• İstanbul 13 °C
  • Ankara 10 °C

Rahim Er: Devletin Doğu Türkistan siyaseti

Rahim Er: Devletin Doğu Türkistan siyaseti
Ortalıkta Şarki Türkistan’a dair iç içe geçmiş doğrular, yanlışlar ve dolayısıyla bilgi kirlilikleri var...SSCB dağıldıktan sonra Batı Türkistan’da yaşayan kardeşlerimiz, 5 ayrı devlete ayrılmış olsalar da hürriyetlerine kavuştular.
Sovyetler Birliği’nden kurtularak hürriyetine kavuşan diğer bir Türk devleti ise Azerbaycan’dır. Ancak Azerbaycan, Türkistan’da değil, Kafkasya’dadır.
Sovyet Rusya işgalinde ümitleri yıkık olarak yaşayan Azerbaycan, Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan, Kırgızistan ve Tacikistan, Rusya’da hiç umulmadık bir anda esen bir perestroika/yeniden yapılanma rüzgârıyla hürriyetlerini elde edip müstakil devlet oldular.
Ne var ki Rusya’da Lenin rejimi biterken Çin’de Mao rejimi ayaktaydı. Çin, peyklerini bırakmak yerine hibrit/melez bir sisteme geçti. Artık idarede komünist, pazarda kapitalistti. Çin Halk Cumhuriyeti’nin Doğu Türkistan’daki işgali ve demir pençe yönetimi devam ettiği için Uygurlar, hürriyetlerine de müstakil devletlerine de kavuşamadılar.
Çin, Uygur Türklerinin yaşadığı yere “Uygur Sincan Özerk Bölgesi” demektedir. Bu olması gereken şekilde bir özerklik, muhtariyet, otonomi midir? Çok şüpheli. Eğer, en azından Tataristan kadar olsun bağımsızlığa yakın bir yapıda olsalardı bugünkü rahatsızlıklar büyük ölçüde yaşanmazdı.
Uygur Türkleri, vatanlarına Doğu Türkistan anlamında “Şarki Türkistan” demekteler. Şarki Türkistan’ın işgali birkaç asra dayanmakta. Hürriyet ve istiklalini kaybettiği en yakın zamansa 1950’lerin başında Mao dönemindedir. Şarki Türkistan, o günden bugüne mahzun ve mazlumdur.
Doğu Türkistan meselesi, zaman zaman ve bilhassa Ankara ile Pekin’in arası iyileştiği ve belki de Ankara ile Riyad’ın aralarının bozulduğu zamanlarda alevlenip gündeme gelmekte ve ortalığa birçok iddialar dökülmektedir:
Şimdilerde bazı vatansever Uygurların hapse atıldığı, öldürüldüğü tekrar edilmektedir. Bu iddialar yeni değildir. Uygur vatanseverlerine hiçbir zaman nefes aldırılmamıştır. Asimilasyon yani azı çoğun içinde eritmek politikası, yeni değildir. Uygur vatanına kitleler hâlinde Çinli nüfus nakledilerek Türkleri kendi vatanlarında azınlık durumuna düşürme isteğini hiç bırakmadılar.
Yeni olan, korkunç ötesi bir haberdir:
Bir zamandır Türkiye kamuoyu, bu haber ve sosyal medya etkinlikleriyle alttan alta çok rahatsızdır. Buna göre; Çin Hükûmeti, aldığı bir kararla her Uygur Türkü’nün evine zorla bir Çinli erkek yerleştirmektedir. İnsan hürriyeti, aile hürriyeti ve namus mefhumuna düşman böyle bir hâli, bırakınız Müslüman Türk bir Uygur ailenin kabul etmesini ateistler bile kabul etmez.
Bu iddialar, haberler doğru mudur?
Bu haber toplam 393 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim