• İstanbul 14 °C
  • Ankara 17 °C

Fadime Özkan'dan: Özhan Eren: Ya cahiller gerçekten ya da Haçlı kafasında

Fadime Özkan'dan: Özhan Eren: Ya cahiller gerçekten ya da Haçlı kafasında
Eren: Ben sinemacı falan değilim. Ama yüzyıl öncesinde olanları bilip de anlatmamak olmazdı. Aldığım nefesi hak etmem için Son Mektup’u yapmam şarttı. Gerçeği bilmeden filmi eleştirmeye kalkanlar önce tarihi kaynakları okusun.

Cumhurbaşkanı Erdoğan geçen gün “1. Dünya Savaşı’nın diğer adı birinci paylaşım savaşıdır. Petrolün, Akdeniz Süveyş’in ticaret yollarının anahtarını elinde tutan Osmanlı’nın paylaşımıydı bu. Bugün Suriye’de, Irak’ta, Mısır’da, Libya’da aslında ne olduğunu ancak geçmişe bakarak anlayabiliriz. Net şekilde görüyoruz ki 1. Dünya Savaşı hâlâ sona ermiş değil” derken haksız değildi.

Bugün bu coğrafyada olanların o savaşın artçıları olmadığını kim söyleyebilir ki? Mart ayı içinde 100. yılı dolayısıyla Çanakkale’yi, şehitlerimizi rahmetle minnetle andık.

En uzun yüzyılımız

2015 pek çok tarihi olayın hatırlanacağı, hafızaların travmaların tazeleneceği bir yıl olacak. Hazır mıyız peki? Siyaset bir yana sanatçılar hazır mı 100. yıla?

Durum hiç iç açıcı değil. Bir tek Özhan Eren’in Son Mektup’u var elimizde. O da gündelik siyasi tartışmalara, kısır ideolojik kavgalara kurban edilmek isteniyor. 18 Mart deniz harbine giden süreci konu alan filmde o dönemde genç bir kara subayı olan ve savaşa daha sonra iştirak eden Atatürk’ün neden bir kez göründüğü sorusuna muhatap ediliyor.

Halbuki şu ana dek tarihimize dair çekilmiş en iyi film Son Mektup. Teknik ve estetik açıdan sorunsuz. Savaş sahneleri özellikle çok sahici. Filmin omurgasını oluşturan karakterlerin küçük hikayelerindeki büyük fedakarlıklarla bir milletin hikayesindeki inanmışlık ve çaba gayet iyi harmanlıyor. Kronolojik akış, hikayenin temposu ya da filmin finaline eleştiri getirilebilir elbette ama bunların hiçbiri filmin gömülmesine gerekçe olamaz.

Son Mektup özellikle çoluk çocuğunuzla izleyebileceğiniz, izlemenizin iyi olacağı bir film. Kimlerin torunları olduğumuzu hatırlamak, o fedakar insanları Fatiha eşliğinde bir kez daha anmak ve bıraktıklarının kıymetini bilebilmek için.

Hem filmi hem eleştirileri konuşmak için buluştuğumuzda Özhan Eren’den en çok duyduğum kelimeler ‘aşk’, ‘dert’ ve ‘iyilik’ oldu. Daha önce Kafkas Cephesi’nden gerçek bir hikâyeyi “120” adıyla filmleştiren, “Sarıkamış’a Giden Yol” kitabını ve “Sarıkamış’lı Geçmiş Zaman” adlı albümü hazırlayan Eren, Son Mektup’la eş zamanlı olarak bir de kitaba imza attı: “Çanakkale: Bilsen Âşık Olursun”. Bir de müjde vereyim vakitlice. Eren’in bundan sonra yapmak istediği film ise şimdiden gözünü nemlendiren Medine Müdaafası.

Allah razı olsun hepsinden!

Artık söz Özhan Eren’in:“Ben aslında bir film yapmak değil bu büyük aşkın, onurun yüzüncü yılında o güzel insanları layıkıyla analım istedim. Son Mektup dertli bir film, bir şeyler demek isteyen bir film. Bugün Çanakkale’nin hala filmi romanı şiiri yoksa aşk noksanlığından, dert noksanlığındandır. Atalarımızın hatalarını da çabalarını da bilmek ve o tecrübeden ders almak zorundayız. Ne yapmışlar bayrağı dalgalandırmak için, biz bugünden sonra ne yapmalıyız, bilmeliyiz. Bu toprak bize gereken her şeyi söylüyor zaten. Yeter ki “bastığın yeri toprak diyerek geçme tanı”. Yeter ki ayağını sağlam bas, toprağına kulak ver. Benim gözümde meselenin özü bu.

Allah razı olsun hepsinden. Bugün çocuklarımız bu ülkede özgürce okula gidebiliyor dileğini dilediği gibi yapabiliyorsa kimin sayesindedir?

Devamı için: http://haber.star.com.tr/yazar/ya-cahiller-gercekten-ya-da-hacli-kafasinda/yazi-1015342

Bu haber toplam 1168 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim