• İstanbul 14 °C
  • Ankara 17 °C

“Müspet Hareket Kodlarımızı Kaybettik”

“Müspet Hareket Kodlarımızı Kaybettik”
“Müspet Hareket Kodlarımızı Kaybettik”

A.Levent ERTEKİN/İzmir

Türkiye Yazarlar Birliği İzmir şubesi eski Çevre Bakanı Rıza Akçalı’yı misafir etti. Sonbahar Kültür sohbetleri kapsamında İzmir şubesinde konuşan Akçalı “Müspet hareket kodlarımızı kaybettik” dedi.

        Çevre Eski Bakanı Rıza Akçalı Cumartesi kültür Sohbetinde müspet hareket kavramının çok ucu açık olduğunu, kişinin kendisiyle, rabbiyle, kainatla olan ilişkileri olduğuna dikkat çekerek “Müspet hareket aslında doğruluğu asıllığı olan ispat edilebilen kanun ve nizamı hareketler şeklinde değerlendirildiği gibi nizam, insaf adalet gibi değerler etrafında şekillenen yapıdır. Siyasi, sosyal hayatta yansımaları olan müspet hareketin özellikle değerler paradigmasında yeri son derece önemli. Vahiyden beslenen müspet hareketin çerçevesini iman teşkil eder. Kısaca müspet hareket iman kapısından girilen düşünce hal ve hareketlere yansıyan medeniyet paradigmasıdır. İman Ubudiyet ve ahlak üçlemesinden beslenir. Vahyin dışındaki müspet hareket anlayışı bugünkü dünyanın içinden çıkılmaz problemlerin kaynağıdır. Müspet hareketi dar bir çerçeveden anlamak gerekir. İman kavramında müspet hareketin yeri, ittihadı İslam anlayışındaki, cihat anlayışındaki yeri nedir soruları cevap beklemektedir ”dedi

        Akçalı insanın alemle, eşya ile ilişkileriyle kainatla eşya arasındaki ilişkiler müspet hareketin sınırlarını belirlediğine dikkat çeken Akçalı, ”İnsanın kendisiyle ilişkilerinde, iç yolculuğunda, kendine karşı dürüst olmasında, yanlışlarının itiraf edebilmesinde, ene ile ilişkilerinde müspet hareketle yakından irtibatlı ”şeklinde konuştu.

        İslam âleminde en büyük problemin bu üçlemedeki ahlak noktasında eksiklikler ve yanlışlıklar olduğuna dikkat çeken Akçalı “Bugün İslam dünyasının en büyük problemi müspet hareketi dünyaya gösterememesidir. Bunun en temel sebebi ise İman noktasında iman toplumda var. Ubudiyet ise eksiklikleri olmasına rağmen olmadığı söylenemez. Ama iş ahlaki boyuta geldiğinde durum farklılaşıyor. İslam aleminde yalan var, doğruluk yerini terk etmiş. Çalışma yok. Komşuluk ilişkileri, insani yaklaşımlar yerini farklı almış. Yine iman İslam ve ihsan üçlemesinde ihsan ile süslenme boyutu yok. Yani bir işin dünyevi ve uhrevi ayrımı yapılmadan en iyi şekilde yapılmaması. Bir işin en iyi şekilde yapılması sağlam, teknik şartlara uyması, estetik kaygıları ön planda tutmak gayreti hep ihsan boyutunu teşkil etmekte. İslam medeniyetinde bunları yansımalarının ve izlerini görüyoruz. İnsan merkezli tasarım Osmanlıda hakim. Hâlbuki bugün mahalleyi sokağı, komşuluğu unuttuk. Müspet hareket kodlarımızı kaybettik. Bizim üzerimizde hem geleceği hem insanlığı bu muhteşem medeniyetle tanıştırma görevi bulunmakta.

Çevre Eski Bakanı Rıza Akçalı seminerde müspet hareket kavramının nerelerde ve hangi konu bağlamında geçtiğini anlattı. Yaşanan olayları müspet hareket perspektifinden yorumlamak gerektiğini kaydeden Akçalı, müspet harekete uygun şekilde yaşantının sürdürülmesi için belirli örnekler vererek, müspet bir şeyler yapmak istiyorsak kâinatta tevhit hakikatine uygun bir şeyler yapmak gerektiğini toplumsal huzur ve barışın inşası için bunu gerekli olduğuna değindi.

İnsanın aile hayatı ve sosyal çevresi ile münasebetlerinde her zaman müspet hareketi rehber edinmesi lazım geldiğine vurgu yapan Akçalı konuşmalarında şunlara yer verdi:

“Müspet hareketi vücudi anlamda görebiliriz. Müspet hareketi açıklayabilmek için Rabbimizi bize tanıtan 3 büyük külli maarifi ele almak lazım. Bunlardan bir tanesi kâinat kitabı, ikincisi Kur'an-ı Kerim üçüncüsü ise Resulü Ekrem (asm)  vardır".

İlim ve bilim Kur’ansız olmaz diyen Akçalı; “Kemalat yolculuğunda yol almak için Kuran-ı Kerim ve peygamberimizin sünnetlerine ihtiyacımız var, Kur'an medeniyetinde kuvvet yerine hak vardır. Bu da muhabbet ile kaynaşmayı gerektiriyor. Peygamberimiz hasımlarına bile her zaman müspet hareketle muamele etmiştir. Bizler de hüsnü zan ile mükellefiz, husumete vaktimiz yoktur ” diye konuştu.

Seküler, modernist medeniyetin, hak yerine kuvvet dayandığına, hedefinin ise menfaat olmasına, prensibinin boğuşma ve kavga üzerine kurulu olmasının gereği başka unsurları yok etmekle beslenen bir yapısına dikkat çeken Akçalı “Bu yapı sevgiyi zaaf olarak görmekte. Hislerden arınmış hayvani duyguları öne çıkan bir yapıyla karşı karşıyayız. Bugün dünyaya ihraç edilen, İslam dünyasının da bundan yer yer nasibini aldığı bir paradigma ile karşı karşıyayız. Bugün dünyayı kana boyayan anlayışlar bu yapıdan beslenmekte. Tevhit anlayışı ise bize bu kâinatta diğer eşyalarla, mahlûkla birlikte yaratıcının yarattıkları olduğumuz hakikatidir. Tüm yaratılanların içinde insan bu dünyayı çekip çevirmeye memur edilmiş bir memur. Bu anlayışla Kuran, kâinat ve peygamberler bize yaşadığımız dünyayı kendimize, insanlığı tanımayı öğretiyor. Müspet hareketin kodları buradan çıkıyor. Bu kodlarda Kuvvete bedel haklının üstünlüğü, hedefinde menfaat yerine fazilet olduğu, toplumdaki yansımasının muhabbet olduğu, Hayattaki prensibi kavga yerine dayanışma ön plana çıkmakta. Bugün dünya aslında bu kodları arıyor” şeklinde konuştu.

Çevre Eski Bakanı Rıza Akçalı  konuşmasının son bölümünde dinleyicilerden gelen soruları cevaplarken, Yazarlar Birliği İzmir Şubesinde yaptığı  sohbetin sonunda Yazarlar Birliği yönetimi tarafından günün anısına  katılım belgesi Yazarlar Birliği Başkanı Mahir Adıbeş tarafından  verildi. 

 

14716339_10154615446460699_604078009133151119_n.jpg14657528_10154615447255699_6487024220429878159_n.jpg

Bu haber toplam 868 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim