• İstanbul 18 °C
  • Ankara 21 °C

Eşinin gözünden Akif Emre

Eşinin gözünden Akif Emre
Geçtiğimiz yıl 23 Mayıs günü kalp krizi geçirerek hayatını kaybeden gazeteci- yazar Akif Emre Bey'in eşi Dürdane hanım Yeni Şafak gazetesine verdiği röportajda Akif Emre'yi anlattı.

 

Geçen yıl 23 Mayıs’ta aramızdan ayrılan Akif Emre’nin vefatının birinci yılında eşi Dürdane Emre Üsküdar’da eşi Akif Emre ile her zaman buluştukları yer olan Mihrimah Kafe’de Yeni Şafak'ın sorularını cevapladı.

 Akif Emre ile nasıl tanıştınız?

Bizi Yusuf Kaplan evlendirdi. Yusuf Kaplan benim eniştemdir. O zaman Kayseri’de öğretmenlik yapıyordum diğer yandan da doktora öğrencisiydim. Yusuf abi bizi tanıştırmak için Akif Emre’yi bir bayram sonrası evimize davet etmişti. İlk o zaman gördüm Akif’i.

İlk sizi neyi etkiledi?

Elleri. Onu ilk gördüğümde ellerine bakıp ‘bu ele kalem ne kadar yakışır’ diye düşündüm o an. O zaman yazar kimliği henüz yoktu İnsan Yayınları’nda yayın editörüydü.

Yusuf Kaplan nasıl bahsetmişti size?

Onlar İngiltere’de aynı evde kalmışlar iki yıl. Yusuf abinin beni en çok etkileyen cümlesi şu olmuştu: “Evde hiç kimseyle kavga etmedi.” Bu benim için çok önemliydi çünkü ben de sert görünürüm ama kavgadan kaçınırım. Bu yönümüzü çok benzer buldum.

Evlenmeye nasıl karar verdiniz?

Birkaç kere yüz yüze görüştük birkaç kere telefonla konuştuk üç dört ay sonra da düğünümüz oldu zaten. O zaman daha kolaydı bu işler, şimdi zor.

İstanbul’da ilk nerede oturdunuz?

Haziran sonunda ben öğretmenlikten istifa edip doktoramı da yarım bırakıp İstanbul’a geldim. Akif’in kendi çabası ve babasının da desteğiyle Küçük Çamlıca Libadiye tarafında aldığı küçük bir evi vardı. Oraya yerleştik ve yirmi yıl da orada oturduk.

Birlikte İstanbul’da neler yapardınız?

Evlenmeden önce İstanbul’a sık sık gelen biriydim ama İstanbul’a yerleştikten sonra bilmediğim yerleri Akif’le gezerek öğrendim. Birlikte yürüyüşler yapardık, bizim buluşma yerimiz Mihrimah Sultan Camii önündeki tarihi çeşmeydi. Akif’in başta Cahit Zarifoğlu olmak üzere pek çok insanla buluşma adresiydi o çeşme. İş çıkışı o vapurla karşıya geçer ben de onu orada beklerdim. İstanbul’u bir turist gibi gezmezdik, kendimize göre yürüyüş rotalarımız vardı.

Devamı: http://www.dunyabulteni.net/genel/422398/esinin-gozunden-akif-emre

Bu haber toplam 1219 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim