29 Mart 2024
  • İstanbul21°C
  • Ankara20°C

CİHAN AKTAŞ: MAHCUBİYET YILLARI

Çoğu insan dünyanın halini kendi bağlamları, hesaplarından ibaret görüyor.

Cihan Aktaş: Mahcubiyet yılları

16 Ocak 2019 Çarşamba 15:14

Geçim sıkıntısı çekmiyorsa, ev kirası ödemiyorsa, işinin kalıcılığına ve banka hesaplarına güveniyorsa, etrafında işsiz yoksa, herkes için de işlerin yolunda gittiğinden, gidebileceğinden şüphe etmiyor. İş güvenliği sağlanmadığı için “iş cinayetleri” denmesi anlaşılır olan cinayetler, hiçbir hesap verme sorumluluğu olmaksızın işten çıkarılan işçiler, üç kuruşa izbe atölyelerde ekmek parası kazanmaya çalışan mülteci çocuklar, iftira kurbanı mahkumlar, nefes almanın mümkün olmadığı kalabalık sınıflarda dersi anlamaya çalışan çocuklar kendi uzayının dışında kaldıkları için namevcut görünüyorlar. Bazen de ömrün belli bir çağından sonra, dünya hep böyle olmuş zaten, açıklamasına sarılıyor hâlinden memnun olmasa bile yeniden düşünmeye üşenen.

“Öyleyse nereye gidiyorsunuz?” (Tekvir 26) diye soruyor ya ayet-i kerime… Hasbelkader sahip olduğumuz her şey için yoksunlar karşısında mahcubiyet duyduğumuz yıllar nasıl da uzak görünüyor… İhlas, tevhid, şura, takva, hicap gibi kavramlar İslamiyet’i yeniden öğrenmeye çalıştığımız 1980’lerde bazıları dergi ismi olacak kadar hayatımızın merkezinde yer tutuyordu.

Hicap çok kapsamlı bir kavram. İçselleştirilmiş hicap kendinde bulunan güzellikleri veya imtiyaz sağlayan her türlü varlığı göstermemeye sevk eder. Kendisi için istemeyeceği kötülüğü veya imtihanı başkası için de istemez hicap sahibi.

Devamı: http://www.gercekhayat.com.tr/yazarlar/mahcubiyet-yillari/

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.