Her ne kadar çok güçlü bir şair olsa da sadece ‘şair’ sıfatına hapsedilemeyecek kadar ateşîn biridir Arif Nihat Asya. Devletin kurucu kadrosunun milletin kodlarını derinden değiştirdiği bir dönemde, muhafazakâr değerlere sahip bir mütefekkir olarak ortaya çıkar Arif Nihat Asya. Bu hayat, bilinmesi gereken bir hayattır. Nurullah Çetin'in 'Bayraklaşan Şair Arif Nihat Asya' kitabı, bu hayatın bazı noktalarına ışık tutuyor. Ahmet Serin yazdı.
Memleketine olan sevdasından ötürü Asya soyadını alan Arif Nihat Asya, benim için öncelikle ve özellikle “Naat” şairidir. Ne zaman “Seccaden kumlardı.../ Devirlerden, diyarlardan/ Gelip göklerde buluşan/Ezanların vardı./ Mescit mümin, minber mümin…/ Taşardı kubbelerden Tekbir,/ Dolardı kubbelere "âmin" diye başlayan ve buram buram Peygamber sevdası kokan bu şiiri okusam hep aynı ürperişi yaşarım. Sarsar bu şiir beni.
Bu şiirin ve yıllarca ders kitaplarına girmiş birçok şiirin şairi olan Arif Nihat Asya, aruzu, heceyi ve serbest şiiri aynı ustalıkla kullanan nadir şairlerimizden biridir aynı zamanda.
Şairden de öte biri
Her ne kadar çok güçlü bir şair olsa da sadece ‘şair’ sıfatına hapsedilemeyecek kadar ateşîn biridir Arif Nihat Asya. Yaşadığı dönem, Türkiye’nin kuruluşunun hemen sonrası, inşa hareketlerinin başladığı, yerli düşüncenin boğulmak istendiği dönemdir.
Devletin kurucu kadrosunun milletin kodlarını derinden değiştirdiği bir dönemde, muhafazakâr değerlere sahip bir mütefekkir olarak ortaya çıkar Arif Nihat Asya. Bu hayat, bilinmesi gereken bir hayattır.
Devamı: http://www.dunyabizim.com/kitap/27290/hayati-da-bir-sanat-eseriydi-arif-nihat-asyanin
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.