• İstanbul 13 °C
  • Ankara 13 °C

Hangisi Doğru: Cemale mi Cemile mi?

Namık AÇIKGÖZ
Eurovision 2016’yı Ukraynalı Kırım Tatarı Susanna Jamaladdinova kazanmış. Kızcağızı tebrik ederiz. 
Şarkının müzikalite değeri üzerinde duran yok… Ülkücüler, 1944 Kırım sürgününü anlatan bir şarkı olduğu için, çok heyecanlandılar ve gündemlerine oturdu şarkı.
Şarkı, ülkücülerin gündemine oturdu ama sosyal medyada, şarkının kendisinden çok, şarkıcı kızın adı konuşulur oldu.

İlk anda “Cemile” dediler kızın adı için.  Sevgili dost ve aziz hemşehrim  Bünyamin Aksungur, oraları çok iyi bilen bir sanatçı olarak “Cemile” demenin yanlış olduğunu, doğrusunun “Camala: Cemale” olduğunu ısrarla belirtti. Meğer, “Cemile” diyenlerle “Cemale” diyenler arasında ciddi tartışmalar ve anlaşmazlıklar çıkmış.
Sonra aziz dost Hüseyin Emiroğlu, konudaki karmaşaya dikkatimi çekti ve bu yazıyı yazmaya karar verdim.

İy azizler uşda başlavuz söze:
Kızcağızın babasının adının bizim, Farsların ve Arapların söyleyişiyle “Cemaleddin” olduğu anlaşılıyor. SSCB bünyesindeki Türk topluluklarında çocukların adlarında babalarının adına eklenmiş ve “oğlu-kızı” anlamına gelen “ova-eva” kullanılır. Bu kızın babasının adının orijinali “Cemalüddin” iken biz “Cemaleddin” deriz. Kızcağız da “Susanna” olan adını değil de, baba adından bir kısaltma olan “Cemale”yi kullanırmış. Tabii ki bu kullanım da yanlış. Dışarıdan bakan “cemâl” kelimesinin dişili gibi düşünebilir ama olmaz; gramerde bu yoktur. “Cemale” ile aynı kökten gelen “Cemîle” yetişmiş imdada. Eh… Zaten “Cemîle” de kız adı. Üstelik Aytmatov’un bir hikâyesinin de adı. Öyleyse niye “Cemile” olmasın? Biri Tatarmış öteki Kırgız… Türkiye’deki biri için fark etmezdi ki… Nihayetinde ikisi de “dış Türk” idi.

Mesele gramatikal bir düğümde çözümsüzleşiyor gibi görünüyor ama çözüm bizde… Ümitsiz olmayınız ama sıkı bir gramer dersine de hazır olun lütfen.

“Cemîle”nin sonundaki e sesi, dişilik belirtir. Tıpkı, “kadîm-kadîme, halîm-halîme, kerîm-kerîme” örneğinde olduğu gibi yani… Ve bu kelime Arapça “fa’îl” vezniye üretilen sıfatın dişilidir. Diğer kelime olan “cemâle” ise “fa’âl” vezniyle türetilen “cemâl” kelimesinin dişili gibi görünüyor ama bu kullanım yaygın değildir. Ayrıca “Cemale-ddin”den kısaltma yapıldığında sondaki e sesi, dişilik e’si değil, fetha-üstün harekesinin “e” sesidir.
“Jamala” yazılmasına gelince…

İlk harf “c” yazılsaydı, batılılar bunu “s” olarak okuyacaklar ve daha içinden çıkılmaz bir durum yaşanacaktı. Veya “c” sesini vermek için burada “g” sesi de kullanılabilirdi ama bu ses pek tercih edilmiyor batılılarca. Bu yüzden “c” sesine en yakın ses olan “j” sesini kullanıyorlar.
Kelimedeki e’lerin “a” olması da batılıların bizim e’lerimizi “a” şeklinde telaffuz etmelerinden kaynaklanmaktadır. 

Bizim isimlerimizi kendi alfabesi ve ses sistemine göre yazan ve telaffuz eden batılılar, ünlü basketçi  “Kerim Abdülcabbar”ın adını yıllarca “Karim Abduljabbar”; “Bînazîr Butto”nun adını “Benazir-Benâzir”; “Esed”in adını “Esad” diye yazmamışlar ve bizim basıncılar da aynısını yapmamışlar mıydı?
Hasıl-ı kelam… Bu kızcağızın adı, yanlış ama “Cemâle” olmalıdır; “Cemile” değil…
Sıkı ve sıkıcı bir gramer diskuruna maruz kaldınız ama bakıyorum da gerçeği öğrenme mutluluğu yüzlerinizden okunuyor.
Bu yazı toplam 767 defa okunmuştur.
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim