TYB İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 16. yüzyılda inşa edilen ve 1986'ya kadar Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından kullanılan tarihi binanın 1989'da Bakanlar Kurulu kararıyla TYB İstanbul Şubesine tahsis edildiğini söyledi.
Kızlarağası Medresesi'nin tarihi dokusuyla kültür, sanat, medeniyet anlamında en çok fikir ve faaliyet üretilen mekanlardan biri olduğu belirten Bıyıklı, "Bu mekan sadece TYB'ye ait değil. Fikri olan, söyleyecek sözü olan herkesi buraya davet ediyoruz." dedi.
Bıyıklı, medresede yapılan etkinliklere ilişkin şu bilgileri verdi:
"Haftada hemen her gün ve ayda neredeyse 30-40'a yakın farklı faaliyetimiz devam ediyor. Bu faaliyetler çoğu zaman halka açık olduğu gibi yazarlık atölyesi, Arapça atölyesi gibi programlar da dönem başı kayıt yaptırıp yıl sonuna kadar devam eden, özel uzmanlık isteyen alanlarımız var. Bu manada tüm atölyeleri, okuma gruplarını, panelleri, sempozyumları, festivalleri dahil ettiğimizde 7 gün, 24 saat, 365 gün bu tarihi medrese kültüre, sanata ev sahipliği yapmaya devam ediyor."
Bıyıklı, tarihi medresede, "Edebiyat Dergileri Günleri", "İstanbul Edebiyat Festivali" ve "Türkiye Arapça Yayınlar Fuarı" gibi halka açık ve geniş katılımlı organizasyonların yılın belirli günlerinde medresede gerçekleştirildiğini aktardı.
Dönem başlarında kayıt yaptıranların devam edebildiği "yazarlık atölyesi" ve "Arapça atölyesi" gibi programların da aralıksız sürdüğünü vurgulayan Bıyıklı, şöyle devam etti:
"Medresede sürekli olarak üniversiteler, sivil toplum kuruluşları ve dergiler, sempozyum, panel, toplantı gibi programlar düzenliyor. Birçok kurum ve kuruluş programlarını bir sponsor bulduğu zaman yapıyor. Biz programın özüne bakıyoruz. Eğer özü topluma bir fayda sağlıyorsa sponsor bulamasak bile kendi imkanlarımızla, kendi emeğimizle programı İstanbulluların, kültür-sanat muhiplerinin ilgisine sunuyoruz ve mutlaka gerçekleştiriyoruz."
- "TYB olarak tüm toplumu kuşatabiliyoruz"
Bıyıklı, TYB'nin herhangi bir gruba, camiaya, cemaate ya da teşkilata ait olmadığını, tüm topluma seslendiklerini ve herkesi kucakladıklarını vurguladı.
Medresede farklı dünya görüşüne sahip insanların, sempozyumlarda bir araya geldiklerine, farklı fikirlere mensup öğrenci gruplarının fikirlerini tartışmaya açtıklarına şahit olduklarını aktaran Bıyıklı, tüm tartışmaların zindelik ve sakinlik içinde yapıldığını kaydetti.
Bıyıklı, medresede yapılan tüm organizasyonların ücretsiz ve herkese açık olduğunu belirterek, "Özellikle lise ve üniversite öğrencilerini hedefliyoruz. Kültüre edebiyata duyarlı, meraklı binlerce insan var. Onları da burada misafir ediyoruz." diye konuştu.
- "Etkinlikler bana çok şey kattı"
Üniversite öğrencisi Canan Ejderoğlu da Kızlarağası Medresesi'ndeki yazarlık atölyesine 4 aydır devam ettiğini, medresedeki etkinliklerin kendisine çok şey kattığını söyledi.
Sık sık medresedeki programlara katıldığını dile getiren Ejderoğlu, şunları kaydetti:
"Ben lisedeyken edebiyatla ilgili biriydim. Yazıyordum sürekli. O zamanlarda da okuyordum. Okuduğum zaman hayal ediyordum hep. 'Acaba bu insanlarla karşılaşabilecek miyim, onları görebilecek miyim?' diye. Bu beni çok heyecanlandırıyordu. İstanbul'a gelme sebeplerimin en kıymetlisi, en manidar olan tarafı da budur. Buraya geldiğimde, 'Neden burayı bu kadar geç fark etmişim' dedim. Ve hakikaten beni heyecanlandıran insanlarla tanıştım, sohbet etme imkanım oldu. Yani o insanların da dokunulabilir, konuşulabilir birileri olduğunu görebildim. Bu çok güzel bir şey."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.