• İstanbul 14 °C
  • Ankara 21 °C

Rüstem Budak: Pop İslam

Rüstem Budak: Pop İslam

Mesaj!
Allahın;
Mesajını almak
Mesajını vermek
Mesajını değiştirmek
Mesajını güzel kılmak
Mesajını okumak
Mesajını kim veriyor
Mesajını kim gönderiyor
Mesajını silmek
Mesajını inkar etmek
insani var oluşumuza yön verecektir.

***

Asgari ücretli kölelere, evsizlere, mahrumlara, mazlumlara,

işsizlere, işten atılanlara, çöpten ekmek toplayanlara, faizin köleleştirdiği insanlara,

sahte ideolojilerin kaybettiği insanlara, açlıktan nefesi kokanlara,

ulusal- küresel planların yapılıp uğrunda katledilen milyonlara,

anlam yitimi yaşayan insanlara, yetimlere, öksüzlere, yolda kalmışlara,

%1'in ezdiği %99’lar için Peygamberimiz buyuruyor:

"Allah kıyamet gününde: Ey Ademoğlu, Ben has­talandım, Beni ziyaret etmedin, diye buyurur. Kul: Ey Rabbim, ben sem nasıl ziyaret ederim ki, sen bütün âlemlerin Rabbisin, der.

Yüce Allah: Bilmez misin ki, filanca kulum hasta oldu ama sen onu ziyaret etmedin, bilmez misin ki, eğer sen onu ziyaret etmiş olsaydın, Beni onun yanında bulurdun, diye buyurur.

Ve yine buy­urur: Ey Ademoğlu, Ben senden yiyecek istedim, ama sen Bana yiyecek vermedin! Kul: Ey Rabbim, ben sana nasıl yiyecek veririm ki, Sen bütün alemlerin Rabbisin, der. Yüce Allah: Bilmez misin ki, filanca kulum senden su istedi de, sen ona su vermedin, oysa sen ona su vermiş olsaydın, o verdiğini Benim katımda bulurdun." (İmam Müslim)

 

***

İslam sanatı denildiğinde hat- tezhip- ebru- ciltçilik akla geliyor.
Oysaki sinema- resim- heykel- tiyatro- fotoğrafçılık- karikatür de birer İslam sanatıdır.
Din geneldir, hayatın bütününü kapsamaktadır. Sanat hayatın bir cüzüdür. Sanat ile dinin çağrısı insanın elinde şekillenir. Sanat öncelikle kullanıcının niyetine göre değer kazanır. Aynı şekilde sanat yaparken kullandığı objeler, imajlar, ruh, anlayış sanatın kimliğine yön verir.
Peygamberimiz döneminde bilfiil heykel gibi nesneler üzerinden ilahlaştırma yaşanmaktaydı. Ancak günümüzde böylesi ilahlaştırma yaşanmamaktadır. Aynı zamanda heykel ve türevleri günümüzde sanatsal formatta, insani varoluşun işaretlerini bu zemin üzerinden ifade edebilir.

***

Bir Sömürü- İktidar alanı olarak Rüya...
Rüya ile amel edilir mi?
Rüyaları tartışıp duruyoruz...
Hz. Muhammed başta olmak üzere kişiler- olaylar üzerinden rüyalarımızla tehditler- stratejiler- algılar oluşturmaya çalışıyoruz.
Rüya, Allah tarafından insana sorumluluk olarak yüklenmemiştir.
İnsanın hesabını vereceği bir şey olmayan Rüya'da kimi görürseniz görünüz(Peygamberimizi- sahabeleri- şeyhinizi- dostunuzu) onunla amel etmek, bu rüya üzerinden üstünlük taslamak,
strateji çizmek, yol göstermek İslami- Kur'ani- İnsani değildir.
Hz. Muhammed, gördüğü rüyalardan insanları sorumlu tutmamıştır ve bunlar üzerinden mücadele- taktik- strateji üretmemiştir.
Müslümanlar; yaşamın akıl- kalp- nefis- ruh olarak uyanık bulunduğu hallerden sorumludurlar.
Allah'ın sorumlu tutmadığı rüyalardan, insanı sorumlu tutmak ve yol göstermek safsatacılık- sahtekârlık- yalancılık- sömürüdür.

Rüya, gördüğünü iddia eden kimseye aksini hiç bir zaman iddia etmeyeceği bir zemin üzerinden hegamonya inşa edilmektedir. Türkiye'de cemaatler- tarikatler, Rüya'nın sağladığı rant üzerinden iktidar- zulm- cehalet devşirmeye devam etmektedirler.

***

Her Otorite tartışılmalıdır. En başta Dini otoriteler... 
(Diyanet İmamları- Şeyhler- Alimler- Aydınlar- Hocaefendiler- Ayetullahlar- Alevi Dedeler- Vatikan- Papazlar- Hahamlar- Budist Rahipler- El- Ezher alimleri- Suud Sünni alimleri...)
En çok da Dini Otoriteler kendilerini tartışmasız kabul edilmekte- ettirilmekte, dokunulmazlık zırhı ile korunmaktadırlar. Çünkü toplumsal- siyasal- sermaye otoritesini ilahi- metafizik boyutlarıyla meşrulaştıran- güçlendiren- yönlendiren Dini Otoritelerdir.
Dini Otoriteler, kendilerini meşrulaştırmak için, Allah adına hareket ettiklerinden algıları- inançları- düşünceleri daha etkili bir şekilde yönlendirmektedirler.
Çözüm; Allah'ın dininin, Halkın dini haline gelmesidir. Kim ki Allah'ın dini Halkın dini değilde, sarayın- tekkenin- dergâhın- tapınağın- mabedin dini haline getiriyorsa, ona karşı mücadele edilmelidir.

***
Pop- İslam Çağı...
Pop- İslam çağındayız.
Görüntü- Ses- İmaj- Efekt- Algı Mühendisliği- Tasarım- Stüdyo ve Ekran ile tamamlanan
kişilerin üzerinden zihin inşası devam ediyor.
Her alanda Pop- İslam'ın ikonları- temsilcileri var:
Dini Sohbet, İslam Düşüncesi, Edebiyat, Tarih, Moda…
Pop İslam; egemen kültürün kodları üzerinden etkili oluyor.
Bu kültürün ürettiği tipolojiler yeni kuşakların; inanç, düşünce, edebiyat, giyim başta olmak üzere her alanda etkili olmaktadır.

Şu anda kitlelerin en çok yaşadıkları İslam anlayışı; Pop İslam…

Pop İslam; varoluş amacı sorgulanmayan, “Takva” ölçüsü, üstünlüğü, etkisi ile gündem oluşturmayan…

Pop İslam; sürekli bir çizgi üzerinde olunmayan, sürdürülmeyen, bölük pörçük, işine geldiğinde uygulanan…

Pop İslam; hazları sınırladığında bırakılan, sadece belli mevsimlerde- aylarda- günlerde başvurulan…

Pop İslam; bohem bir tavır ile sorgulanan, eğlenceli olduğunda yapılan, acı verdiğinde bırakılan bir İslam…

Pop İslam; belli bir omurgası, çizgisi, derdi, arayışı olmayan, sadece anlık varoluşa karşılık gelen yönünü esas alan…

Pop İslam, sadece bireysel mecra ve macerayı esas alan, toplumsalı- ötekisi olmayan, bencilliğin girdabında kaybolan…

Pop İslam çağındayız.

Çünkü Kapitalizm bütün sözü, yazısı, dili, rengi ile bize hükmetmeye başladı. Pop kültür, Pop yaşam, Pop müzik, Pop söz ile bütün yaşam alanlarına olduğu gibi dini tasavvurları da etkilemeye başladı.

Bu haber toplam 1383 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim