• İstanbul 23 °C
  • Ankara 28 °C

CEMİL MERİÇ; Türk Düşüncesinin Everest’i

Fahri TUNA

20. Asır Türk Düşüncesinin Everest’i...

Düşüncenin ve kelimelerin imparatoru.

Aydınlandıkça aydınlatan münevver.

Batıyı en iyi tanıyan Batılı... Fikir tarihine Eyfel Kulesi’nden yola çıkar düşünürümüz...

Yetmiş bir yıllık ömründe, 38 yaşından itibaren hiç görmedi. Ancak; “görmek için gözlerin, işitmek için kulakların sıhhatli olması yetmez. Kaç milyon çift keskin göz, gözleri görmeyen Cemil Meriç’in gördüklerini görebilmiş, kaç milyon çift keskin kulak, kulakları duymayan Beethoven’in duyduklarını duyabilmiştir” (1)

Görmeyen gözleri, nice ölümsüz hakikatleri gösterdi bize.

Namuslu bir fikir seyyahı...

“Kimim ben?” sorusuna “hayatını Türk irfânına adayan münzevi ve mütecessis bir fikir işçisi” diye cevap veriyor Cemil Meriç(2).

Hz. Ömer’e “ümmi bir kadının verdiği ders misâli” Cemil Meriç’in de aldığı destanlık bir ders vardır: Kızı anlatıyor; “Babam ve ben Konya’daki bir konferanstan trenle İstanbul’a dönüyoruz. Sekiz kişilik kompartımanda altı kişiyiz, diğer dördü üniversite öğrencisi. Yolda öğrencilerden bir babama sordu: “Ne iş yapıyorsunuz?”, babam “yazarım” diye cevapladı. “Neler yazdınız?” dedi genç adam, babam anlattı: “İlk sosyolog ilk sosyalist Sen Simon”, “Balzac’tan bir roman çevirisi”, “Hint felsefesini anlatan Işık doğudan Gelir” vs... bugün bütün Türkiye’nin teşekkür borçlu olduğu o genç üniversite öğrencisi, “hocam bunlar hep yabancı, bu ülkeyi, bu ülkenin insanlarını ne zaman yazacaksınız?” diye sordu. Babam o gencin sorusundan sonra tarihin en aydınlık medeniyetlerinin başında gelen kendi medeniyetine yöneldi ve bir süre sonra “Bu Ülke” çıktı.”(3)

Hayali, Avrasya diye bir dergi çıkarmaktı.

Önceleri komünist –sırasıyla- sonra sosyalist, milliyetçi, son durağı: İslâm... Düşüncenin bütün mabetlerini tavaf ettikten sonra huzuru İslam’da buldu.

Hafızası tam bir “Kırk Ambar”dır. (4)

23 yaşında mahkemede “Marksistim” diye bağırdığında “tek bir işçinin bile elini sıkmamış” olduğunu itiraf ediyor. (5) Biz, Cemil Meriç’te olduğu gibi “rüyalarıyla fethedilen veya işgal edilen” bir milletiz. “Yalnız Paris Vatan, kafamın vatanı” (6) diyor. Türk aydını 19. asırda Paris’i Kâbe edineli beri “kendisini ülkesinde gurbette hisseden bir Parisli”dir. Avrupa’yı karış karış fethe çıkar üstadımız. Bir süre sonra “Olemp’i ararken Hint çıkar karşısına.” Binlerce kitaptan, “Paris’ten Hint’ten sonra”; son durağı: “Bu Ülke”dir, (7) kendi ülkesine sığınır. Bir çoğumuz bu ülkeyi, onun “Bu Ülke” sinden tanıdık.

Ekseriya Fransızca düşündü, Türkçe yazdı. Üslûp dahisi...

Türkçesi, halis bir Osmanlıca; yani halis bir Türkçe. “O bir kütüphane... Bir bibliyografya... Bir referans kumkuması.” (8)

Liselerde Fransızca öğretmenliği, İstanbul Üniversitesi’nde Fransız Dili ve Edebiyatı ile Sosyoloji hocalığı var. Yerini daima kendisi seçti... Yalnızlığı bundandı.

“Gerçek büyükler tanınmadan öldüler” der.; doğru: Tıpkı onun gibi...

Gerici; tıpkı Balzac gibi, Dostoyevski gibi, tek kelime uydurmayan, tek kelime uydurukçaya itibar etmeyen münevver... Zaten, “Murdar bir halden muhteşem bir maziye kanatlanmak gericilikse, her namuslu insan gericidir” sözü de onundur. (9)

Dünyaya kütüphanesinin penceresinden baktı. “Fildişi Kuleden” başlığıyla yazılar yazdı... Zamanla kulesini güneşe dönüştürdü.

Çocukları Mahmut Ali ve Ümit.

Ümit Meriç Yazan sosyoloji profesörüdür; alanının en iyilerinden.

Şapkası: Bir çift siyah gözlük...

Iğrabtan mahalli: Ötre; şeddesi de var.

 

*Cemil Meriç (Hatay 1916-İstanbul 13 Haziran 1987)

1.Mehmet Selahaddin Şimşek, Zafer, Sy. 170, Sh.27,

2. Prof.dr. Ümit Meriç, “Babam Cemil Meriç”, 08.06.2002 tarihinde Adapazarı ASM’de verdiği konferanstan,

3. Prof.Dr. Ümit Meriç’in adı geçen konferansta anlattıklarından,

4.1980’de yayınlanan kitabının adı.

5.Cemil Meriç, Jurnal-1, Sh. 78

6.Cemil Meriç, Jurnal-1, Sh. 105

7.1974’de yayınlanan kitabının adı.

8. Ergun Göze, Üç Büyük Mustarip, Sh.58

9.Cemil Meriç, Bu Ülke, Sh.80

 

14.06.2013

Bu yazı toplam 1121 defa okunmuştur.
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim