• İstanbul 23 °C
  • Ankara 28 °C

Erol Göka'dan: Bernard Lewis’in Ortadoğu umudu: Kadınlar

Erol Göka'dan: Bernard Lewis’in Ortadoğu umudu: Kadınlar
Bizim İsmail Kılıçarslan'ın mütedeyyin kızlarla İslamcı erkekleri ele alan yazısını değerlendirmeye başlamış, konuyu kendine özgü modernleşmemiz bağlamında ele almanın gerektiğini söylemiştim.

Zira İsmail'in gözlemlerini yaptığı ve anlatısını kurduğu yerin bizatihi kendisi, kamusaldı. Kadınlar ise, kamusal ve siyasal alana, erkeklerle eşit haklara ve duygu akışını belirleme, ilişkileri biçimlendirme avantajına sahip olarak modernlikle birlikte çıkmışlardı. Batı'dan başlayan modernleşme süreci, bir biçimde buraya yayılmasa, inancı ne olursa olsun kadın-erkek herkesi kapsamasaydı, İsmail bu gözlemini yapamayacak ve dahası o da modern olduğu için medyada böyle bir yazı da yazamayacaktı. Velhasıl, dindar kızlar, (İsmail'in dediği ve benim de katıldığım gibi) İslamcı erkeklere göre daha neşeli ve cevval iseler, bunu böyle yapan hususları, modernleşme sürecimizin içinde aramalıyız. Ancak bu noktada saplanıp kalırsak hata yapma ve yanlış anlaşılma riskimiz çok artar. Birileri bizi modernleşmeyi tüm yönleriyle olumlamakla itham edebilir, dahası biz böyle sanmaya başlayabiliriz. Bernard Lewis'ten bahsederek, hem derdimi daha iyi anlatır hem de ayrımı netleştirerek yanlış anlaşılma riskini azaltabilirim.

 

1916 doğumlu, Yahudi kökenli, bir dönem İngiliz istihbaratına çalışmış, uygarlık çatışması teorisyeni Samuel Huntington'a fikir babalığı da yapmış olan Princeton Üniversitesi Ordinaryüs Profesörü tarihçi ve Ortadoğu uzmanı Lewis, ülkemizde çok tanınıyor. Ermeni meselesinde Türk tezine, “Modern Türkiye'nin Doğuşu”nda resmi ideolojiye yakın görüşler savunması, 1988'de Atatürk Uluslararası Barış Ödülü'ne layık görülmesinde pay sahibi. Tarihçiliğinin kalitesini tartışmak haddimizi aşar ama İslamcılara düşman, laiklikten ve modernlikten yana olduğu kesin. Kesin olan bir husus da Ak Parti'ye olan nefreti. Ona göre Ak Parti'nin “nihai hedefi İslami demokrasi diye adlandırdıkları şey. Bu demokrasinin tek yönlü sokak olması anlamına gelir. Bu yolla gelirsiniz ama aynı yolla gitmezsiniz.” Ak Parti nedeniyle Türkiye karanlık zamanlara geriye gidiyor. Ak Parti iktidarındaki Türkiye, “her geçen gün daha çok Orta Doğu'ya benziyor.” Yakın bir gelecekte, “Türkiye'nin İslami bir cumhuriyet ve İran'ın laik bir demokrasi olacağı bir durumu düşünmek zor değil.” Lewis, İslam dünyasından artık sadece İran muhalefetine güveniyor. “[Müslümanların] Bizim sahip olduğumuz türde bir şey inşa etmek kabiliyetinden yoksun olduklarını kabul etmemiz gerekir. Biz ne yaparsak yapalım, onlar tiranlar tarafından yönetilecektir!” diyebiliyor. İşte bu Bernard Lewis, Orta Doğu'nun ve Türkiye'nin geleceğiyle ilgili yazı ve röportajlarında hep kadınlardan umutlu olduğunu söylüyor. Ona göre, “Şeriatta durum oldukça açık, bir kadının değeri yarım erkeğe denk”. Kadınlar modernliğin değerini anladıkça bu duruma tavır alacak, değiştirmeye yelteneceklerdir diye düşünüyor.

Devamı için: http://www.yenisafak.com/yazarlar/erolgoka/bernard-lewisin-ortadogu-umudu-kadinlar-2018438

Bu haber toplam 368 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim