Fransa ise sömürücülerin en şedidi; laikliğin mucidi; kültür ve sanatın güya merkezi; ağzı açıkların kıblesi, kibirli bir ülke.
Bir gün Mali’ye Sophie Petronin isimli Fransız bir bayan gelir. Aslında temiz yürekli bir aktivist olmasına rağmen Müslümanlar onu casus sanarak kaçırır ve dört yıl rehin tutarlar.
Laik Fransa İslam Peygamberi hakkında hakaretamiz karikatürleri “ifade hürriyeti” bahanesi ile beton yığını kocaman binalara aksettirir. Macron’un desteklediği bu edep dışı davranış, haliyle Fransa ile Müslümanlar arasında bir gerginlik yaratır.
Bu esnada Sophie Petronin Fransa’ya inmektedir. Hava alanında kendisini Cumhurbaşkanı Macron bizzat karşılar. Niyeti gösteri yapmaktır. Terörist Müslümanların elindeki bir esir dönmektedir; laik Fransa için bundan daha iyi fırsat mı olacaktır?
Kameralar mevzilenir, Cumhurbaşkanı Macron misafiri karşılar, “Hoş geldin Sophie” derken beklentisi, Müslümanları kötüleyen cümleleri ağzından almak ve bunu dünyaya servis etmektir.
Lakin hayatının en büyük şokunu yaşar. Zira gelen hanım hiç ummadığı bir cevap vermiştir:
“Benim adım Sophie değil Meryem. Ben Müslüman oldum.”
Macron planladığı basın toplantısını iptal eder ve havaalanını terk eder.
Olayı duyar duymaz aklıma Hz. Sümame’nin ibret dolu hikâyesi geldi.
Devamı: https://www.milatgazetesi.com/yazarlar/mali-muslumanlarindan-laik-fransaya-mektup/
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.