• İstanbul 18 °C
  • Ankara 19 °C

Mustafa Kutlu’nun Paltosundan Son Çıkan İki Kişiden Biriyim

Mustafa Kutlu’nun Paltosundan Son Çıkan İki Kişiden Biriyim
Başpınar, ikinci öykü kitabı 'Annemin Gözleri’ vesilesiyle öyküleri üzerine Hatice Ebrar Akbulut'un sorularını cevapladı.

Mustafa BaşpınarMeleğin Gölgesi (2013) adını taşıyan ilk öykü kitabının ardından ikinci öykü kitabı Annemin Gözleri’yle okurlarını selamladı.Meleğin Gölgesi’nde çocuk dünyasını yansıtan öykülere ağırlık veren Başpınar, Annemin Gözleri’nde çocukluk günlerinden beslenen, yaşadığı hayatın acımasızlığından çocukluk anılarına kaçan, sık sık çocukluk günlerini hatırlayan yetişkinlerin dünyasını anlatıyor. Ölüm temasının ağırlıkta olduğu öykülerde, daha çok yoksul ve yoksun hayatlar anlatılıyor.

Başpınar’ın öyküleri, “İyilik ve güzellikler içinde yaşayıp gidiyorken birdenbire neler oluyor böyle?” sorusunu sorduruyor. İnsanın kendi seçimleriyle, kurduğu düşlerle hayatının kalitesini/standardını/yönünü değiştirebileceği vurgulanırken, bazı seçimlerin de insanın elinde olmadığı anlatılıyor. Bu noktada kader ve imtihan ikilisinin altı çizilmiş oluyor. Mekân olarak taşra tercih edilmiş. Ancak bazı öykülerdeki kahramanlar, şehir hayatıyla yüzleşmiş ve taşraya döndüğünde taşra ile şehir hayatı arasındaki yaşamı ayrımsamıştır. Aşk temasının da görüldüğü öykülerde, bazen ironik ve mizahî bir dil kullanılarak öykünün akışı hareketlendirilmiş. Genel anlamda, Başpınar’ın çizgisinin netleştiği görülüyor öykülerde. Annemin Gözleri’ndeki ilk üç öykü, içerik ve anlatım bakımından birbirine ince bağlarla bağlanmış gibi.

Başpınar’la, ikinci öykü kitabı Annemin Gözleri’ni vesile ederek öyküleri üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik.

Meleğin Gölgesi ilk öykü kitabınız. Üç yıl aradan sonra, Annemin Gözleri isimli öykü kitabınızla okurlarınızı selamladınız. Mustafa Başpınar, öykü özelinde kendini anlatsa neler söyler?

Öykü serüvenimin devam ediyor oluşunun göstergesidir Annemin Gözleri. Öyküyü önemsiyorum. Öykümüzün geçmişini bilmek, köşe taşları başta olmak üzere pek çok ismi bütün eserleriyle okumuş olmak, öykü dergilerini ve günümüz öykücülerini takip etmek beni her daim mutlu etmekte, heyecanlandırmaktadır. Yeni bir öykü kitabını elime aldığımda o gün mutlu olmak için başka bir sebep aramıyorum.

2008 sonunda sevgili Mustafa Kutlu ağabeyden “Sevgili Mustafa” diye başlayan elektronik mesaj aldığım gün hayatımın en güzel anlarından biri oldu. Aynı zamanda benim için bir milat oldu o tarih. Ülkemin yazarlarından, çok güzel bir insandan öykülerimi beğendiğine dair bir mesajdı gelen. Dergâh dergisini ve elbette onu yıllardır ayakta tutan bu ismi çok önemsiyordum. Benim tarafımdan yıllar önce başlayan ilişki o gün karşılık bulmuş oldu. Sonrasında, Sibel Eraslan’ın ifadesiyle söylemem gerekirse, Mustafa Kutlu’nun paltosundan çıkanlardan biri de ben oldum. Hatta şunu söyleyebilirim: Mustafa Kutlu’nun paltosundan son çıkan iki kişiden biri oldum. Diğeri kıymetli öykücü Mukadder Gemici’dir.

2009’da yayımlanan ilk öykümle başlayan yazarlık serüvenim ne zaman son bulur bilmiyorum ancak bu serüvenin sonuna kadar öyküye sadık kalmak istiyorum. Ve edebiyat tarihinde bir gün adım anılacaksa, bu, öyküyle birlikte olsun isterim.

 

Devamı için: http://www.dunyabizim.com/soylesi/24598/mustafa-kutlunun-paltosundan-son-cikan-iki-kisiden-biriyim

Bu haber toplam 922 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim