• İstanbul 24 °C
  • Ankara 26 °C

Mehmet Şeker'den: Ne Taksim, ne ölüm

Mehmet Şeker'den: Ne Taksim, ne ölüm
1950'lerin sonlarında Kıbrıs ve Türkiye'de “Ya Taksim, Ya Ölüm” mitingleri yapıldı. Bir yanda Rumların Enosis hedefleri, bir yanda “Kıbrıs Türktür” sloganı.

1950'lerin sonlarında Kıbrıs ve Türkiye'de “Ya Taksim, Ya Ölüm” mitingleri yapıldı. 
Bir yanda Rumların Enosis hedefleri, bir yanda “Kıbrıs Türktür” sloganı. 
Rumlar adanın Yunanistan'a bağlanmasını istiyordu, Türkler ise taksim edilmesini.
Mitinglere adını veren sloganda geçen taksim, İstanbul'daki Taksim değildi.
Seneler geçti, Kıbrıs sorunu tam olarak çözüme kavuşmadı.
Kofi Annan Planı bile işe yaramadı.
Yerine gelen BM Genel Sekreteri Ban Ki Mun'un ise yeni bir planı yok.
Eskisini kabul etmeyen Rumlara her gün bir plan sunulsa neye yarar?
*
1 Mayıs vesilesiyle bunları hatırladım.
Doğrudan bir alakası yok tabii.
Ne tarih itibariyle, ne konu bakımından.
Yok ama 1 Mayıs kutlamaları gündeme geldiğinde sendikaların her sene Taksim Meydanı'na talip olmaları ile “Ya Taksim, Ya Ölüm” sloganı arasında kuvvetli bir çağrışım var.
*
Türkiye'de 1 Mayıs ile Taksim Meydanı özdeş hale geldi.
1977'deki kutlamalar sırasında Taksim'de 34 kişi öldü, 140 kişi yaralandı.
Etraftan meydana ateş edildiği biliniyor fakat bir tek fail bile yakalanmadı.
Yeterince araştırılıp soruşturulduğunu bile iddia etmek zor.
Kimler ateş açtıysa, kimler o meydanı kana bulamak istediyse, hedeflerine ulaştılar.
Hesabını da vermediler.
Ölen öldü, kalan kaldı.
*
Resmî olarak Türkiye'de ilk 1 Mayıs kutlaması 1923'teydi.
Sonrasında işçi haklarıyla ilgili gelişmeler karınca adımlarıyla ilerledi.
70'lerde hız kazandı ama 77'deki acı tecrübe bize çok şey öğretti.
İşçi haklarıyla ilgili ilerleme kaydetmekten çok, ülkenin iç savaşa doğru sürüklenmesi yolunda önemli bir adım olduğunu gördük.
2008'de, 1 Mayıs “Emek ve Dayanışma Günü” kabul edildi.
2009'da resmî tatil ilan edildi.
2010'da 32 yıl aradan sonra Taksim'de ilk defa izinli olarak 1 Mayıs kutlamaları yapıldı.
*
Ne var ki emniyet tedbirleri son derece sıkı haldeydi ve etraftaki oteller, binalar, sokaklar ciddi şekilde kontrol ediliyordu.
Yani 77'deki gibi meydanı tekrar kana bulamak mümkün görünmüyordu.
Bu durumda yeni bir numara bulmak gerekti ve 2013'te Gezi Parkı olayları başladı.
Görünüşte masumdu, üç beş ağaç için gençlerin yaptığı çevreci bir hareketti.
Ya da öyle gösterildi.
Fakat sonra şekli tamamen değişti.
“Mesele ağaç değil, sen hâlâ anlamadın mı?” haykırışı o planın deşifre edilmiş haliydi.
Başbakanlık Ofisi'ne yürüyenler zor durduruldu.
Hükümet yıkılacak, “Uzun Adam” bakanlarıyla beraber yurt dışına kaçacaktı söylenenlere göre.
Olmadı… Hedef tutmadı... Halk, “Uzun Adam”ın etrafında kenetlendi.

Devamı için: http://www.yenisafak.com.tr/yazarlar/mehmetseker/ne-taksim-ne-olum-2010490

Bu haber toplam 331 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim