29 Mart 2024
  • İstanbul13°C
  • Ankara13°C

ALTAN ÇETİN: BEKA, KÜLTÜR VE MİLLİYETÇİLİK

Milliyetçiliğimizin bir medeniyet davasını söz konusu eden yönü, sağdan soldan şartlanmış mahut bakışlar sebebiyle hep ya görmezden gelinmiş yahut dikkate değer bulunmamıştır.

Altan Çetin: Beka, Kültür Ve Milliyetçilik

16 Ocak 2019 Çarşamba 14:59

Irkçı ve çağdışı! bir ideoloji olarak takdim edilen milliyetçilik anlayışımızı bu yönüyle değerlendiren yaklaşımlar sebebiyle milliyetçi aydınlar ve fikirleri de bu kör döğüşü arasında güme gitmektedir. Bu itiş kakış pek çok cephede varid ve vakidir. Tam burada, S. Ahmet Arvasî'nin “Düşmanlarımız; Din ve milliyet gibi iki mukaddesimizi birbirine düşman göstermek oyunundan kolay kolay vazgeçmeyecektir..!”, "İslam'da milliyetçilik yoktur" propagandası ile milletleri çökertmek ve bu suretle çok kahpece bir planla birbirine zıt "islamcı" ve "milliyetçi" sun'î düşman kamplar doğurmak istemişlerdir” tespiti akla takılıveriyor.

 Bu tartışma sislerinin ardında medeniyet davası olan milliyetçiler vardır, esasen milliyetçilik milleti ve ülkesi adına medeniyet davası gitmektir.

 Erol Güngör bu cümleden değerlendirilmesi gereken münevverlerimizdendir. Şüphesiz düşünce yelpazemizin pek çok tarafındaki aydın gibi Güngör için de medeniyet sahasında ne olacağımız sorusu önemli bir yer tutmuştur. Türk'ün dirlik düzen davasına kafa yoran herkes için de aynı durum varittir. Erol Güngör bu bakımdan milliyetçilik mefhumu içinde medeniyete milli kültür bağlamında çok ehemmiyetli bir yer ayırmıştır: “Milliyetçilik, milli kültürü bizzat bir medeniyet kaynağı haline getirmek ve cemiyeti soysuz değişmelerin açık pazar yeri halinden kurtarmak hareketidir. Binaenaleyh milliyetçilik aynı zamanda bir medeniyet davasıdır". Burada görüleceği üzere vaki ezberlerin ilerisinde bir milliyetçilik tasavvuru vardır. Milli kültür bir medeniyet kaynağı haline nasıl gelir sorusu ile cemiyetin değişmelerin selinden kurtararak bağımsız kalmasını sağlamak gibi çok değerli iki esasa dayanan bu milliyetçilik anlayışının ırkçılıkla alakasızlığı aşikârdır. Milliyetçilikten irkilenler için vatanseverlik, milliyetperverlik vb. “daha cici” pek çok sair kavramla birlikte düşündüğümüzde milliyetçiliğin medeniyet davası ile birleştiği yere aklımız daha çok yakınlaşabilir.  

 Erol Güngör bu medeniyet meselesinin tahakkuku için milliyetçiliğin temel meselesi olan milli kültür mevzusunu söz konusu eder. Buna göre milliyetçiliğin asıl hedefi geniş kitlenin iradesine dayanan bağımsız bir siyasî idare ve  bu siyasî birlik içinde millî bir kültür meydana getirmek olarak ortaya konur. Bağımsız bir siyasi topluluk kendi kültürünü meydana getirecek bir düzeyde var olmadıkça bundan bir medeniyet kaynağı ortaya çıkması da düşünülemez. Bu bakımdan Türk milliyetçilerinin milli kültür ve kimlik davası yalın siyasi bir bakış tarzı yahut kültür meselesi değildir. Bu mevzuların varlığı bu bakımdan medeniyetçi anlayışa zemin oluşturacak önemli zeminlerdir. Bu bakımdan olaya bakan Erol Güngör'e göre milliyetçilik, millî kültürün modern imkânlarla geliştirilmesidir.  Medeniyet kaynağı olacak bir kültürün modern vasıtalarla kendisini ortaya koyması fevkalade önemlidir. Milliyetçilerin bu bakımdan milli kültür ve kimlik meseleleri ile ilgilenmeleri millet gerçeğinin unsurları olmaları yanında medeniyet meselesine dair bir niyetleri olmasındandır.

Devamı: http://www.yenisoz.com.tr/beka-kultur-ve-milliyetcilik-makale-36337

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.