• İstanbul 12 °C
  • Ankara 11 °C

Halil İnalcık Türk Tarihçiliğinin Kutbudur

Halil İnalcık Türk Tarihçiliğinin Kutbudur
Derin Tarih dergisinin yeni sayısında Halil İnalcık hocanın talebelerinden olan Prof. Dr. Bülent Arı, hocanın ilmi hayatı, eserleri ve çalışma metotları ile ilgili olarak bir yazı kaleme almış. Metin Uygun bu yazı üzerine yazdı.

Başarısız 15 Temmuz darbe girişiminin ülkemizdeki ve dünyadaki yansımaları devam ediyor. Bu girişimden kaynaklanan gelişmeler, değişmeler, hemen her gün ülkemiz içinde, dışında ve bölgemizde somut bir şekilde kendini gösteriyor.Derin Tarih dergisi Eylül 2016 tarihli 54. sayısını da ağırlıklı olarak bu konuya ayırmış. “Abdülhamid’in Direnişi Yeni Türkiye’nin Dirilişi” başlığını kapağına alan dergide, özellikle Sultan II. Abdülhamit devrindeki darbe ve darbe girişimleri ile son yıllarda meydana gelen darbe girişimleri arasındaki benzerlikleri ortaya koyan araştırmalar dikkat çekiyor.

Türk tarihçiliğinin büyük isimlerinden olan ve dünya çapında bu alanda haklı bir şöhreti bulunan Prof. Dr. Halil İnalcık Hoca, 28 Temmuz tarihinde vefat etti. Dergide Halil İnalcık hocanın talebelerinden olan Prof. Dr. Bülent Arı, hocanın ilmi hayatı, eserleri ve çalışma metotları ile ilgili olarak bir yazı kaleme almış ve bizlere önemli bilgiler vermiş. Halil İnalcık hocanın tarihçilikteki yerini, değerini ifade etmek, tanımlamak için pek çok sıfat kullanılmıştır. Bunlardan bazıları ‘duayen tarihçi’, ‘Şeyhü’l-Müverrihin’, ‘tarihçilerin şeyhi’ ve Prof. Dr. Ahmet Yaşar Ocak’ın tabiriyle, ‘Kutbü’l-Müverrihin’ yani tarihçilerin kutbu tabiridir. Bülent Arı, İnalcık hocayı en iyi ifade eden tabirin bu olduğunu belirtir.

İnalcık, eski vesikalar ve şer’iye sicillerine yeniden hayat vermiştir

Halil İnalcık, sağlam bir ilmi temel ile bitip tükenmek bilmeyen bir çalışma azminin sahibidir. Eski, klasik bilgileri zamanın en iyi hocalarından öğrenip bu bilgileri modern metotlarla sentezleyerek kullanan İnalcık kendine has bir tarz geliştirmiştir. Bülent Arı, İnalcık’ın hocalığının ilk yıllarında meydana getirdiği eserlerin bile hâlâ alanlarında aşılamaz olduklarını belirtir. Onun araştırmalarında eski vesikalara, şer’iye sicillerine yeniden hayat verdiğini anlatır. Bu husustaki gayretlerini şöyle ifade ediyor: “Bursa Sicillerini cami ve medreselerde çuvallar içinde perişan halde keşfetmişti. Eski devirde jandarma dayağından korkan imamlar, kimsenin eline geçmesin diye defterleri saklamışlar ve bu suretle muhafaza etmişlerdi. Bugün Türkiye hudutlarındaki (elde kalan) bütün siciller onun önayak olmasıyla önce şehir müzelerinde toplanmış, daha sonra Milli Kütüphane’de araştırmacıların kullanımına açılmıştır. O zaman için kimsenin tarihi önemine vakıf olmadığı siciller onun himmet ve gayretiyle kurtulmuş, sonraki yıllarda tarihçilerin en önemli başvuru kaynaklarından biri haline gelmiştir.”

 

Devamı için: http://www.dunyabizim.com/dergi/24771/halil-inalcik-turk-tarihciliginin-kutbudur

Bu haber toplam 806 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim