Katar'ın yeni dönemde büyük güç kazanacağı Sevakin Adası'nın Türkiye'nin elinden alınması görevi için Sudan'a gitti. Prens Selman'ın gittiği gizli tutulsa da ilk toplantıda o da vardı. Birleşik Arap Emirlikleri Dışişleri Bakanı Enver Gargaş da toplantıda yer alıyordu..
Devamı: https://www.takvim.com.tr/yazarlar/ergundiler/2019/06/14/yuksek-tansiyon
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.