• İstanbul 12 °C
  • Ankara 11 °C

Şehir araştırmaları ve kimi tespitler

M. Ali ABAKAY

Her şehrin kendisine ait tarihten kalan değerleri, inançtan mütevellid kıymetleri, edebiyat ve sanat alanında aşılması zor isimleri, halkiyat alanındaki zenginliği, muhtemelen diğer şehirlerden farklılık göstermekte, böylelikle her şehrin kendisine has, nev’î şahsına münhasır hususiyeti söz konusudur.
Alanında halen aşılmaz görünen ve böyle kalmaya devam edecek olan Evliya Çelebî Seyahatnâmesi’nde hayat hikâyelerini okuduğumuz yüzlerce şehrin günümüze kalanlarıyla karşılaştırırken, şehirlerin neden ayakta kaldığını, kimi şehirlerin niçin tarihten silindiğini kendimizce sorgularken, günümüzde köy-kasaba olup sonradan şehre dönüştürülen kentlerin tarihî kimlikten yoksun, değerlerden azade haliyle gündeme gelmelerinin sebebini araştırmaya gerek var mı?
Resmî yönetimin kararlarıyla olan köy-kasaba-kent şehirleşmesi, diğer şehirlerin hem toprak kaybına hem değerlerinin, hususiyetinin değişimine sebep olmaktadır.
İstanbul’a uzun zaman bağlı olan yarımada şeklindeki Yalova’nın il yapılmasının özel bir sebebi olmalı . Bayburt, yine sonradan ortaya çıkmış bir ildir, ilçe yönüyle. Buna siz Ardahan’ı ekleyebilirisiniz, Kilis’i düşünebilirsiniz.
Karaman’ın il olması, Konya’nın geniş sınırları içinde düşünülecek durum iken Bartın’ın il olarak ortaya çıkması farklıdır. Batman’ın il olması, Şırnak’ın il yapılması Bartın ile mukayese edilemez.
Günümüzde kimi ilçelerin bağlı bulundukları illerden gelişmiş olmaları, nüfus ve yerleşim yerlerinin fazlalığı söz konusudur. İskenderun’un Hatay-Antakya’dan daha fazla nüfusa sahip oluşu, İskenderun’u il yapmamaktadır. Osmaniye’nin il yapılması, Adana merkeze uzaklık ile izah edilemez… Birçok ilden fazla nüfusa sahip Kızıltepe’nin (Mardin), Siverek’in( Şanlıurfa)il olması söz konusu edilmemektedir. Oysa Siverek daha önce ildi ve Urfa ile komşuydu. Günümüzde Siverekli, bu sebeple   Urfa’dan kopuk durmaktadır.
İllerin kimisinin ilçe, kimi ilçenin il konumuna getirilmesi, resmî otoritenin tasarrufudur. Burada yerleşim alanının stratejik-ekonomik ve konumu önemlidir. 67 İlden sekseni aşan il durumuna gelişte kimi siyasî mülahazaların olduğu bilinmektedir.
Gaziantep’in Kilis’i içinden doğurması ve başka illerle komşu olmayışı, sadece Suriye ile sınırının belirlenmesi, belki sınırda oluşuyla açıklanabilir, Şırnak gibi, Ardahan gibi. Erzurum, Erzincan, Gümüşhane ve Trabzon arasında Bayburt’un doğması, sınırda olan stratejik konumla izah edilemez. Yalova’nın il yapılma kararında, sebep ne olursa olsun Bursa’ya bağlanması gerekliydi. Kişinin ithalat ve ihracat koşulunu göstererek, Kocaeli ‘nin ve İstanbul’un Doğusu’na yakınlığıyla durumu izah edemez.
Çok il üretmenin bize kazandırdığı fazladan toprak kazancı mı var? Yoksa yüz ile çıktığımızda Vali sayısı ile mi övünürüz? Ne kadar il sayısı artarsa milli gelirimiz mi artacak?
Birçok ilçe il, birçok köy ilçe hasretiyle yanıp tutuşurken, sözü küçücük ilçelere ve kimi şehirlere getirmek istiyoruz. Şehir araştırmalarımızda görünen, çoğumuzca adı-sanı duyulsa da fazlaca bilinmeyen, gündeme gelmeyen illerin ve ilçelerin birer medeniyet merkezi, medeniyetler kavşağında bulunduğuna dair kitaplardan bilgiler öğreniyoruz. Bu şehirlerin kaçında kaç medeniyet kurulduğunu bilmeyiz de biz, Siirt’e bağlı olan Batman’ın gelişmiş ekonomisine ve nüfusuna rağmen hala il olduğuna kendimizi inandırtamıyoruz. Batman, 1950’lerde bir köydü, petrol ile günümüzdeki şeklini aldı. Bu Batman’ı küçümsemek değildir, asla. Diğer illeri açıklama için sadece bir misaldir.
Biri bana 50 sene önce bir ilçe olan beldeyi, bu gün medeniyetler beşiği olarak sunsa, buna dair birçok kitabı kaynak gösterse ve bunun adına birçok sempozyum düzenlense Antakya dururken İskenderun’un, Ağrı dururken Iğdır’ın, Bolu varken Düzce’nin esamesinden bahsetmenin gereksiz olduğunu söylerim.  Hatta Harput dururken Elazığ’ın bahsi bile ruh inciticidir, sonradan il haline getirilen Kırıkkale’nin Ankara’nın halen gölgesinde kalışı misali.
Her şehrin medeniyet merkezi olduğunu, medeniyetler beşiği olduğunu, bu şehirlerin dünyanın şekillenmesinde ne derecede etkili olduğunu öğrendikçe İstanbul’a, Diyarbekir’e, Konya’ya, Sivas’a, Van’a, Mardin’e selamlarımızı yolluyoruz, “Üzerinizdeki yük hafifledi, sevinin.” diye.   

Bu yazı toplam 1139 defa okunmuştur.
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim