Tarkan Zengin başlarken yaptığı konuşmada Abdülhamit Beyin Gaziantep’ten yeni dönmesine ve tüm yoğunluğuna rağmen programa iştiraki için teşekkür etti. Anayasa değişikliği ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi üzerine konuşacaklarını ifade etti. MHP’nin teklifi ile Abdülhamit Beyin de yapıcı çalışmaları ile nihayete eren süreci değerlendiren Zengin, Abdülhamit beyi tebrik etti.
AK Parti Genel Sekreteri ve Gaziantep Milletvekili Abdülhamit Gül ise konuşmasına, TYB’de konuşma yapmaktan memnuniyet duyduğunu ifade etti. Kültür hayatımıza yaptıkları katkılarını da değerlendiren Gül, her yıl verdikleri ödüller için de ayrıca tebrikte bulundu.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi tekliflerini ve Anayasa değişikliğini anlatan Gül, her anayasa yapımında Türkiye’de hangi sistemin daha iyi olacağının tartışıldığını ifade etti. Dünyada demokratik sistemlerin başkanlık sistemi, yarı başkanlık sistemi ve parlamenter sistem olarak üçe ayrıldığını söyleyen Gül, bu sistemlerden hangisinin tercih edileceğinin ülkelerin siyasi geçmişleri ve tercihleri itibarıyla yapıldığını anlattı.
Türkiye’de parlamenter sistemin parlamenter sisteme ne kadar uyumlu olduğunun da tartışmalı olduğunu ifade eden Gül, şu anki sistemin parlamenter sistemden ziyade melez bir sistem olduğunu da söyledi. Türkiye’deki sistemin darbeci bir sistem olduğunu aktaran Gül, bu meselenin sadece birkaç aydır tartışılan bir durum olmadığını ve çok partili hayata geçildiğinden beri tartışılan bir durum olduğunu ifade etti. Son dönemde daha sık ve yoğun şekilde gündeme gelmesi ve çaba harcanmasının nedenini 15 Temmuz’un etkisi olarak değerlendirdi. Anayasaların olağanüstü dönemlerde değiştiğini anlatan Gül, bu durumun anlaşılabilir olduğunu ifade etti.
1961 ve 1982 anayasasının vesayetçi anlayışla hazırlandığını ifade eden Gül, bu anayasalarda “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” demesine rağmen daha sonra “Millet egemenliğini anayasanın koyduğu esaslara göre yetkili organlar eli ile kullanır.” dendiğini ifade etti ve bunun birçok bürokratik mekanizmayı devreye soktuğunu anlattı. AK Partinin tam da bu bürokratik oligarşiyi kaldırmak istediğini ifade etti; halkın adına karar verenlerin halkın iradesi hilafına hareket edebildiğini ifade etti.
Meclisten geçen anayasa değişikliğini bir cümle ile özetlemek gerekirse şöyle özetleyebileceğini söyleyen Gül, “Hükümeti kurmada hükümeti yönetmede yasamaya ya da bir takım bürokratik mekanizmalara değil, doğrudan millet yetkili kılınıyor” dedi. Kavganın temel sebebinin de bu olduğunu ifade eden Gül, Menderesler, Özallar çıkmasın Erdoğan gibi bir siyasi aktör bu ülkenin başına gelmesin diye kavga verildiğini ifade etti.
82’deki sistemin vesayetçi Cumhurbaşkanı seçtirdiği ifade eden Gül, parlamentonun Cumhurbaşkanını seçmesinin vesayetçi anlayışın sistemi olduğunu zira halk seçerse Menderes gibi liderlerin başa geleceğinin düşünüldüğünü ifade etti.
2007 yılında referandum ile Cumhurbaşkanını halkın seçmesinin sağlandığını ifade eden Gül, bu sürecin devamının da gelmesinin gerekliliğini ifade etti. 2017 referandumunun 2007 referandumunun yarım kalmasının tamamlanması demektir diye konuştu. “Cumhurbaşkanın halk seçiyor ve bu nedenle şuan anayasa değişikliği bir zorunluluktur” diyen Gül, nedenini şu anki sistemin parlamenter sistemden ziyade yarı başkanlık sistemine yakın olduğunu ve bu melez durumundan çıkmanın zorunluluk olduğunu ifade etti. “Şuan bir arabada iki şoför var diyen Gül, şuan şoförler uyumlu ama uyumlu olmadığı zaman ne olacak?” dedi. Bu nedenle bu değişikliğin bir zorunluluk olduğunu açıkladı.
Yürütmede istikrar olması ve çift başlılık olmaması için çaba harcadıklarını ifade eden Gül, ya parlamenter sisteme dönmek ya da bu değişikliği kabul etmek gerekliliğini ifade etti.
Bu değişiklik ile aynı gün hem cumhurbaşkanının hem de meclisin seçileceğini ifade eden Gül, milletin yasamayı da yürütmeyi de seçeceğini ifade etti. Bu sistem ile diktatörlüğün geleceğini söyleyenlere şunu söyledi: “O zaman millet diktatör oluyor demektir sizin gözünüzde”
Yargı ile ilgili de açıklamalarda bulunan Gül, 1. turda HSYK’nın 3/2 çoğunluk gerektiğini, 2. turda 5/3 çoğunluk gerektiğini, 3. Turda en çok oy alan iki adaydan kura ile seçildiğini ve bunun çok demokratik bir sistem olduğunu ifade etti.
Konuşmasından sonra soruları cevaplayan Gül’e TYB Genel Başkanı Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan ve TYB Genel Sekreter Yardımcısı Tarkan Zengin teşekkür beratı verdi. Hatıra fotoğrafı çekildi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.