En yakınımızdan en uzağımıza, komşularımızdan akrabalarımıza varıncaya kadar insani ilişkilerde dikkat etmemiz gereken bazı hususlar var. Genel anlamda bunları şöyle özetleyebiliriz.
Her işimizde doğru ve dürüst olmalıyız. Herkes bizim güvenilir olduğumuz konusunda emin olmalı. Sahtekârlık yapmaktan, aldatmaktan, kandırmaktan, fitneden ve kötülük yapmaktan sakınmalıyız. Özellikle menfaat söz konusu olduğunda daha dikkatli olmalıyız. Yani bir paraya, makama vs. ulaşmak için yalan söyleyerek aldatarak hareket etmemeliyiz.
Menfaatçi olmamak
Müslümanlığın kalitesi bir menfaat çıktığında ortaya çıkar. İmanın hakikatine ermiş olan Müslüman bir kimse menfaat söz konusu olduğunda, fitne ve fesattan uzak durarak kardeşini tercih eder.
Bir kimse, çok ve iyi gibi gözüken haram parayı değil de az ama bereketli imkânı tercih ediyor, kendi nefsi yerine kardeşini düşünüyorsa o kimse Müslümanlığın hakkını veriyor demektir.
Miras olaylarında, boşanma davalarında, komşu komşunun hakkını gözetmede, iş arkadaşlarıyla olan münasebette, bir dairede görev dağılımında ve akrabanın hukukuna riayet etme konularında bu türden imtihanlarla karşılaşabiliriz.
Cenabı-ı Hak, Peygamber Efendimiz sallellahu aleyhi ve sellme’e ve onun şahsında biz ümmetine şu mesajı vermiştir: “Emrolunduğun gibi istikamet üzere ol! Seninle beraber tövbe eden mü’minler de emrolundukları gibi istikamet üzere olsunlar! Ve sakın aşırılığa kaçmayın!” (Hûd, 112) Resûl-i Ekrem Efendimiz bu ayet-i kerimeye işaretle; “Beni Hûd Suresi ihtiyarlattı” (Tirmizî, Tefsîr, 56/3297; Kurtubî, IX, 107) buyurmuştur.
Devamı: https://irfandunyamiz.com/topluma-karsi-edeplerimiz-abdulkerim-temizcan/
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.