• İstanbul 23 °C
  • Ankara 27 °C

Hatırla mâzî-i mes’ûdu sen de ben gibi yan

Hatırla mâzî-i mes’ûdu sen de ben gibi yan
Hekimliğimin yanında mûsikîyle kaynaştım ve her hastanın rahatsızlığı, sızısı bende müzik uyandırdı.

Beste yaptımsa, yapılan bestelerde onların rolü var… Yaşadığın ahvalin senin ruh yapın üzerinde etkisi vardır. Müzik adamının maddi olmaması, mana âlemiyle bir irtibatının olması lâzımdır.”
– Alâeddin Yavaşça

“Şu anda yaşadığımız modernite Amerikan usûlü bir tüketim versiyonudur. Bu usûlün size sunduğu fikrî ve hissî çerçeveden, bu hapishaneden çıkabilirseniz modernitenin yüzeyselliğinden kurtulabilirsiniz. Bunun yolu ise İslâm medeniyetinin klasik dönemde ürettiklerine bakmak, onları anlamak ve onlardan zevk almaya çalışmaktır.”
– Sadettin Ökten

Evvela söylemem lâzım ki bu kitap çok daha iyi bir ismi ve kapak tasarımını hak ediyor. Şubat 2015′te çıkmasına rağmen etrafta hakkında birkaç kelama rastlamamak ise beni hüsrana uğrattı. Bu da esasen ülkemizde bir mûsıkî ve edebiyat ortamının bulunmadığının kanıtı gibi. Her şeye rağmen büyük mûsıkî üstadlarımızla yapılan hususî söyleşilerden oluşan bu kitabı 1991 doğumlu Yasin Eker ile 1990 doğumlu Ahmet Sadık Hıdır gibi gençlerin hazırlaması okuyana ve dinleyene umut veriyor, vermeli. Aberdeen, İskoçya’da dünyaya gelen Yasin Eker hukuk fakültesi mezunu, udî Necati Çelik’ten ders alıyor, edebiyat, felsefe ve sanat meraklısı. Konya’da dünyaya gelen Ahmet Sadık Hıdır ise hukuk fakültesi öğrencisi ve Bilkent Üniversitesi Klasik Türk Müziği Topluluğu başkanılığını yapıyor. Hâfız Ahmet Çalışır’dan eser ve usûl meşk ediyor. Ne mutlu onlara, Türk mûsıkîsine ve meraklılara. Arayanlara ve bulanlara.

Mûsıkîmiz hakkında herkes bir şeyler konuşur. Gerçi artık konuşanı da pek kalmadı. Maalesef ekranlarda da insanlara müzik diye bir takım gürültüler peş peşe dinlettiriliyor. Adeta gürültü dinlemek icbar ediliyor. Sanki evlerimizin önünde bir matkap, sabahtan akşama kadar kaldırımları yoluyor. Oysa insanın vatanı evidir. Bu evin bir sesi, ahengi, estetiği, sanatı ve nihayet mûsıkîsi vardır. İtalyanların “alla turca” dedikleri şey bugün bizim tuvaletlerimize verdiğimiz isim değildir. Türk askeri müziğine onlar alla turca demişler, büyük batı bestekârları eserlerine muhakkak Türk mûsıkî usûllerinden ve tavırlarından nakşetmişlerdir. Bunları öğrenmek için hem yaşayan hem de çoktan sırlanmış mûsıkî üstadlarının kitapları, makaleleri okunmalıdır; kaydı varsa belgeselleri dinlenmelidir. İşte Müzik Söyleşileri adlı bu kitap yaşayan 16 büyük mûsıkî âşığını bir araya getiriyor. Onları aynı sıfatla anmak için sanırım en doğrusu bu: mûsıkî aşkı. Oysa kimi bestekâr, kimi tanburî, kimi araştırmacı, kimi mimar, kimi hâfız. Kitabın okunması gayet şifalı. Bunda konuların seçiminin ve o konunun uzmanı olan şahsiyetin belirlenmesinin sağlıklı bir şekilde yapıldığını da söylemek gerekir. Ahmet Çalışır hâfızlık ve müzik, Alâeddin Yavaşca meşk ve müzik, Cem Behar gelenek ve müzik, Hüsrev Hatemi edebiyat ve müzik, Memduh Cumhur hatırât ve müzik, Murat Aydemir tanbur ve müzik, Mustafa Doğan Dikmen üslup ve müzik, Necati Çelik ud ve müzik, Ömer Tuğrul İnançer tasavvuf ve müzik, Sadettin Ökten medeniyet ve müzik, Sadreddin Özçimi ney ve müzik, Savaş Ş. Barkçin tevhid ve müzik, Süleyman Uludağ İslâm ve müzik, Timuçin Çevikoğlu usûl ve müzik, Turan Koç estetik ve müzik, Yalçın Çetinkaya doğu-batı ve müzik konularında söyleşi yapılan isimler. Anlaşılan o ki kitabı hazırlayanlar şehir şehir dolaşmışlar, uzun soluklu bir çalışmaya imza atmışlar. Eserin hikmeti de bu olsa gerek, allahüâlem.

Devamı: http://www.izdiham.com/hatirla-mazi-i-mesudu-sen-de-ben-gibi-yan/

Bu haber toplam 1238 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim