Perşembe sabahı, güne Prof. Dr. Kemal Karpat’ın ölüm haberi ile başladım. Sıralı ölümden bu kadar etkilenmemem beklenir. Ama mümkün mü?
Çarşamba akşamı Çanakkale merkezli depremin kendisini İstanbul’da da hissettirmesiyle “Ölüm bize ne uzak/ ne yakın bize ölüm” diye uykuya dalmıştım. Merhum Erdem Beyazıt’ın şiiri “Ölümsüzlüğü tattık, bize ne yapsın ölüm” diye devam eder. Dünya hayatı olarak henüz o noktaya gelemediğim için zihnim dizeyi yarıda keser her defasında.
Perşembe sabahı, insan, bedeninde dünyanın bütün yükünü taşıyor bazen, ruhumuzun donanımı ne ile yüklü diye çayımdan bir yudum aldım ki, radyoda Kemal Karpat’ın ölüm haberi okundu.
Bana çok tuhaf gelen bir veda cümlesi vardır. Merhumun ardından “Daha dün konuşmuştuk, daha dün...” diye başlayan cümleler. Bu defa zihnimde o çok yadırgadığım cümleleri gezinir buldum. Daha dün yazdıklarını okumuş, okuyup...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.