• İstanbul 18 °C
  • Ankara 18 °C

Alaattin Karaca: Bir seyr ü süluk öyküsü ‘Gariplerin Kitabı’

Alaattin Karaca: Bir seyr ü süluk öyküsü ‘Gariplerin Kitabı’
İskoç yazar Ian Dallas’ın eseri “Gariplerin Kitabı” (Çev. İsmet özel, Şûle Yay., 2012). Ian Dallas, Abdulkadir Es-Sûfî’nin Müslüman olmadan önceki ismi.

“Gariplerin Kitabı”nda Abdulkadir Es-Sûfî, kendi arayış öyküsünü; modern dünyanın sadece maddeye odaklı mekanik bilgi ve gerçeklik anlayışından bunalan bir aydının, -tıpkı Cemil Meriç’in “Kültürden İrfan”a dediği gibi- bilgiden hikmete olan yolculuğunu, tasavvufî deyişle seyr ü sülûk’unu anlatır.
Tüm bildungsromanlar gibi bir huzursuzluk, bir sıkıntıyla başlar öykü. Kahraman, odasındaki bir resim vasıtasıyla -bu bir işarettir- kaybolan bir kütüphaneciyi ve bir kitabı bulmak üzere yola çıkar. Yolculuk boyunca birtakım aşamalardan geçer ve sonunda büyük bir değişim yaşayarak menzile ulaşır. Artık baştaki kişi değildir, seyr ve sülük tamamlanmış, kemale ermiştir.

Doğrusu eser başlarda derunî, hikmetli cümleler içeriyordu. Arayanın modern dünyaya ve bilgi anlayışına yönelik tespit ve eleştirileri çarpıcıydı, en önemlisi arayanın huzursuzluğunun felsefî temellerini anlamlı kılıyordu. Meselâ kaybolan kütüphaneci nerede, onu nasıl bulabilirim diye sorduğunda, kalp gösterilerek “Kendiniz bulun. Hepsi burada. Her şey…” (s. 23) denilmesi, bulma’nın bizzat arayan tarafından ve kendinde/ kalbinde vuku bulacağına işaret etmek bakımından önemliydi. Modern dünyanın aydınları ona göre “kendi düşüncelerinden örülmüş kafesler içinde bir o yana bir bu yana koşuşturan beyaz fareler”e benziyorlardı (s. 30). Katılıyorum bu düşünceye. Çağımızın kariyerist profesyonel uzmanları, kendi icat ettikleri bilginin tutsağıdır ve o bilgi dışındaki bilgiye kapalıdırlar, kendi yarattıkları ‘bilgi’yi tek gerçek olarak görür, ona taparlar. Çoğu öğretir, eğitmendir ama gerçekte bir şey bilmez, düşünür fakat akletmezler… Ezberlenmiş ve kabuk bilgi’nin etrafında dönüp duran, bir türlü derinlere dalamayan basit beyinler.

Dediğim gibi başlarda eserde zihni yükseklere sıçratacak cümleler vardı. Meselâ “Burada imparatorluk gücünü yitirdi. Askerler bilginlerden daha şerefli sayılıyor, bilgin de kendine değil kitaplarına güvenir oldu.

Devamı: https://www.karar.com/yazarlar/alaattin-karaca/bir-seyr-u-suluk-oykusu-gariplerin-kitabi-1595860

Bu haber toplam 198 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim