• İstanbul 18 °C
  • Ankara 21 °C

Kenan Alpay: Düşmanlar ve Nankörler Söylemi Devam Ederse!

Kenan Alpay: Düşmanlar ve Nankörler Söylemi Devam Ederse!
Metal yorgunluğu ve 24 Haziran gecesi balkonda sarf edilen ‘mesaj alınmıştır’ gibi çıkışlar gerek AK Parti teşkilatları ve tabanı gerekse toplumun geniş kesimleri tarafından güçlü bir iyimserlik havası oluşturdu aslında.

Ancak ortaya koyulan siyasal tavır ve ilişki biçimleri bu iyimserlik havasını çabuk dağıttı hatta aleyhe döndürdü. Yerel yönetimleri de işin içine katınca üç beş bini geçen kadrolu danışmanlar, elit ve ayrıcalıklı yüzlerce başdanışman acaba hiç mi toplumun arasına girip yaşanan sıkıntıların hızla büyüdüğünü, rahatsızlıkların bulaşıcı bir hastalık gibi kitleleştiğini görememiş acaba, diye sormak gerekiyor. İktidar imkanlarıyla beslenen medya hassaten sosyal medya en ucuz ve en provokatif bir mecraya dönüşerek değil diğer partilerin tabanını kazanmayı kendi tabanını dahi ötekileştiren bir misyon yüklendiği nasıl fark edilemedi? Amigolardan, trollerden, şakşakçılardan, yağdanlıklardan etrafı göremeyen aksine daha çok kibre kapılan siyasetin duvara toslaması kaçınılmazdı zaten.

Ölçüsüz Övgü ve Yergilerin Maliyeti

Esasen toplum sokulmak istendiği ihanet-sadakat sarkacına itiraz etti. Siyasete, bürokrasiye, medyaya, iş hayatına, seçimlere velhasıl hayat belirtisi olan tüm zeminlere adaletin ve merhametin hâkim kılınması yönünde bir çağrı yaptı toplum. Fetömetre, hainmetre, bölücümetre gibi ipe sapa gelmez kriterlere itibar edilemedi. Toplum rüşvet ve yolsuzlukla, iltimas ve usulsüzlükle mücadeleye dair duymak istediği sözleri, almak istediği teminatları alamadığı için bu sonuç zuhur etti. 

Kimi abartılı söylemler eşliğinde CHP, İYİ Parti veya Saadet Partisi’nin Fetö ve PKK’yla nasıl da sinsi bir işbirliği yaptığını ispatlamaya kalkışan propaganda önemli oranda kabul görmedi. AK Parti’den kayan oylar kadar kendini son bir kez daha oy vermeye mecbur hisseden, sadece coşkusunu değil inancını da yitirmeye başlamış kitlelerin tekrar nasıl kazanılacağı üzerine de etraflıca düşünmek gerekiyor. “Önemli bir şey olmadı ki, acımadı ki” tarzı söylemler iç kanamayı hızlandırır. Yıkılmadık tamam ama ikinci sarı kart ayakta olunsa bile ödenecek en ağır faturadan önceki son haberci olabilir.

Yüzleşme ve Muhasebe Mecburiyeti

CHP’yle Atatürkçülük yarışına, MHP ve İYİ Parti’yle milliyetçilik yarışına girmek berbat bir fikir, ahlaki ve siyasi açıdan dağıtıcı-ötekileştirici bir şaşkınlıktı. Perinçek gibi bütün hayatı provokasyon üzerine kurulu çevrelerin söylemlerine yanaşarak Gazi Paşa Atatürkçülüğü profiliyle yerli ve milli duruş icat etmeye kalkışmaksa alenen kendini inkar etmekti. Fetö ve PKK’yla mücadele ederken, Amerika ve İsrail’le kavga ederken içerideki eleştiri ve itirazları bastırma seçeneği ne makuldü ne de faydalı. “Söz konusu vatansa gerisi teferruattır” kabilinden slogan ve perspektiflerle toplumun güzelce kuşatıp siyaseti istikrara kavuşturmak mümkün olmadığı gibi yolsuzluk, rüşvet, iltimas, suistimal gibi huzursuzluğu derinleştiren virüslerin de bünyeyi yıkıp geçmesini engellemek mümkün olmaz.

Devamı: https://www.yeniakit.com.tr/yazarlar/kenan-alpay/dusmanlar-ve-nankorler-soylemi-devam-ederse-28020.html

Bu haber toplam 353 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim