BİR PDY DAHA VAR

Devletimiz, PDY (Paralel Devlet Yapılanması) ile mücâdeleye başladı; peki diğer PDY (Paralel Dil Yapılanması) ile mücâdele için ne zaman bismillâh diyecek? Herhâlde, bu ikincisinin ne idüğünü anladığı zaman...

(Bu PDY hiçbirimize yabancı değil; çünkü ilki 30 yaşındaysa bu ikincisi 80'lik bir ihtiyar. Evet, 80'lik fakat gönlü kocamamış bir acûze: Kendisi "TDK Lehçesi, Uydurukça, Uydurca, Devlet Argosu" gibi isimlerle de bilinir... Zararlarını, tehdit ve tehlikelerini anlatmak için çok kitaplar yazılan ve yazılacak olan cereyan... Bitmeyen dil dalaşı...)  

Öyle görünüyor ki bu vahim belâyı ve mühim dâvâyı halletmek için doksan kapının ipini çekmek zorundayız... Ama iş devlette biter. Devletimiz bu meseleyi ne zaman masaya yatırır? İşte bu pek kolay görünmüyor...

Devlet büyüklerimiz onca belâ, dert, mesele ve meşguuliyet arasında dilimizdeki bu bozulma, çözülme ve ezilmenin asıl sebeplerini de düşünemez çârelerini de...

***

Kanaatimce, en az Paralel Devlet Yapılanması kadar büyük bir gaaile olan bu PDY'nin farkında değiliz. Bu sinsi tehlike bizi hep tavladı, gaafil avladı... Maddî bakımlardan (inşaat, sanâyi, ticâret...) güçlenip zenginleşen ülkemiz, dil-kültür-tefekkür-sanat cephelerinde yerinde sayıyor, hattâ geri adım atıyor. Memleketimizin ilim, fikir ve sanat erbâbı bu felâketi -maalesef- pek görmüyor. Görenler yarım görüyor, tam görenler ise görmemiş gibi davranıyor... Bunları görünce Nigâr Hanım gibi "Feryâd ki feryâdıma imdâd edecek yok / Efsûs ki gamdan beni âzâd edecek yok..." diyesim geliyor...

Bendeniz yine de bu hakîkati anlatmaya çalışıyorum.

***     

Birinci PDY ile ikinci PDY'yi kıyaslamadan ikincisinin zarar ve tehlikesini idrâk etmek mümkün değil...

PDY (Paralel Devlet Yapılanması) devlet içinde farklı bir devlet; PDY (Paralel Dil Yapılanması) dil içinde başka bir dil...

Paralel Devlet Yapılanması, devlet için kaanunsuz ve uygunsuz; Paralel Dil Yapılanması, dil için kaanunsuz ve uygunsuz: İkisi de gayrimeşrû, gayrimâkul, gayrinizâmî...

Paralel Devlet Yapılanması, asıl devlet için büyük tehdit ve tehlike; Paralel Dil Yapılanması, asıl dil için...

Paralel Devlet Yapılanması, millet irâdesini hiçe sayar, milleti ahmak yerine koyar. Paralel Dil Yapılanması, dilin asıl sâhibi olan milletin akıl ve hâfızasıyla oynar.

Paralel Devlet Yapılanması, asıl devletin; Paralel Dil Yapılanması, asıl dilin gövdesine yapışarak kanını emip semiren, iliğini kemiren, onları sürekli sömüren tufeylî (parazit) şekillerdir: Birisi devlet ve insanımıza, diğeri zihniyet ve lisânımıza musallat olmuştur...

Paralel Devlet Yapılanması, millet tarafından seçilip iktidâra getirilen kişilere kumpaslar kurar; onları zorla, hîle ve desîselerle teker teker indirir, yerlerine kendi teşkîlâtının adamlarını getirir. Paralel Dil Yapılanması, milletin kendi hür irâdesiyle, tercîhiyle ve zevkiyle seçip beğendiği kelimeleri hâkim bir güç (devlet vb.) eliyle tedâvülden kaldırıp yerlerine ikaame olacak başkalarını getirir. Paralel Devlet Yapılanması, milletin kendi eliyle başa getirdiği kadroyu, onun seçmediği bir kadroyla değiştirir. Paralel Dil Yapılanması da milletin kendi irâdesiyle seçip sevdiği kelime kadrosunu alaşağı etmek kasdıyla, birkaç şahsın masa başında uydurup seçtiği kelimeleri kafalara zorla kakar. Netîcede her iki yapılanma da millî irâdenin düşmanıdır.

PDY (Paralel Devlet Yapılanması) meşrû devlete kan kaybettiriyor; PDY (Paralel Dil Yapılanması) meşrû dile...

***

İlk PDY ile diğer PDY'nin farklarına gelince...

a) Paralel Devlet Yapılanması'nın farkına varmak kolaydır; çünkü bunun gözle görülür, elle tutulur tarafları çoktur. Fakat Paralel Dil Yapılanması'nı fark ve idrâk etmek zordur.

b) İlk PDY, milyonlarca insanın meydanları doldurmasına ve baş kaldırmasına yol açar; diğer PDY pek kaale alınmaz…

c) Birine karşı çıkarken sesler yükselir, afişler asılır, sloganlar atılır, hattâ tankların önüne yatılır. Öbürüne olan muhâlefet sessiz ve hareketsizdir. Derin düşüncelerde, kapağı açılmayan kitaplarda saklıdır. Ama içten kanayan bir yara, düşünmenin derinliklerinde uzayan fay, beyinde baş ağrısı sanılan bir ur gibidir...

d) İlki fark edildiğinde devlet ve millet çabucak kendine gelir; ülkesine, toprağına ve bayrağına sâhip çıktığını haykırarak gösterir. Ama ikincisi, uzun vâdede muhâliflerini bile uyuşturup sersemletir ve saflarına çeker...

***

Netîce:

- Türkçe bu Paralel Dil Yapılanması'ndan tedâvî olamazsa ve tabiî yapısını bulamazsa bozuk işlemeye devâm edecek. Böyle sıhhatsiz bir vâsıta ile anlama-anlatma-anlaşma yolları daralıp tıkanacak. Mantık zayıflayıp sıhhatli düşünme zorlaşacak. Bu dumanlı hava, birilerinin işine hep yarayacak, bulanık suda balık avlayanlar çoğalacak...

- Paralel Devlet Yapılanması gibi tehlikeleri daha doğmadan önleyecek olan kuvvet, milletin akl-ı selîmidir. Milletin akl-ı selîmini, kalb-i selîmini ve zevk-i selîmini besleyip zinde tutacak olan başlıca gıdâlardan biri "tabiî Türkçe" olacaktır... "Tabiî Türkçe" ise Paralel Dil Yapılanması isimli bu afyonlu, operasyonlu, hormonlu, şarbonlu ve radyasyonlu dilden kurtulmadan kendini bulamaz.

Uydurukçanın devlete kapılanmasına, Paralel Dil Yapılanması'na son...