• İstanbul 14 °C
  • Ankara 11 °C

Halil Cibran, Korkuluk

Halil Cibran, Korkuluk
KORKULUK

Bir gün, bir korkuluğa şöyle dedim: “Tarlanda böyle tek başına durmaktan yorulmaz mısın?”
Dedi ki bana: “Korkutmanın hazzı öyle derin,öyle süreklidir ki, asla yorulmam.”

Bir an düşündükten sonra, “Doğru,” dedim, “ben de yaşadım bu hazzı.”
Korkuluk cevap verdi: “Sadece, benim gibi, içi saman dolu olanlar bilirler bunu.”

Beni pohpohluyor mu, aşağılıyor mu, anlayamadan bıraktım korkuluğu gittim.
Geçen bir yıl içinde korkuluk filozof oldu.

Ve yeniden oradan geçtiğimde, korkuluğun şapkasının altında, iki kuzgunun yuva yaptığını gördüm.

 

 

ÜÇ KARINCA

Üç karınca. güneşin altında yayılmış uyuyan bir adamın burnunda karşılaştılar. Her biri kabilesinin geleneklerine göre birbiriyle selamlaştıktan sonra, biraz çene çalmak için orada durdular
Birinci karınca söze başladı: “Bu tepeler, bu vadiler bugüne kadar gördüğüm en boş yerler; bütün gün tek bir tohum aradım ama boşuna.”

İkinci karınca şöyle dedi: “Ben de, her köşeyi, her aralığı yokladımsa da, bir şey bulamadım. Sanıyorum, halkımın ‘hiçbir şeyin bitmediği kımıldayan kumlar’ dediği şey budur!”

Devamı: http://www.izdiham.com/halil-cibran-korkuluk/

Bu haber toplam 3293 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim