19 Nisan 2024
  • İstanbul12°C
  • Ankara11°C

ERZURUM TÜRKÜLERİNİN COŞKUN SESİ: RACİ ALKIR

1933 yılında doğan Raci Alkır 16 Aralık 2011 tarihinde vefat etti. Türk halk müziğine 80’e yakın eser kazandıran sanatçı sayesinde TRT repertuvarına 23 türkü girdi. İsmail Bingöl, halk müziğimize büyük katkıları olan Raci Alkır’ı yazdı.

Erzurum Türkülerinin coşkun sesi: Raci Alkır

16 Eylül 2019 Pazartesi 14:01

Türk halk müziği sanatçılarımızın en eskilerinden, sevenleri tarafından “Türkülerin Paşası” olarak adlandırılan Raci Alkır, şehrin yedi göbek yerlisi… 1933 yılında Erzurum’da Yukarı Hasan-i Basri mahallesinde doğduğunda; babası Şefik Bey, günümüzde sadece bir bölümü ayakta kalan tarihi Mısır otelini işletiyor ve bunun yanında canlı hayvan ticaretiyle iştigal ediyordu. Devamlı kırmızı kuşak taktığı için Alkuyruk lakabıyla anılmaktaydı. Annesi Şadiye Hanımı ise, savaş sonrası Ardahan’dan gelirken getirmiş Şefik Bey… 
Asıl mesleği terzilik olan sanatçı; daha altı yaşındayken, babasıyla birlikte Muhammed Lütfi Efendi’nin dergâhına gidip gelmeye başlamıştı. Daha o yaşlarda ilahi okumaya başlayan Raci Alkır’a defiyle eşlik eden kişi ise; haliyle, tavrıyla kendine has bir karakter olan ve Naim Hoca adıyla tanınan Naim Gölleroğlu’dur.  
Usta-çırak disiplini altında terzilik mesleğini öğreniyordu ama aklı fikri müzikteydi. Sanata gönül vermiş her sanatçı da görüldüğü üzere, onun içinde de daha çok küçük yaşlarda halk müziğine karşı çok büyük bir istek vardı. Bunun için de bir yandan terzilik mesleğini sürdürürken, bir yandan da türkülerle yeni yeni kurmaya çalıştığı bağı kuvvetlendirmeye uğraşıyordu. Ancak ailesi, özellikle de babası onun müzikle uğraşmasına pek sıcak bakmıyordu. Fakat daha sonra bu fikrini değiştirdi ve onu gideceği yolda serbest bıraktı. Raci Alkır bir sohbetinde bunu şöyle anlatıyordu: “Askerden önce babam türkü söylemeye bırakmazdı. Askerden sonra, babamın da dinlemeye geldiği bir konserde müptelâ, makber falan okudum. Salon inip kalkıyor. Neyse ondan sonra karışmadı daha...”
1955 yılında, o günlerin Erzurum’unun sanat muhitlerinde çok önemli bir yere sahip olan “Halk Oyunları ve Türküleri Derneği”ne devam etmeye başladı. Böylece; Türk halk müziğiyle kurduğu bağ daha da kuvvetlendi ve 1960 yılında “Doğudan Sesler” korosuna girdi. 1967 yılına kadar haftada iki gün, henüz yeni kurulan TRT Erzurum Radyosunda canlı program yapan “Doğudan Sesler” korosu, Erzurum Halk Oyunları ve Halk Türküleri Derneği’nin elemanlarından oluşuyordu. Daha sonra bu koronun nerdeyse tamamına yakını, 1967 yılından itibaren TRT’ye iltihak ederek TRT Erzurum Radyosu Türk Halk Müziği korosunun ilk nüvesini oluşturdu. 
Ünlü hocalarla çalıştı
O yıllarda Fikret Karahan, Nida Tüfekçi, Ateş Köyoğlu, Talip Özkan ve Ali Can gibi; halk müziğimize büyük hizmeti geçen hocalarla çalışma imkânı buldu Raci Alkır... Bu durum ise; halk müziği hakkında daha sağlam bilgiler edinmesini ve söylemenin dışında da bazı çalışmalar yapmasını sağladı.
Erzurum'un yetiştirdiği Alvarlı Muhammet Lütfi ve İbrahim Hakkı Efendi'nin eserlerini okuyan sanatçı, derlemeci ve kaynak kişi olarak da Türk halk müziğine yayla havası, tatyan, ağıt, kırık, divan, müstezat ve uzun hava tarzında birçok türkü kazandırdı. TRT Erzurum Radyosu Türk Halk Müziği Korosunun en eskilerinden olan Raci Alkır’ın, o günlere dair anlattıkları kısaca şöyle:

Devamı: https://www.dunyabizim.com/portre/erzurum-turkulerinin-coskun-sesi-raci-alkir-h32117.html

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.