26 Nisan 2024
  • İstanbul18°C
  • Ankara22°C

TYB GENEL BAŞKANI ARICAN İLE YAZI VE YAZARLIK ÜZERİNE KONUŞTUK

Türkiye Yazarlar Birliği; kültür, sanat ve edebiyat alanında yurt içinde ve yurt dışında faaliyet gösteren ve bunu 40 yıldır kesintisiz sürdüren önemli bir sivil toplum kuruluşudur.

TYB Genel Başkanı Arıcan ile yazı ve yazarlık üzerine konuştuk

18 Şubat 2019 Pazartesi 15:24

Türkiye Yazarlar Birliği nasıl ve hangi amaçlar doğrultusunda kuruldu?

Türkiye Yazarlar Birliği, yazarlar arasındaki mesleki dayanışmayı geliştirmek ve ülkemizin kültür hayatına yazarların katılımını sağlamak amacıyla; kurucu genel Başkanımız D. Mehmet Doğan ve 14 arkadaşının bir araya gelmesiyle 7 Ağustos 1978’de “Yazarlar Birliği” adıyla Ankara’da kuruldu.

Bakanlar Kurulu kararıyla 1985’te Türkiye Yazarlar Birliği adını aldı. 1991’de “Kamu yararına çalışan kuruluş” sayıldı.

40 yıldır medeniyet ve kültür birikimimizi geleceğe taşımanın gayreti içinde olan; kültür ve sanat değerlerimizi muhafaza eden, yeniden üreten ve bunu kendine en büyük misyon edinen TYB’nin, yurt genelinde 15 şubesi,  6 temsilciliği, edebiyatçı, sanatçı ve kültür adamı olarak 2.500’ü aşkın üyesi bulunmaktadır.

TYB, ülkemizin geçirdiği kritik dönemlerde, ayakta kalmayı başarmış hiç yıpranmadan güçlenerek bugünlere gelmiştir.

Türkiye’nin milli ve manevi değerlerini ortak payda olarak kabul ediyoruz. Bu anlayışla; 40 yıldır devamlı ve sürekli düzenlediğimiz;  okur /yazar buluşmaları, imza günleri, konferanslar, kültür yayınları, paneller, sempozyumlar, şiir şölenleri, tarih, kültür, edebiyat sohbetleri, kültür kervanları, yılın yazar, fikir adamı ve sanatçıları ödülleri,  ulusal ve uluslararası kongrelerde geçmişten gelen bir medeniyet birikimimizi geleceğe taşımanın gayreti ve çabası içinde olduk.

Günümüzde popüler kültürün bünyemizde yol açtığı ağır hasarların farkındayız. Bu olumsuzlukları bertaraf etmek için 40 yıllık kültür sanat birikimimiz ile gelecek vizyonumuz arasında güçlü bağlar kurarak, inandığımız değerler ve doğrular ışığında yerli ve millî olan faaliyetlerimizi yurt içinde ve yurt dışında devam ettireceğiz.

Ülkemizde yazarların ve yazarlıkla iştigal eden insanların temel sorunları nelerdir? Kurum olarak siz bu sorunların giderilmesinde şimdiye dek ne gibi katkılar sağladınız?

Türkiye Yazarlar Birliği olarak, edebiyat, şiir ve farklı sanat dallarında eserler veren üyelerimizin hakkını korumak gibi önemli bir görevimiz var. Yazarlar kitaplarını tamamladıktan sonra başlayan süreçte basımından dağıtımına, tanıtımından korsan baskılara kadar birçok sorunlar yaşayabilmektedir. Ama en önemli konu “Korsan Yayıncılık”. Çünkü, esere emek veren yazar, bilim adamı, akademisyen, yayıncı ve sanatçıların yaşadığı mağduriyet,  devletin vergi kaybı sorunlarının kaynağında korsan yayıncılık vardır. Şu bir gerçek ki; intihal, korsan yayın ve yayın hakları konusunda güçlü bir literatür ve farkındalık oluşturulmasına her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğumuz bir süreçten geçiyoruz.

Farklı kurumların bu konuda gayret ve çabaları olmakla birlikte, önce problemin ne olduğunun ortaya konulup tanımlanması ve sonrasında çözüm üretilmesi konusunda, Ders ve Kültür Kitapları Yayıncıları Telif Hakları ve Lisanslama Meslek Birliği ile birlikte “Korsan Yayınla Mücadele Çalıştayları” düzenleme konusunda önemli bir iş birliği içine girdik.

Yazar ve yayımcı meslek birlikleri temsilcileri, yayınevleri, yazarlar, ilgili bakanlık yetkilileri, akademisyenler, hukukçular ve uzmanların katıldığı çalıştayların üçüncüsünü gerçekleştirdik. Bu çalıştayların hem sonuç bildirgelerini hem de sorunun çözümüne ilişkin görüşleri kitap haline getirerek bu konuda çalışma yapmak isteyenlere bir doküman hazırlamış olduk. Şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da korsan yayıncılıkla olan mücadelemiz devam edecektir.

Metropolde olup taşrayla ilgi kurmak nasıl bir şey? Siz bu ilgiyi kurabiliyor muzunuz?

Türkiye Yazarlar Birliği; kültür, sanat ve edebiyat alanında yurt içinde ve yurt dışında faaliyet gösteren ve bunu 40 yıldır kesintisiz sürdüren önemli bir sivil toplum kuruluşudur.

 Ülkemizin neresinde yaşarsa yaşasın, büyük şehir ya da taşra ayrımı yapmaksızın derneğimizin amaç ve ilkelerini benimseyerek bu doğrultuda çalışmayı kabul eden, tüzüğümüzün öngördüğü şartları taşıyan her eser sahibi, her yazar derneğimize üye olma hakkına sahiptir.

            Genel merkezimiz Ankara’da hizmet veriyor. Hemen hemen her bölgedeki şehirlerimizde şubelerimiz ve temsilciliklerimiz var. Şubelerimiz ve temsilciliklerimizde görev yapan arkadaşlarımız şehirlerinde bulunan yazarlar, şairler, eser sahipleri ile tanışarak, hem üye kayıtlarını yapıyorlar hem de faaliyetlere katkı ve katılımlarını sağlıyorlar.

Bu konuda şimdiye kadar bir sıkıntımız olmadığı gibi üyemiz olsun ya da olmasın ülkemizin hangi şehrinde yaşarsa yaşasınlar yazarlarımızla diyalog ve iş birliğimiz devam ediyor.

 

Daha üretken, daha kalıcı bir yazın dünyası oluşturmak için önerileriniz nelerdir?

İnsanlık tarihi yazıyla başlar. Geçmişte olduğu gibi bugün de insanlar herhangi bir düşünceyi, olayı, duygu ve hayalleri sözlü veya yazılı olarak ifade ediyor. Bugünü yarına taşımak isteyenler için kültür, sanat, edebiyat ve güzel sanatlar kadar elbette edebi metinlerin de büyük bir önemi vardır.

Edebiyat tarihimizde birçok kitap yayımlandı fakat bugünlere çok azı kaldı, şimdi yazarları bile hatırlanmıyor. Kalıcı kitap yazmak, eserler vermek için önce çok iyi bir okur olunması gerektiğini ifade etmek istiyorum. Okuyan, araştıran, estetik kurallara uyan, dile önem veren ve millî meselelerde duyarlı olanlar her zaman başarılı olacaklardır.

Türkiye Yazarlar Birliği olarak, genç yazarların okuyan, düşünen, kalıcı eserler yazan, sorumluluk hisseden aydınlar olmalarına katkıda bulunmak gayesiyle Gençlik ve Spor Bakanlığı Gençlik Projelerince desteklenen  "Genç Yazarlar Kurultayı”nın bu sene ikincisini Yalova’da düzenledik.

“Gençler ve Edebiyat" temasıyla gerçekleştirdiğimiz kurultaya Türkiye’nin farklı illerinden gelen 40 genç yazar; hikâye-öykü, şiir, roman, deneme yazmaya nasıl başladıklarını,  yazmadaki yol ve yöntemleri, karşılaştıkları sorunları ve çözüm önerilerine ilişkin görüş ve düşüncelerini anlattılar.

Yine, kurultayda genç yazarlar ülkemizin tanınmış usta yazarlarıyla bir araya gelerek tecrübelerinden faydalanma fırsatı buldular. Bu tür çalışmaların edebiyat dünyamıza yeni isimler yeni eserler kazandıracağına inanıyorum. 

 

Okur/yazar bağlamında metropol ile taşra arası hep üstünkörü ve bildik çalışmalarla geçiştirilmiştir. Siz kısmen de olsa taşralı okur/yazarlarla ilgi kurabiliyor muzunuz?

Anadolu’muzun hemen hemen birçok şehrinde; yerel yönetimler, üniversiteler ve sivil toplum kuruluşlarının iş birliği ile okur yazar buluşmaları, kitap fuarları, kültür sanat faaliyetleri, sempozyum ve paneller düzenlenmektedir. Bu etkinlikler için talep olursa şubelerimiz ya da temsilciliklerimiz aracılığı ile katkı ve katılım sağlıyoruz.

Ayrıca,  40. Yılımız nedeniyle 2018 yılı içinde çok sayıda faaliyet düzenledik. Bunlardan bazılarını şöyle sıralaya bilirim:

“Ahlak Şurası", "Milletlerarası Tarihi ve Roman ve Romanda Tarih Bilgi Şöleni", "Türkçenin 12. Uluslararası Şiir Şöleni", "Vefatının 100. Yılında Sultan II. Abdülhamid ve Dönemi Uluslararası Kongresi", "1000. Yılında Nizamülmülk", "Türk Düşüncesinde Yerlilik ve Millilik Sempozyumu", "Kültür Kervanı", Kırklar Meclisi, “Yaşayan Yazarlara Saygı”, “3. Korsan Yayınla Mücadele Çalıştayı”, “40. Yıl Vefa Gecesi”, “Erol Güngör Sempozyumu”, “2. Genç Yazarlar Kurultayı”, “Tarihi Yaşatmak Şehri Yaşatmak Sempozyumu”, “Şehir Kültürü Kültürlü Şehir Elazığ”, “Mesnevî Okumaları”, “Tarık Buğra Bilgi Şöleni”, “Kırk Yılın Hikâyesi Sempozyumu”, “Vefatının 30. Yılında Şehriyâr Paneli”, Erzincan Şubesi Açılışı ve Şiir Zirvesi”, “2. Felsefe Şûrası”, “Türk Romanı Paneli”, “Uluslararası Yahya Kemal Sempozyumu”, “Niyâzî-i Mısrî Bilgi Şöleni”, 10. İstanbul Edebiyat Festivali.

Başlıklar halinde saydığım bu faaliyetlerden sadece uluslararası şiir şöleni ve Edirne’den Mostar’a Kültür Kervanı’nı yurt dışında gerçekleştirdik. Geriye kalan tüm etkinlikler ülkemizin farklı farklı illerinde icra edildi.

Şehir ve kültür birbirinden önemli iki temel alanımız. Şehir ve şehirlerimiz kültürün oluştuğu, yaşatıldığı mekânlar; kültür de şehirlerimizi insanca yaşanabilir hale getiren insani üretim ve birikimlerimizi ifade etmektedir.  Dolayısıyla geçmişte olduğu gibi bugün de, tarih, kültür, sanat, edebiyat, medeniyet temalı etkinlikler, yazar/okur buluşmaları planlanırken farklı tarihlerde ve mutlaka farklı şehirlerde olmasına dikkat ediyoruz.

Bizim Külliye-Gıyasettin Dağ

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.