Yeşilçam filmlerinde senaryo hem biçim hem içerik olarak belirli bir formüle göre yazıldığı, yazarın da yönetmenin de yaratıcı olabileceği alan çok dar kaldığı için zihnindeki öyküleri izleyiciye ulaştıramadı bana kalırsa... İşinin gereğini yaptı çoğu kez, ama tutkuyla! Atıf Yılmaz ile paylaştıkları evin sandık odasına saatlerce kapanarak senaryo yazmak onun için bir terapi yerine geçiyordu elbette ama Arnavutköy Amerikan Kız Koleji mezunu, Robert Kolej’e devam etmiş bir zihniyet “Battal Gazi Destanı”nı ancak meslek gereği kaleme alır! Yoksa cezalandırılmak üzere kapatıldıkları odada kardeşi Bekir’i yatıştırmak için uydurduğu öykülerin devamı değildir onun senaryoları... Yazamadığı filmlerin senaristidir Ayşe Şasa.
Yazının devamı için:http://haber.stargazete.com/yazar/yazamadigi-filmlerin-senaristi/yazi-896937































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.