Okumak başlı başına bir eylemdir. İnsanın içini onaran en usta yol göstericidir okudukları. Ruhun ilacı, zihnin dermanı kişinin okuduklarında gizlidir. Dünyada okumamız gerekenleri ve ömrümüzün her an kısalan çizgisini düşündüğümüzde, boş geçirilen vakitlere hayıflanmak yerine sürekli bir okuma eylemiyle baş başa kalmamız gerekiyor.
İşte bu noktada “Ne okuyalım, kimi okuyalım?” gibi insanın vaktini çalan, okumak için geçireceği vakitleri bunları düşünmekle harcayacağı bir durumla karşı karşıya kalabiliyoruz. Hayatta birçok şeyin olduğu gibi okumanın da elbette rehberi vardır. Özellikle usta dediğimiz yazarların, şairlerin, düşünce adamlarının kimleri okuduğunu, kimlerden beslendiklerini anlatmaları, yazmaları,bu bağlamda çok önemli bir yol gösterici olmakta.
Cemal Şakar’ın altını çizdiği satırlar
Öykücü, deneme yazarı Cemal Şakar’ın Okur Kitaplığı’ndan çıkan “Yazının Gizledikleri” kitabı, her dem yeni kalacak kitaplar arasında sayılabilir. Usta bir yazarın, kat ettiği mesafeyi hangi yol göstericiler sayesinde aldığını bizlere satır satır sunan bu kitap, özellikle ne okuyalım ve kimi okuyalım sorularına cevap veren bir çalışma.
Okuduklarını kendine saklayan, kimseyle paylaşmayan, hatta bu tür paylaşımları çok da faydalı görmeyenler karşısında Cemal Şakar gibi bunu bir kitap haline getiren, altını çizerek okuduklarını paylaşan yazarlar özellikle gençler üzerinde daha etkili olmakta. Cemal Şakar’ın öykülerini severek okuyan bir okurun onun kimleri okuduğunu da biliyor olması, özellikle kişinin kendini geliştirmesi anlamında çok önemli bir yere sahiptir.
Yazının Gizledikleri’nde Cemal Şakar sadece kitap isimleri, yazar, şair isimleri paylaşmıyor. Okuduklarından kendinde kalan satırları da alıntılarla paylaşıyor. Elbette bu alıntıları sadece paylaşmakla kalmıyor, kendi düştüğü notlarla bu satırlara zeyl düşüyor. Yazar ve şairlerin düşünce dünyalarına, edebi ve fikri yaklaşımlarına kendi dünyasından yorumlar getiriyor.
Mehmet Âkif’ten Ramazan Dikmen’e
Mehmet Âkif’le söze başlıyor Şakar. Ne güzel bir başlangıç. Medeniyet ve din bağlamından yola çıkarak Âkif’in mücadelesini anlatıyor, “bir şeyleri kurtarma telaşında olan bir muzdaribi” cümle cümle okuyor.
Âkif deyip geçmemek gerek. Cemal Şakar’ın bu başlangıcı çok klâsik olarak algılanabilir fakat şu da unutulmamalı ki Mehmet Âkif hakkında yazılan sayısız olumlu yazıya ve kitaba rağmen onun için söylenen akla hayale sığmaz cümleleri de unutmamak gerek. Bu yüzdendir ki Mehmet Âkif’i tekrar tekrar anlatmakta fayda var.
Cemal Şakar’ın kitabı, rengârenk bir okuma bahçesine açmış kapısını. İsteyen dilediği renge ulaşabilir. Nazım Hikmet de var kitapta, Ahmet Mithat Efendi de.Nurettin Topçu’dan alacağımız millet ve milliyetçilik dersinin yanında Yakup Kadri ile inkılâplar dönemininAnkara’sı da kendine yer buluyor kitapta.
Neden okuduğunu, neden beğendiğini de örneklerle anlatıyor Cemal Şakar. Ömer Lekesiz’in Ateşten Kelimeler kitabını nasıl ve neden okumaya başladığını ayrıntılı olarak anlatıyor bizlere.
Devamı için: http://www.dunyabizim.com/Manset/21211/rengarenk-bir-okuma-bahcesine-acilsin-kapilar.html
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.