• İstanbul 19 °C
  • Ankara 21 °C

Şaban Karataş

M. Çetin BAYDAR

Erzurum Ziraat Fakültesinde “Deneme ve İstatistik Metotları” dersini alırken Muhterem Hocamı tanımışım.

Dersleri sırasında zaman zaman konu dışına çıkar espriler yapardı. Bir keresinde sırtını yazı tahtasına sürtmeye başladı. Bütün anfi hoca yine ne muziplik yapıyor diyerek kulak kesildik
“İşte değiniyorum..” Bu haliyle “Temas etmek” kelimesi dururken uyduruk “değinme kelimesini anlamda mahkum etmeye çalışıyordu.
Onu odasında da ziyaret ederdik. Çalışma masasının başında Teksas'ta katledilen Kenedi’nin fotoğrafı dururdu. Gel zaman git zaman Hocamız TRT Genel Müdürü (1976) olunca, bizi de Ankara’ya çağırdı.
“Hocam” TRT’de neler yapılabilir konusunda üstad Cemil Meriç’e baş vursak nasıl olur? dedim. “Durma git!”dedi Bu sayede Merhum Cemil Meriç’i odalarından koridorlarına rafları leba leb kitap dolu evinde ziyaret ettim.
Konuya dönüp devam edeyim: Karataş Hocamın bana takdir ettiği vazife Türkiye’nin Sesi Radyosu Türkçe Yayınlar Müdürlüğü idi. Elli dolayında prodüktör, prodüksiyon görevlisi ve spiker ile Yurt Dışı Türklüğü’ne yönelik kısa dalgadan süzgeç vazifesini görüyordu.
24 saatlik Türkçe yayını yürütüyordum.
Kadrolu yazarlarımızın dışında “kaşeli” çalışan pek çok ünlü de yayınlarımıza katkılarda bulunuyordu. Cihat Baban, Aydın Yalçın, Esin Çelikkan, İlhan Bardakçı, Çetin Karamanbey, Kamil Turan, Kerim Aydın Erdem o kadrodan aklımda kalan bazı isimler.
Türkiye’nin Sesi Radyosu Türkçe yayınlarını bir yıl müddetle idare ettim. 1977, Karaoğlan Ecevit efsanesinin fırtına gibi estiği yıldı. TRT’nın sağcı yönetim elinde bulunuşu, Ecevit muhalefetinin baş malzemesiydi. Genel Müdürümüz, genel karargahı takviye amacıyla “Artık orayı bırak buraya gel” dedi ve Genel Müdürlükle hemzemin çalışan Televizyon yayınları öndenetim ve redaksiyon şubesinin başına geçmemi istedi. Bu şube, Ankara Televizyonunun yaptığı yayınların hem muhtevasını hem de bütçesini denetlemekle kalmıyor, program tekliflerinde de ilk süzgeç vazifesini görüyordu. Televizyon prodüktörlüğü için çabalayıp radyo prodüktörlüğü ile yetinmek zorunda kalmamın ardından, şimdi Tv. prodüktörlerinin hacet kapısı mahiyetindeki bir şubenin başına getirilmişim.
TRT kurulduğu tarihten itibaren CHP’nin kalesi olarak inşa edilmişti. Bu kalenin içinde solun her türlü fraksiyonu barındığı gibi, klasik CHP zihniyetinde olanlar da vardı. Şaban Karataş döneminde TRT’ye yapılan “sağcı” çıkarmanın müspet ve menfi anlamda tepkiler alması bu dengesizliğin bir sonucudur. Bir taraf surda delik açmağa çalışıyor, karşı taraf açılan gedikleri anında onarmak istiyordu.. Bu direnişin karargahı malum gazetelerdi. Sütunlar “TRT işgali” “Yapımcı kıyımı” diye başlayan haberlerle dolup taşıyordu. Yürütmeyi durdurmak için Danıştay’a açılan davaların haddi hesabı yoktu. Biz bir yandan bu hücumları geçiştirmeye çabalıyor, beri yandan tahkimatımızı artırıyorduk. Şaban Hoca ekibi olarak TRT’ye yeni isimler kazandırıyorduk ama, ne yazık ki bunlar arasında fikir ve estetik üretecek, Radyo-Tv. yapımlarına ehliyetle el koyacak olanların sayısı hayli azdı. Programcı-haberci diye fellik fellik aranırken, bulabildiklerimiz idari kadroları şişirmekten başka bir işe yaramadı. 1977 yazında yapılan seçimler sonucu zafer çığlıkları ile sokaklara dökülen CHP’lilerin bir numaralı miting alanı TRT Genel Müdürlüğü çevresiydi. Aradan yıllar geçmesine rağmen “Şaban Kümese” çığlıkları hala kulaklarımdadır.
Hocam Şaban Karataş’ı kümese gönderenler, kümes hikayesinin istatistik metotlarını tavuklara uygulamasından kaynaklandığını ne araştırabildiler ne de düşündüler.
Şaban Hoca kısa süre sonra ayrılmak zorunda kaldı, ama CHP de hükümeti kuramadı. Başta yine muhafazakâr hükümet vardı ancak TRT ârafta kalmıştı. TRT zirvesi vekâletle yürütüldüğünden Danıştay kararları rahatça uygulanıyor, Şaban Hoca’nın görevden aldığı eski yöneticiler birer ikişer gelip koltuklarına oturuyorlardı.
Ziraat Mühendislerinin Üst Düzey TRT Serencamı
Umarım Prof. Dr. Şaban Karataş ve yanında Ankara’ya getirdiği Erzurum Ziraat Fakültesi menşeli şahsiyetleri kast ettiğim, ilk bakışta anlaşılmıştır.
Prof. Dr. Şaban Karataş ve beraberindeki meslek grubunun TRT serencamı Aşağı satırlarda sıralanan eşhasın Faaliyetleri incelenerek anlaşılabilir.
Prof. Dr.Şaban Karataş-Ziraat Y.Mühendisi –TRT Genel Müdürü
Kenan Yomralı (Merhum)-Ziraat Y Mühendisi-TRT Müzik Dairesi Başkanı
Sacettin Gürbüz-Ziraat Y.Mühendisi-TRT Genel Müdür Yardımcısı
M.Çetin Baydar-Ziraat Y.Mühendisi- TRT Ankara Tv. Denetim ve Bütçe Müdürü
İşte bu heyet ve heyete paralel milliyetçi-muhafazakar görüşlü yüz dolayında fikir ve sanat adamı yaklaşık iki yıl süre ile TRT’yi yönettiler.
Danıştay’a açılan davaların haddi hesabı yoktu. Biz bir yandan bu hücumları geçiştirmeye çabalıyor, beri yandan tahkimatımızı artırıyorduk. Şaban Hoca ekibi olarak TRT’ye yeni isimler kazandırıyorduk ama, ne yazık ki bunlar arasında fikir ve estetik üretecek, Radyo-Tv. yapımlarına ehliyetle el koyacak olanların sayısı hayli azdı. Programcı-haberci diye fellik fellik aranırken, bulabildiklerimiz idari kadroları şişirmekten başka bir işe yaramadı. 1977 yazında yapılan seçimler sonucu zafer çığlıkları ile sokaklara dökülen CHP’lilerin bir numaralı 1964’te CHP zihniyeti esas alınarak kurulan TRT, yaklaşık 10 yıl sonra 1975’te Prof. Dr. Şaban Karataş ve arkadaşları öncülüğünde CHP karşıtı bir hareketle tanışmış oluyordu.
Günümüz TRT’sinin, Şaban Karataş’ın TRT kavgasından pek çok tecrübe edindiği söylenebilir.
Sözü hoş bir hatıra ile itmam edeyim. Şaban Hoca TRT’den ayrıldıktan sonda Erzurum Ziraat Fakültesine dönmek istedi. Ama solcuların elinde olan Fakülte yönetimi bu dönüşü onaylamıyordu. Fakülte hocalarından biri olan Saib Tellioğlu’nun koridorlarda “Dayan Şaban! Arhandayam diye arka çıkması hoş bir hatıra olarak günümüze kaldı.
Mustafa Çetin Baydar
Ankara 15 Kasım 2103

 

Bu yazı toplam 2379 defa okunmuştur.
  • Yorumlar 3
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Yazarın Diğer Yazıları
    Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
    Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim