• İstanbul 25 °C
  • Ankara 26 °C

Osman Hamdi Bey: Melek mi şeytan mı?

Osman Hamdi Bey: Melek mi şeytan mı?
Edhem Eldem, yakın tarihimizin acayip şahsiyetlerinden Osman Hamdi Bey üzerine bir konferans verdi. Sadullah Yıldız, etkinlikten notlarını aktarıyor.

21 Kasım 2015 Cumartesi günü akşamüzeri Kubbealtı Akademisi’nde Edhem Eldem hocanın, yakın tarihimizin acayip şahsiyetlerinden Osman Hamdi Bey üzerine bir konferansı vardı. Başlık “Osman Hamdi Bey: Melek mi Şeytan mı?” olsa da hoca, burada elbette bir retorik vurgulama yapmıştı ve yapmamış olacak kadar da tarihî meselelere soğukkanlı ve itidalli yaklaşamamaktan fersah fersah uzaktır kendisi.

Peki gerçekten kimdi Osman Hamdi Bey? Hocanın yapmak istediği, iyi bildiğimizi sandığımız bir şahsın ne kadar farklı veçheleriyle ele alınabileceğini göstermek ve bunların siyasî-ideolojik eğilimlerle ne derece bağlantılı olduğunu göstermek. Zaten kendisi de vurguluyor ki genelde tarihçilik alanının tamamı ve özelde Türk tarihçiliğinde, şahısları tek kalıp üzerinden (hain/kahraman) okumak üzerine bir meyil var. “Türk tarihçiliği 'en baştan beri'”, diyor Eldem, “son derece siyasîdir.” Bu pek de hayırlı okumalara sebep olamıyor nihayetinde.

Otonomisini sağlayamayan tarih alanı, bugünle ilgili kullanılmak üzere değiştirilip geliştirilen söylemlere sebebiyet veriyor ve Osman Hamdi de bu durumun ne yazık ki bir istisnası değil. Bazı ilkleri gerçekleştirmiş olması hasebiyle genellikle ‘kahraman’ olarak nitelenen bu entelektüel, 20. yüzyılda Batıcı-ilerici biçimde kurgulanmış bir tarihî söylem var olduğundan dolayı bu anlatım içinde öncülük ve ‘iyi’ rolüne layık görülmekte pek zorlanmamış. Bunu deşip günümüze de yaklaştığımızda iyi ve kahraman vasıflarının bazen sarsılabildiğini söylüyor Edhem hoca.

Arkeolojiden kaynaklı torpilli bir konuma sahipti Osman Hamdi Bey

Osman Hamdi’nin bu ikircikli şahsiyetini ele almak için ilk durak arkeoloji olmalı. İlk arkeolog olarak da tanınan Osman Hamdi Bey, Osmanlı topraklarının mirasının korunmasına genellikle söylendiği gibi hizmet etmiş midir, yoksa… Sözgelimi, onun arkeologluğunu bu ikircikli hain-kahraman durumuyla ele almak mümkün. Ancak bu konunun henüz yeni olduğunu ekliyor hoca: “Buna bir ölçüde iştirak etmiş de olabilirim. Çünkü bu iddiada bulunanlar benim makalelerimden de faydalandılar. Aktüel Arkeoloji adlı bir dergide, Yaşar Yılmaz’ın 'Anadolu’nun Gözyaşları' kitabıyla ilgili söylediklerinin arasındaki bazı yorumları… Tahmin edeceğiniz üzere kitap, Avrupalılar’ın iştahı karşısında Anadolu’dan kaybolan mirasla ilgili; Bergama sunağından Asos harabelerine kadar.

Devamı: http://www.dunyabizim.com/Manset/22253/osman-hamdi-bey-melek-mi-seytan-mi.html

Bu haber toplam 1047 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim