Caminin çocuğun eğitimindeki önemiyle ilgili soruya Bıyıklı şöyle cevap verdi: “Camiye giden bir çocuk farkına varmadan din ile karşılaşır ve zamanın doğal akışı içinde kendine özgü bir dinî inanç oluşturur. Cami bu inancı besler, büyütür ve olgunlaştırır. Camiye giden bir çocuk kaynaşmayı, birlik ve beraberliği, itaat etmeyi, toplum içinde belli kurallara uymayı, adabı ve ritüelleri öğrenir. Büyüklerle birlikte aynı safta yer almakla kendine olan güveni artar. Birey olduğunun, Allah'ın huzurunda kendinden çok büyük insanlarla birlikte eşitlenmenin hazzını yaşar. Dua etmenin güzelliği ile tanışır.”
Ramazan’ın çocuklara dinî duyguları kazandırmada, camileri sevdirmede önemli bir etkisi olduğunu belirten Bıyıklı, camilerde çocuklara olumsuz davranılmaması konusuna da dikkat çekerek konuşmasında şunları vurguladı:
“Yarınlarımız olan çocuklarımızı gençlerimizi camiye kazandırmak varken camide kaybetmek tehlikesiyle karşı karşıyayız. Sert bir söz, çatık kaşlı bir bakış bile onların ruh dünyalarında derin tahribatlar açabilir. Bu vebale girmemek adına halkımız daha duyarlı, çocuklarımıza karşı daha şefkatli olmak zorundadır. Çocuk terbiyesi anlamında teravihler çok büyük bir imkân.”
O yaşlarda yaşanılan olumsuz bir hatıranın çocukların sonraki yaşlarında din algılarında sorunlara sebep olduğunu, yaralar açtığını ifade eden Bıyıklı, "Camilere gelen çocuklara özel hediyeler verilebilmelidir. Bu konuda din görevlilerimizin geçmiş yıllara nazaran daha duyarlı davrandıklarını bir gerçek. Çocukları kazanmak adına daha fazla gayret etmemiz gerekiyor." dedi.
Teravih namazının, iftar sevincinin, sahur bereketinin ünlü edebiyatçılara ilham verdiğini, eserlerinde o manevi coşkuyu işlediklerini belirten Bıyıklı şunları kaydetti:
“Özellikle çocukların, küçük yaşlardan itibaren camilerdeki manevi havayı teneffüs etmeleri, topluca kılınan namazlardaki ruhani ortamı bizzat yaşamaları, aynı makamla okunan tekbirleri ve salâvatları duymaları ve tekrar etmeleri, gelecekteki dinî hayatları için son derece önemlidir.”
Program, izleyicilerden gelen istek üzerine Mahmut Bıyıklı’nın “Teravihte Gülen Çocuklar” isimli şiirini okumasıyla sona erdi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.