Hamdolsun güçlü bir devletiz ve milletiz. Rabbim devletimizi de devletimizin arkasındaki milletimizi de her türlü afetten muhafaza eylesin.
Bu topraklar acılı topraklardır. Tarihimiz boyunca nice nesillerimiz nice afetlerin altından kalkmasını bilmiştir.
İnancının ve imanının gücüyle her türlü felaketin yaralarını sarmıştır.
Şimdi de devlet ve millet olarak deprem bölgesinde gece gündüz yapılan çalışmaları görmekteyiz. Kendi yaramızı kendimiz sarmaktayız.
Vicdanında zerre kadar insani kırıntı taşıyandan, vicdanı insana hizmet aşkıyla dolu her insanımız, deprem bölgesine yardım için çırpınmakta ve koşmakta.
Böyle bir yiğitlik, fedakârlık, cefakârlık, her millete nasip olmayan bir haslettir. İçte ve dışta tüm felaketlerin üstesinden gelmemiz de bu hasletlerimiz sebebiyledir.
…………………
Aslında iyileri ve iyilikleri yazıp çoğaltmak lazımdır lakin içimizdeki veya dışarıdan yönetilen içteki iblis hizmetçilerine karşı da sessiz kalmamak, iyiliklerden yana olmaktır.
Yukarıda da ifade ettiğim gibi bizim coğrafyamız acılı topraklardır. Milletimiz acılı bir millettir. Dünya üzerinde kendi yağıyla kavrulan belki de tek millet bizizdir.
Hal böyle olunca aynı topraklarda yaşayan, aynı milletin içinde beslenen, barınan, çalışan bir kısım iblis hizmetlisi kimselerin yahut kesimlerin, acılar üzerinden millete ve devlete öfke kusması, hiçbir normal insanın kabullenebileceği durum değildir.
Elazığ ve Malatya depreminin ilk saatlerinden, henüz deprem bölgesinden haberlerin yeni gelmeye başladığı andan itibaren, iblislerin harekete geçip, depreme sevinerek devlete ve millete öfke boşaltmaları, depremden daha ağır olmuştur.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.