• İstanbul 14 °C
  • Ankara 18 °C

Şükrü Kanber: Mehmet Şevket Eygi’nin Milli Gazete’de yazma hikâyesi…

Şükrü Kanber: Mehmet Şevket Eygi’nin Milli Gazete’de yazma hikâyesi…
İyi bir Mü’min, büyük bir estetik insanı, tam bir İstanbul beyefendisi idi.

Bunu benim söylememe hacet yok, “gazeteciyazar” hariç hiçbir sıfatı olmamasına rağmen, hiçbir özel organizasyon olmadan onu uğurlamaya gelen cenazesindeki büyük kalabalık, tabutunu sırtlayan Cumhurbaşkanı omzu hakkıyla yaşanmış bir ömrün nihai noktasını gösterdi zaten. Biz iyi bir kul ve iyi bir insan olduğuna şahidiz Ya Rab!

Yıl 1989 yılının sonbaharı.

Bendeniz Marmara Üniversitesi Basın Yayın Yüksek Okulu 4. sınıf öğrencisiyim ve aynı zamanda da Milli Gazete’de muhabir olarak çalışmaktayım.

Bir gün sınıf arkadaşım Servet Solmaz, saygıdeğer bir büyüğe yapacağı ziyarete benim de katılmamı istedi.

İlk kez Mehmet Şevket Eygi adını böyle duydum.

Beraberce Sultanahmet’e gittik.Tarihî müze havasındaki bir eve girdik.

Mülayim mi mülayim, nazik mi nazik, pamuk gibi bir adam karşıladı bizi. Basın Yayın öğrencisi olduğumuz için, gazetecilik mesleğinden gelen bir şahsiyet olarak bizimle özel ilgilendiğini daha sonraları fark edecektim.

Biraz sohbet ettikten sonra bizi hemen evinin yakınlarındaki bir pideciye götürüp Konya etli ekmeği ısmarladı.

O konuştu, biz sorduk, o sordu biz konuştuk…
Yaklaşık iki yıllık süren bir öğretmen-öğrenci ilişkimiz böylece başlamış oldu.

Haftada en az bir gün evine uğruyor, sohbet ediyor, haber yapacak bilgi ve materyallerle yanından ayrılıyordum.

Verdiği bilgiler ışığında pek çok haber yaptım ve bunlar Milli Gazete’de neşredildi.

Yılın sonuna doğru -kesin tarihleri hatırlayamıyorum- bir gün kendisine “abi, sizinle güncel konular üzerine röportaj yapmak istiyorum, en dersiniz?” diye sorduğumda o meşhur gülümsemesiyle bana baktı ve “Milli Gazete benim röportajı yayınlamaz” dedi.

Tıfıl bir öğrenci ve muhabir olarak neden böyle konuştuğunu elbette anlamadım.

Ben ısrar edince; “Şöyle yapalım, sen gazetene söyle, izin alırsan röportajı seve seve yaparız, boşuna yorulmamış olursun…”

Devamı: http://www.gercekhayat.com.tr/yazarlar/mehmet-sevket-eyginin-milli-gazetede-yazma-hikayesi/

Bu haber toplam 1600 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim